English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ S ] / Seninkiler

Seninkiler translate English

1,418 parallel translation
Seninkiler ufalır mı?
Your nuts ever get small?
Karının malının yarısı senin hakkın et seninkiler de onun.
You are entitled to half of your wife's property et Madame de Persand has the same claim on yours.
Tıpkı seninkiler gibi.
Like yours
Elbette seninkiler kadar iyi değil fakat güzel.
Not as good as yours, of course, but I like it. "
Hayır, seninkiler şurda.
No, your stuff is over here.
Ya seninkiler?
What about yours?
- İyiler. Seninkiler?
- Fine, and yours?
- Seninkiler iyi, değil mi?
- Yours are good, are they?
- Seninkiler gibi.
- Like yours.
Aynen öyle, onunkiler iyi, seninkiler değil.
His are good, yours aren't.
Onlar seninkiler.
Those are yours.
Bunlar seninkiler mi?
Are these your folks?
Kolu ve bacağı seninkiler mi?
Are you saying that boy's arm and leg are yours?
- Peki ya seninkiler?
- What about yours?
Gerçek olan şeyler, seninkiler.
We have the truth on our side.
Seninkiler kadar iyi evraklar görmedim doğrusu.
I've rarely found a record as well-documented as yours.
Seninkiler? - Küçük mücevherler gibi.
- Like little diamonds.
Kaşlarının buna ihtiyacı olduğu için değil ama seninkiler...
I mean, not that you need to. Your eyebrows are..
Bende de seninkiler var. Bir de Al'ınkiler.
I've got some of yours, too, and some of Al's.
Benim insanlarım da, en az seninkiler kadar savaşçıdır.
My people are warriors no less than yours.
Seninkiler gibi kıvrılıp, daha kadınsı görünmelerini sağlayabilirmiş.
Make them look feminine and lean like yours.
Eşyaları üçe böldüm. Seninkiler, benimkiler ve kimin olduğunu bilmediklerim.
I divided them into three piles - yours, mine and don't knows.
Seninkiler tarafından reddedilmiş hissediyorum.
I'm feeling very rejected by your people.
Seninkiler İskoçya'da mı?
Your folks in Scotland?
- Seninkiler taş gibi.
They're so firm.
Benimkiler seninkiler hepsi. Bu kanal işin anahtarı, Nat.
The canal's the key, Nat.
- Hazır ailelerden bahsetmişken, seninkiler nerede?
- Speaking of parents, where are yours?
Öyle ise Chris, seninkiler bu hafta kasaba dışına çıkıyor?
So Chris, your folks going out of town this weekend?
Ama seninkiler slikonlu.
But you've got silicon in them.
Gördüm ki seninkiler...
I saw that yours were...
seninkiler kırılmış...
Yours were broken, so...
- Eee, seninkiler nasıl çıkmış, Rink?
- So how'd yours come out, Rink?
- Tom-Tom, seninkiler harika!
- Tom-Tom, yours are great!
- Seninkiler en iyisi.
- Yours are the best.
Seninkiler, denizi aşmasaydı, Afrika'da kalsaydın, terörist mi olurdun askari mi?
If your people hadn't been taken across the sea, if you'd stayed in Africa, would you be a terrorist or Askari?
Sana temiz elbise hazırladım. Seninkiler daha kurumadı.
I set out some clean cloth for you, your stuff is not dry yet.
Seninkiler ne âlemde?
How are your guys doing?
Seni tuttum çünkü seninkiler satıyor.
Uh, he's--he's an only dog. - Yeah.
- Evden atmalı! - Ya seninkiler?
Very well.
Seninkiler gibi.
One of your lot.
Hele... böyle seninkiler gibi iyi veya iriyseler bu bokun ne kötü yaktığını hayal bile edemiyorum.
Not havin'... tits as fine or as big as yours, I can't even imagine how bad that shit must sting.
Seninkiler de öyle.
So are yours.
Ve seninkiler, nasıl yapacaklarını biliyorlar.
And yours already knows what they've built.
Seninkiler lüks ve Amsterdam'lı çocuklar.
Yours are posh Amsterdam kids.
- Seninkiler açık mıydı?
- Were yours open?
Seninkiler ve bizimkiler öyle bir anlaşmaya varmışlar ki... herşey yapılabilir, ama sırayla olmak kaydıyla.
Yours and ours have struck a deal that everything may be done but in turns.
Seninkiler çıkamaz.
Hardly any of yours.
Bir zamanlar, aynı senin gibi küçük bir kız varmış. Saçları aynı seninkiler gibiymiş, gözleri aynı seninkiler gibiymiş. Sonra küçük kız bir bulutu izlemiş.
Once upon a time, there was a little girl, just like you, with hair just like yours and eyes just like yours, and she followed a cloud and learned how to fly.
Seninkiler istediğin kadar durabilir.
Yours can sit there.
Seninkiler nasıl?
- I saw that.
- Seninkiler.
Yours.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]