Suçlu değilim translate English
443 parallel translation
Suçlu değilim.
Not guilty.
Ben suçlu değilim, lordum eğer bir adamın barış içinde yaşaması bir suç değilse.
I am guilty of nothing, my lord... unless it be adjudged a crime that a man try to live peaceably.
Ben suçlu değilim!
I'm not. Not me!
Ben suçlu değilim.
I'm not guilty.
- En azından suçlu değilim, değil mi?
- It's not as if I'm a criminal, is it?
Suçlu değilim!
I'm not a criminal!
Sayın Yargıç izninizle cinayete teşebbüs suçlamasından vazgeçip yeni bir savunma yapması için "suçlu değilim" savunmasından geri adım atması yönünde kendisine hak tanımayı öneriyorum.
If Your Honor please I move to dismiss the charge of attempted murder and to permit her to withdraw her plea of not guilty for the purpose of entering a new plea.
- Suçlu değilim.
- I'm not a criminal.
Ben suçlu değilim ki Marlowe.
- Who's trying? I'm not guilty of anything.
Suçlu değilim.
I'm not guilty.
Suçlu değilim.
I'm no criminal.
Suçlu değilim!
They tried to harm me and do away with me... all because of $ 17 million! I'm not guilty!
- Suçlu değilim.
- I'm not guilty.
- Ben suçlu değilim.
- I'm not a criminal.
- Çabuk ol! Ben suçlu değilim.
I'm also to blame.
Suçlu değilim ki.
I'm no criminal.
Ben suçlu değilim.
That's not my fault, I'm not talking in circles. I don't even want to talk.
Ama ben suçlu değilim.
But I'm not guilty.
Usta bir suçlu değilim, biliyorsun.
I'm not a master criminal, you know.
Ben suçlu değilim!
I'm not a criminal!
Suçlu değilim.Bu senin iddian.
Not guilty. That's your plea.
- Ben suçlu değilim.
- I'm not guilty.
Ben onlar gibi suçlu değilim
I'm not guilty as them
Bir kere ben suçlu değilim, bu yüzden subayların beni izleyebilmeleri için burada kalırsam, daha iyi olur diye düşündüm.
Well, for one thing I'm a criminal, see so I thought it'd be better if I stay where the officers can watch me.
Ülkeme ancak yasal yolla dönerim. Ben kaçak bir suçlu değilim. Bir profesör özgürlüğünü şiddete başvurmadan kazanmalı.
I will return to my country legally, not like an escaped convict but like a man who wins his freedom without violence.
Hayır, Senyor Şerif, suçlu değilim.
- Send him home. - I was nobody here.
Hiç bir şeyden suçlu değilim.
I'm not guilty of nothing.
Ben suçlu değilim ki.
I've done nothing.
Suçlu değilim... çünkü, yumruk olağan bir cinayet teşebbüsü değildir.
I'm not guilty... because a battery isn't an ordinary felony.
Ben suçlu değilim.
I'm no criminal.
Kötü bir şey yaptığım için suçlu değilim ben Evet suçluyum! Çünkü klanıma böyle bir haini dahil edip, barındırdığımdan haberim yokmuş
I do not die today because I have done immoral things but because of my misjudgement not expecting there would be such a traitor in my clan
- Suçlu değilim olduğunu varsayıyorum.
- I assume it's not guilty.
Kapolar ; "Suçlu değilim." diyor.
"I'm not guilty", says the Kapo.
Subaylar ; "Suçlu değilim." diyor.
"I'm not guilty", says the officer.
"Suçlu değilim."
"I'm not guilty"
Ben suçlu değilim
I'm not guilty
Bir suçlu değilim.
I'm not a criminal.
Ben suçlu değilim.
I'm not a criminal.
Hayır, ben suçlu değilim.
No, I am not guilty.
Alevin etrafında çırpınan kelebekler gibidir, adamlar bana. ve onlar kanatlarından tutuşurlarsa ; biliyorum ki suçlu olan ben değilim.
Men flutter to me like moths around a flame and if their wings burn I know I'm not to blame
Alevin etrafında çırpınan kelebekler gibidir, adamlar bana. ve onlar kanatlarından tutuşurlarsa ; biliyorum ki suçlu olan ben değilim.
Men flutter to me like moths around a flame and if their wings burn, I know I am not to blame
Ben suçlu biri değilim.
I'm no criminal.
Suçlu değilim!
I'm not guilty!
- Suçlu değilim.
- Not guilty.
Onun suçlu olduğundan emin değilim.
I'm not so sure he's yellow.
Yargıca "Adamı öldüren ben değilim" dedim. Ama yargıç yine de beni suçlu buldu : "Neden sen olmayasın"
I say to the judge "I didn't murder the man", but the judge says to me "Why not you?"
Ben kör ve suçlu Yakuza'dan başka birşey değilim.
I'm nothing but a blind Yakuza criminal.
Evet bayım, bildiğim tek şey, suçlu ben değilim
Yes, sir. But I don't know a thing. It wasn't me.
Çocuklarımdan ötürü suçlu olduğum için beni cezalandırma Tanrım çünkü ben günahkar değilim.
Don't punish me, Lord... for children I'm guilty for, because I am not guilty.
Hırsızların peşinde koşmaya bugün başlamış değilim. Keşke astırdığım her suçlu başına biner frank verselerdi.
This is not the first time I have been employed in finding out thieves and I wish I had as many bags of a thousand francs as I have had people hanged.
Ben suçlu muçlu değilim be.
I'm no fucking criminal, man.
değilim 815
suçlu 258
suçlular 29
suçluluk 27
suçluyum 60
suçlusun 17
suçlu benim 24
suçlu mu 45
suçlu değil 30
suçluluk mu 16
suçlu 258
suçlular 29
suçluluk 27
suçluyum 60
suçlusun 17
suçlu benim 24
suçlu mu 45
suçlu değil 30
suçluluk mu 16