Yavaş konuş translate English
123 parallel translation
Çarşaf, çizgi ve - Yavaş konuş lütfen.
The sheet, a dash and eee... Say that slower please.
- Yavaş konuş.
Not so loud.
- Öyleyse yavaş konuş.
- Then don't talk so loud.
Yavaş konuş!
Not so loud.
Yavaş konuş.
Hush your mouth.
Yavaş konuş.
Don't talk so loud.
Yavaş konuş.
Not so loud.
Yavaş konuş, salak!
Quiet, you fool!
- Yavaş konuş.
- Stop jabbering.
Yavaş konuş.
Talk soft.
ve yavaş konuş.
AND TALK SLOW.
- Yavaş konuş, dinleyen var galiba.
- Talk slowly, somebody might be listening.
Yavaş konuş!
- Shh! Keep it down!
Yavaş konuş.
Speak slowly.
Yavaş konuş.
Sshh. Speak softly.
Yavaş konuş. Anlayamıyorum.
Dolly, slow down.
- Yavaş konuş.
- Speak quietly.
- Yavaş konuş.
- HabIa slowly.
Yavaş konuş. Tamam mı?
Try to keep it down, all right?
Yavaş konuş, Victor.
For ten minutes, Victor.
- Yavaş konuş, kocakarı.
- Pipe down, you old bag.
- Yavaş konuş
- Sir, I don't have time.
En önemlisi, yavaş konuş ve düşüncelerini açıkça ifade et.
Most importantly is speak slowly and enunciate.
- Yavaş konuş.
- Keep it down.
Benimle yavaş konuş.
Talk to me... slowly.
Yavaş konuş.
Talk slowly.
"Yavaş konuş." diyeceksen o zaman "Medu ere keteb."
If it's, "Talk a little slower," then it's "Medou ere keteb."
- Yavaş konuş, duyacaklar.
- They can hear us -
Sakin ol, yavaş yavaş konuş.
Calm down, Speak slowly
Yavaş konuş!
Lower your voice.
- Bağrırıp çağırma, yavaş konuş!
It's not done and dusted yet.
Yavaş konuş ve onu telaşa düşürecek hiçbir şey söyleme tamam mı?
I want you to speak slowly and don't say anything to alarm her, got it?
Yavaş konuş.
Speak soflly.
- Yavaş konuş tatlım.
Not so loud.
Yavaş konuş.
Speak softly.
Biraz yavaş konuş.
Uh, uh... Slow down.
Yavaş konuş, yerin kulağı vardır.
Keep your voice down, the walls have ears.
Yavaş konuş.
slow down.
- Yavaş konuş.
- Not so loud.
Yavaş konuş.
Slow down.
İngilizce yavaş konuş.
Slow down in English.
Benim gibi bir kadının başka ihtiyaçları vardır. # Yavaş yavaş konuş!
A woman like me needs something else.
Yavaş konuş.
Keep it down.
Yavaş ve yüksek sesle konuş.
Talk slow and loud.
- Yavaş konuş.
- Hey, man, keep it down.
Taehee, yavaş ye. Biraz da bizimle konuş Önünden alan yok.
Whenever I see duk-bok-ki, it reminds me of when I met Taehee
- Yavaş ve tane tane konuş.
Speak slowly and clearly.
- Yavaş konuş.
Keep your voice down!
Yavaş ve açık konuş.
Speak slowly and clearly.
- Tamam ama yavaş sesle konuş.
- Well, just keep your voice down.
Yavaş ol ve konuş benimle.
Slow down and talk to me.
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşacaksın 18
konuşmuyoruz 17
konuşur 18
konuşmak istemiyor musun 16
konuşuyoruz 54
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşacaksın 18
konuşmuyoruz 17
konuşur 18
konuşmak istemiyor musun 16
konuşuyoruz 54
konuşabiliriz 58
konuş benimle 497
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16
konuş benimle 497
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16