English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Y ] / Yazık olmuş

Yazık olmuş translate English

590 parallel translation
Yazık olmuş.
Shame.
Ama üniversiteden mezun olamadın. Yazık olmuş.
But... it's such a waste that you didn't get to graduate from that college, that school background.
Kafa derilerini yüzememene çok yazık olmuş.
It's no civilized to scalp white men.
- Yazık olmuş Peter'a.
- Poor Peter. Why not?
Şu iki çocuğa yazık olmuş, ha?
Tough about the two guys.
- Yazık olmuş.
- Oh, that's a shame.
- Bu kadar güzel bir kutuya yazık olmuş.
- A pity to ruin such a nice box.
Yazık olmuş.
That's too bad.
- Yazık olmuş.
- Pity.
- Yazık olmuş.
- Unfortunate.
Yazık olmuş Ole.
Too bad, Ole.
Yazık olmuş.
Well, that's too bad.
- Çok yazık olmuş.
- That's too bad.
Yazık olmuş Walters, düşünürlüğün doktorluğundan daha iyi.
It's a pity, Walters, you're a better philosopher than you are a doctor.
Yazık olmuş, gerçekten yazık.
What a pity. A terrible pity.
Yazık olmuş.
Tough luck.
- Kayboldukları yazık olmuş.
- Then I'm sorry i lost them.
Leonardo da Vinci'nin onu yönlendirecek eşinin olmayışı yazık olmuş.
It's a pity that Leonardo da Vinci never had a wife to guide him.
Yazık olmuş.
That's a shame.
Çok yazık olmuş görünüyor.
It seems such a shame.
Yazık olmuş, madam.
Dreadful thing, madam.
Dişlerine yazık olmuş.
Too bad about his teeth.
- Kâfirlere cömertlik etmen yazık olmuş
- A pity you were so generous with the infidel.
Yazık olmuş, sanki bir şeyler eksik.
It's a shame, though that something's missing.
- Yazık olmuş gerçekten.
Oh, what a shame.
Yazık olmuş ama gönderilmemiş, zamanında yapılmamış bir şey.
Be a pity not to send it, seeing it's the season.
Yazık olmuş.
Pity that.
Evet, çok yazık olmuş. Güzel bir kadındı.
- He was a wonderful friend to both of us.
Bu hala düşmesi çok yazık olmuş!
It's a pity that he was beaten like this
Yazık olmuş.
Oh, that's too bad.
- Yazık olmuş.
- It's a pity.
Yazık olmuş.
Too bad.
ama bu yüzden Mishima intihar etti çok yazık olmuş ona, ama neyseki babanız Kebu hayatta
Because of what you did, Mishima committed suicide. A pity, but anyway you're lucky. Your dad, he's still alive.
Uçaksavarlara yazık olmuş.
A pity about the anti-aircraft guns.
Üzümlere çok yazık olmuş!
Such a shame about those grapes.
Benimle karşılaşman yazık olmuş genç yaşında göçüp gideceksin
It's unfortunate that you've met me and to have to die at such an early age
Çocuklara yazık olmuş belki ama tüm aileyi tek seferde öldürmek... Buna saygı duyulur.
It's a pity about the kids, maybe, but doing in the whole family in one clean sweep...
Daireni sevdim. Ama mutfağının olmaması yazık olmuş.
I like your place, but it's a pity there's no kitchen.
Şuna bakın, yazık olmuş.
What a shame.
Şey, yazık olmuş tabi.
That's too bad.
Daha fazla adam getirmediğinize yazık olmuş.
Too bad you didn't bring some more people.
Başına çok yazık olmuş.
What a shame about his head.
On yedimizde yatmamıştık, çok yazık olmuş.
It's a pity we didn't go to bed when we were seventeen
Yazık olmuş.
Well, that's a shame.
Yazık, çok kötü olmuş
Oh, that's too bad.
Bu gece biz, tecrübeli boksör Gordon'ın, genç yarı-orta siklet Rodriguez tarafından müthiş bir şekilde nakavt edilmesiyle ringlerde yazılan tarihe tanık olmuş olabiliriz.
Tonight we may have seen ring history in the making,... in the form of the young welterweight Rodriguez and his impressive KO over the experienced campaigner Gordon.
Şimdi, Ne yazık ki Amerikalı olmuş olamaz.
Now, it's a pity it couldn't have been the American.
- Çok yazık olmuş.
- That's a shame.
Kız kardeşi Gilberte bir yazısında Pascal'ın yemekler için hiç "İyi olmuş." demediğini yazar.
His sister Gilberte wrote how he never said, "This is good."
Bu genç adam ne yazık ki bunda başarılı olmuş.
Well, this young man unfortunately succeeded.
- Yazık sana, çünkü onları gördüm. - Ne olmuş yani?
- Worst for you,'cause I saw them.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]