Aslında çok basit translate Spanish
274 parallel translation
Aslında çok basit.
Es simple.
Aslında çok basit.
Es muy sencillo.
Aslında çok basit.
En realidad es bastante sencillo.
Ama aslında çok basit.
Pero es muy simple, realmente.
Aslında çok basit.
Es muy obvio.
Aslında çok basit.
¡ Era sencillo!
Aslında çok basit : Zaman ve görelilik, evladım!
Usted sabe, su tan simple : es el momento y la relatividad, mi querido muchacho!
Aslında çok basit.
Pero si es muy sencillo.
Aslında çok basit bir oyundur.
Realmente es un juego muy sencillo.
- Aslında çok basit.
- Bueno, es muy sencillo.
Aslında çok basit, Komiser.
En realidad, es muy simple, teniente.
Aslında çok basit bir şeyden dolayı.
Es simple en realidad.
Aslında çok basit.
En realidad, son muy sencillas.
- Aslında çok basit.
Es muy sencillo.
Çok karmaşık, ama aslında çok basit...
Es tan complicado, y a la vez tan simple...
Aslında çok basit. Bir rahibin oğlu ve çiftçi olmak istiyor.
Ya intentó criar ovejas.
Aslında çok basit. Daha önce düşünülmeliydi.
Es bastante simple ya se debería haber pensado
Aslında çok basit.
Pues es muy sencillo.
Aslında çok basit bir işti.
De hecho, es bastante simple.
Olayın nasıl gerçekleştiği aslında çok basit.
Los hechos reales son muy simples.
Aslında çok basit.
Es muy simple.
Evet, aslında çok basit bir program.
De hecho, es un programa muy sencillo.
- Bakın, aslında çok basit.
- Mira, es realmente simple.
Aslında çok basit.
Realmente, esto es simple.
Söylemekten asla bıkmadığım sebebi aslında çok basit.
Por una sencilla razón que no me canso de repetir.
Aslında çok basit. Komuta modülünün nerede olduğunu biliyor musun?
¿ Sabes dónde está el módulo de mando?
Aslında çok basit.
En realidad, es muy simple. Armand y yo- -
Aslında çok basit.
Es muy sencillo, en realidad.
Yukarı çıkalım ve eşyalarını yerleştirelim. Aslında herşey çok basit. Tıpkı kocanın sürücüsü gibi.
Es muy simple, es como el coche fúnebre de su marido.
Çok basit aslında.
Es un poco básico.
Aslında bu çok basit, arkadaşlarımı çocuklara silah çekmeyenler arasından seçerim.
Bueno, es fácil, a un hombre no le resulta difícil salir adelante en un mundo de críos.
Aslında her şeyin çok basit bir açıklaması var.
Después de todo, es fácil de explicar.
- Çok basit aslında.
- Es muy sencillo.
Aslında konu çok basit.
- Es muy fácíl, le explico.
Çok basit aslında.
Es muy sencillo.
Çok basit aslında.
Bastante simple.
Hepsini değil, aslında mesele çok basit.
Ni pensarlo. Es muy simple.
ana nokta aslında şaşırtıcı şekilde çok basit bir işlem, fakat zor olan zaman ilişkisini hesaplamak.
El punto es, que es un proceso sorpresivamente simple, pero la dificultad ha estado en el calcúlo de la relación espacio-tiempo.
- Aslında gerçekten çok basit.
- Te he dicho que es muy fácil.
Aslında bu çok basit bir şey.
Es elemental que la gente haga el amor.
Eh, çok basit aslında. Sabahın köründe kalkarım ben...
Bueno, realmente es muy simple.
Aslında, plan gerçekten çok basit.
El plan es muy simple.
Mesele çok basit aslında.
La cuestión es muy sencilla.
Aslında her şey çok basit.
Bien, todo esto es muy simple.
Bu çok basit, aslında.
Es bastante simple, realmente.
Aslında gerçekten çok basit Bayan O'Neil.
Es muy simple, Srta. O ´ Neil.
Çok açık ve basit aslında.
- Era tan claro y sencillo...
Aslında bu çok basit.
En realidad es muy sencillo.
Çok basit aslında.
Es muy simple.
Çok basit aslında.
Es muy fácil.
Aslında çok basit.
Una cosa simple, de veras.
çok basit 507
basit 264
basitçe 52
aslında 4149
aslinda 29
aslında öyle 29
aslında var 51
aslında bilmiyorum 26
aslında evet 75
aslında ben 85
basit 264
basitçe 52
aslında 4149
aslinda 29
aslında öyle 29
aslında var 51
aslında bilmiyorum 26
aslında evet 75
aslında ben 85
aslında yok 26
aslında o 17
aslında bu 28
aslına bakarsan 325
aslında hayır 104
aslında değil 50
aslına bakılırsa 27
aslında efendim 17
aslına bakarsanız 175
aslında o 17
aslında bu 28
aslına bakarsan 325
aslında hayır 104
aslında değil 50
aslına bakılırsa 27
aslında efendim 17
aslına bakarsanız 175