Başından beri translate Spanish
5,140 parallel translation
Katilini araştırıp duruyorduk. Ama katil başından beri gözümüzün önündeydi.
Hemos estado buscando a su asesino, pero el asesino ha estado enfrente de nosotros todo el tiempo.
- En başından beri yanımdaydın.
Has estado de mi lado todo el tiempo.
Başından beri biliyordun ve onu bundan kurtarmak için adam öldürdün.
Siempre lo ha sabido... y usted mató para salvarlo de ello.
Başından beri biliyordum.
Siempre lo he visto así, creo.
Başından beri sendin.
Eras tú. Siempre has sido tú.
Bence Yasumoto, bu konuda başından beri yanlış yaptı.
Creo que la forma en que Yasumoto lleva esto es completamente equivocada.
- Aradığımız cevap... başından beri buradaymış.
- La respuesta que necesitamos... estuvo siempre en este informe.
- En başından beri planlamıştın.
¡ Un cojón! - Lo planeaste desde el principio.
En başından beri.
No desde el principio.
En başından beri sana tuzak kuruyorlardı.
Te han estado tendiendo una trampa desde el principio.
En başından beri bizi onun güvenilmez bir dolandırıcı olduğuna ikna etmeye çalışıyordun.
Eres el que ha intentado persuadirnos de que es una artista de la estafa en la que no se puede confiar.
Canım benim, başından beri istediğim şey de buydu zaten.
Mi querida, esa ha sido la idea todo el tiempo.
- Ali, başından beri buradaydım.
Ali, he estado aquí todo el rato.
Yaz başından beri işe giderken buraya uğrayıp çocukları bırakıyor.
Durante el verano los deja en su casa antes de ir a trabajar.
Bence Yasumoto, bu konuda başından beri yanlış yaptı.
Creo que Yasumoto abordó todo esto de una manera completamente incorrecta.
En başından beri buradayız, John.
Hemos estado aquí desde el principio, John.
Zamanın başından beri.
Del tiempo.
Kızın başından beri hayattaymış.
Ella estuvo viva todo este tiempo.
Kızın başından beri hayattaymış, Alan.
Estaba viva todo este tiempo, Alan.
O adamı hayatımın başından beri tanırım. Erdemlilik mi?
La cosa es que he conocido toda mi vida a ese tipo Y. ¿ justicia?
İnsanların olayın başından beri beklediği şeyi söylemek için mi geldin?
¿ Has venido hasta aquí para advertirme de lo que la gente lleva esperando desde el principio?
Başından beri aileme güvenmeliydim.
Y debería haber confiado en mi familia, primero y ante todo.
Bunun başından beri üç bacaklı sarmalla ilgisi yoktu. Onu aldılar.
Nunca fue... nunca se trató del Triskelion.
Espheni güç çekirdeği en başından beri dünyada değilmiş.
La fuente de energía Espheni nunca estuvo en la Tierra.
Sen... En başından beri biliyordun. - Bassam'ın beni başından savacağını.
Todo ese tiempo sabías que Bassam iba a dejarme plantado.
- Başından beri biliyordun! - Lütfen.
¡ Lo sabías todo este tiempo!
Kızın başından beri hayattaymış, Alan.
Ella estuvo viva todo este tiempo, Alan.
Will, başından beri doktor mu olmak istiyordun?
Will, ¿ siempre supiste que querías ser médico?
Şunu söyleyeyim ki, başından beri Will'in doktor olacağını biliyordum.
Yo te puedo decir cuando supe por primera vez que Will iba a ser médico.
Başından beri hatalıymışım. Eve nasıl döneceğimizi bilmiyorum.
Siempre lo estuve, y no sé cómo regresar a casa.
Başından beri bunu mu yapıyorsunuz?
¿ Lo han hecho todo este tiempo?
Başından beri bunu mu yapıyorsunuz?
¿ Habéis estado haciendo esto todo este tiempo?
Sana bunu başından beri söylüyorum Marie. Eğer bu bir kural değilse gösteride de olamaz.
Te lo he estado diciendo todo el tiempo, Marie... si no es oficial, entonces no debería estar en el espectáculo.
Başından beri biliyorum.
Lo sé desde el principio mismo.
Ve bunu başından beri biliyordun, ve sen de buna rağmen gittin?
¿ Supiste esto todo el tiempo, y seguiste con ello?
Başından beri?
¿ Todo el tiempo?
Ona başından beri yalan söylediğimi anladı.
Todo el tiempo supo que le estaba mintiendo.
En başından beri bizi izliyormuş.
Nos ha estado vigilando desde el principio.
Sen zaten en başından beri böyleydin.
Tú ya eras diferente.
- Hem de başından beri.
- Todo este tiempo.
Demek başından beri, sen ve amcam beni kullanarak Portalları açıp Vaatu'yu serbest bırakmayı planlıyordunuz?
Todo el tiempo, ¿ tú y mi tío planearon usarme para abrir los portales y liberar a Vaatu?
Bunu ikimiz de en başından beri biliyorduk değil mi?
Ambos lo sabíamos desde el principio, ¿ verdad?
Neden başından beri özel hücrede tutulmuyor?
¿ Por qué no se le puso en custodia desde el principio?
Zaten en başından beri problemin o değildi. Evet.
Bueno, no era tu primer problema.
En başından beri sendeydi.
Lo has tenido todo el rato.
Yani başından beri planın işi ve bedava daireyi alıp, işleri bana yaptırmak mıydı?
Por tanto, ¿ desde el principio tu plan era tomar el trabajo, conseguir un departamento gratis y hacerme hacer todo el trabajo a mí?
Tat alma cisimciklerimle yapmış olduğum bu test, yiyecek şirketlerinin başından beri bildikleri şeyi fark etmemi sağladı... bu şey yemek olarak sunulabilecek her şeye tatlılık katmak.
Este experimento con mis papilas gustativas me hizo darme cuenta lo que las compañías de alimentos siempre han sabido... que la adición de dulzura puede hacer nada apetecible.
- Başından beri bana yalan söylüyordun!
Me has estado mintiendo todo este tiempo.
Belki başından beri bizimle irtibatta olsaydın size çok daha erken yardım ederdik. Bu da ne demek?
¿ Qué quieres decir?
En başından beri.
Bueno, desde siempre.
Beni tanıdığından beri... başımın çaresine bakamadığım oldu mu?
¿ Cuándo siquiera has pensado que no sea capaz de cuidar de mí misma?
başından beri biliyordum 21
başından beri biliyordun 16
berivan 44
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başından beri biliyordun 16
berivan 44
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20