Ben yapayım translate Spanish
2,676 parallel translation
Bırak konuşma mevzusunu ben yapayım, olur mu?
Déjame hablar a mí, ¿ vale?
Bırak da ben yapayım. Kayıtlarım için gerekiyor.
Lo necesito para mi registro.
Bırak da ben yapayım.
Déjame hacer esto.
Ben yapayım mı?
¿ Qué quieres que haga eso?
Ben yapayım. "
- morirá.
Ben yapayım.
Permítanme.
Tutma, dur ben yapayım.
No lo coloques, déjame hacerlo a mí.
İyisi mi, ben yapayım.
Espera, dejame hacerlo.
Rebekah, bırak ben yapayım.
Rebekah, déjame hacerlo a mí.
Bırak, bırak ben yapayım.
Permítame, permítame hacerlo.
Öyleyse ben yapayım.
Entonces, déjame a mí.
Dur, ben yapayım.
Tome, déjeme hacerlo a mí.
her zaman usta sendin. - Ben yapayım.
Tú eres el experto.
- Bunu neden ben yapayım ki?
- ¿ Por qué yo?
Bırak, ben yapayım.
Déjame hacerlo.
Sen kendi işini yap, bırak ben de kendiminkini yapayım.
Haz tu trabajo ; déjame hacer el mio. Por favor.
- Ben yaparım. - Bırakın ben yapayım.
- No... no puedo.
Videoya sen başla ve sonra bana teslim et, ben de onu harika yapayım.
Podrías tener el primer montaje, luego me lo entregas a mí, y entonces lo hare bien. Si.
Ben kahve yapayım.
Haré algo de café.
Ben Ultron-6, Bir insansal yapay zekayım Henry Pym tarafından yaratıldım.
Soy Ultron-6, una inteligencia cibernética creada por el Dr. Henry Pym.
Onu gönder, ben striptiz yapayım.
Deja que se vaya, y yo bailare en sus lugar.
Çok hızlılar, ben ne yapayım?
Era muy rápida. ¿ Qué podía hacer?
Ne hoş, sen şehirde süslü toplantılara katıl ben de evde senatör bakıcılığı yapayım.
¿ Te parece bonito? , Tú estarás en el centro en las audiencias de lujo y yo me tengo que quedar aquí en casa siendo la niñera de un senador.
Ben gidip birkaç hamburger yapayım.
Iré a hacer algunas hamburguesas.
- Tamam. - Ben arama yapayım.
- Bien, haré una llamada.
Kazanman için ne gerekiyorsa yap, sadece bu seferlik ben de Jenna'yı elde edebilmen için gerekeni yapayım.
Haz lo que sea para ganar, solo por esta vez, y yo haré todo lo posible para conseguirte a Jenna.
Ya ben ne yapayım?
¿ Como crees que me hace sentir?
Lütfen bırak da işimi yapayım. Sen beni ara ben bir mazeret uydururum.
Simplemente comunícate... e inventaré alguna excusa.
Ben ne yapayım, anne?
¿ Qué puedo hacer, madre?
Ben de şirinlik edip "sağlam" bir espri yapayım dedim.
Estaba siendo lindo. E "hierró-nico".
Ben uyarımı yapayım da. Oğluma zarar verirsen, ben de sana zarar veririm.
Una advertencia justa, si le haces daño a mi hijo, yo te hago daño a ti.
ben bu huya mahkumum ne yapayım hanımlar
Qué se puede hacer, Ladies. ¡ Así soy yo!
Madem yardım etme niyetiniz yok ben de merkeze çağrı yapayım bari.
Y ya que no está de humor como para ayudar, supongo que voy a hacer esa llamada.
Ben çay yapayım.
Debería hacernos un té.
Burada ne yaparsam yapayım, insanlar Harley Wilkes'i arıyor ve ben onun ayak izinden gittiğimi herkese göstermeliyim.
Haga lo que haga, se refleja en la memoria de Harley Wilkes. Debo hacerle creer a las personas que vale la pena que siga sus pasos.
Daha ne yapayım. Biliyorsun ben bir doktorum George da bir avukat,... ama sadece bu meslekler bizi halka sevdiren şeyler değil.
Bueno, sabes, mi tarjeta dice que soy médico, y la de George que es abogado, pero esos títulos no alcanzan a explicar lo que la gente como nosotros significa para la comunidad.
Evet, sen. Ben neden yapayım ki?
Sí, tú. ¿ Por qué iba a hacerlo yo?
Yere yatıp ölü numarası yapmak istiyor musun yoksa ben mi yapayım?
¿ Quieres tirarte al suelo y hacerte la muerta o lo hago yo?
Ben gidip dışarıda bir şeyler yapayım.
Voy a ir... a hacer algo fuera.
İnsanüstü, Daredevil gibi bir duyma yeteneğim varsa, ben ne yapayım?
¿ Qué puedo hacer si tengo un súper oído como el de Daredevil?
Bu hafta onun için iyi geçmedi ben de neşelendirecek bir şeyler yapayım dedim.
Bueno, estas últimas semanas no han sido buenas para él, así que pensé que podría necesitar animarse.
Yapmam gerekeni söyle, ben de yapayım.
Por qué no me dices lo que puedo hacer y lo haré.
Ben size mantıklı açıklama yapayım Dr. Weiss.
No, le diré lo que tiene sentido, Dr. Weiss.
Ben de taktik takımıyla beraber gidip, elimden geleni yapayım.
Está bien, bueno, yo me voy a sumar al equipo táctico para hacer lo que pueda.
Ne yapayım ben şimdi, meme emmeye geri mi döneyim?
¿ Qué quieres que haga, producir leche para ti?
Bu destek grubuna katılarak benim için bir yaptın ben de senin için bir şey yapayım dedim.
Hiciste algo por mí yendo a ese grupo de apoyo, así que pensé que debía hacer algo por ti.
Ben hazırlık yapayım.
Estoy haciendo rehersals.
Ben şu moral bozukluğunu değiştirip potansiyel isyan yapayım.
Voy a continuar y cambiar lo de "problema moral" - a "motín potencial"...
Ama bırak da ben kendiminkini yapayım.
Pero, no me detengas en hacer el mío.
Tamam, ben temizliği yapayım.
¿ Gogol preparó una trampa por mí?
Sen benim resmimi yap,... ben de senin resmini yapayım.
Tú me dibujas y yo te dibujo.
ben yalnızım 40
ben yokum 169
ben yaptım 316
ben yoruldum 32
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yaşıyorum 19
ben yokum 169
ben yaptım 316
ben yoruldum 32
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yaşıyorum 19
ben yedim 21
ben yapmadım 408
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yapamam 117
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30
ben yapacağım 68
ben yapıyorum 19
ben yapmadım 408
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yapamam 117
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30
ben yapacağım 68
ben yapıyorum 19