Benim için çalışıyor translate Spanish
364 parallel translation
Benim için çalışıyor.
Él trabaja para mí.
Shane benim için çalışıyor.
Trabaja para mí.
- Bu adamlar benim için çalışıyor.
- Estos hombres trabajan para mí.
Goujet uzun süredir benim için çalışıyor ve her zaman iyi davranış sergilemiştir.
Goujet trabaja conmigo desde hace mucho y es un buen obrero.
Benim için çalışıyor.
Trabaja para mí.
Çok yakında benim için çalışıyor olacak.
Pronto él trabajará para mí.
Benim için çalışıyor.
Seguro.
Benim için çalışıyor ve işini çok iyi yapıyor.
Tiene un trabajo aquí y es muy buena en lo que hace.
O benim için çalışıyor.
Trabaja en mi empresa.
- Benim için çalışıyor. - Şaka, değil mi?
- Trabaja para mí.
- Benim için çalışıyor olabilirsin.
- Podrías trabajar para mí.
Bakın, John Klute benim için çalışıyor.
John Klute trabaja para mí.
Benim için çalışıyor!
¡ Él trabaja para mí!
Onlar benim için çalışıyor.
Ellas trabajan para mí.
Benim için çalışıyor. Şoförüm.
Trabaja para mí, es mi chofer.
Benim için çalışıyor.
Es empleado mío.
Benim için çalışıyor ve ücretini alıyor.
Trabaja para mí y recibe un salario.
- Kardeşin artık benim için çalışıyor.
Aquí estoy. - Tu hermanito trabaja para mí.
Hayır, benim için çalışıyor.
Él trabaja para mí.
Ben mi onun için çalışıyorum, o mu benim için çalışıyor arkadaş?
¿ Yo trabajo para él o él trabaja para mí?
Aslında benim için çalışıyor olacaksın.
Pero, de hecho, tú vas a ser mi empleado.
Tuzlu su gargara ve bir limon içkisi kovalayan her zaman benim için çalışıyor.
Yo hago gárgaras de salmuera y tomo ponche de limón caliente.
- Skinner mı? o benim için çalışıyor.
El trabaja para mí ahora.
Benim için çalışıyor.
Es mi empleado.
Benim için çalışıyor.
- De hecho, ella trabaja para mí.
Kevin benim için çalışıyor. Onunla çalışıyorum.
Y aquí Kevin trabaja conmigo.
Dr.Lynskey benim için çalışıyor.
La Dra. Lynskey trabaja conmigo.
Harold on yıldır benim için çalışıyor.
- Ha trabajado para mí durante diez años.
Genellikle saklamak zorunda kaldığım kısım... bu kısım sadece burada benim için çalışıyor... anlıyor musun?
La parte que por lo general tengo que esconder. Sólo que aquí esa parte me es útil, ¿ lo ves?
Evet, şimdi gülüyorsunuz ama yakında benim için çalışıyor olacaksınız.
Ustedes se rien ahora, pero pronto estarán trabajando para mí.
Arkadaşım değil... Ama benim için çalışıyor.
No es amigo mío, pero trabaja para mí.
George Seow'u bilirsin, benim için çalışıyor.
- ¡ Oh! , una cerveza, por favor. ¿ Conoces a George Seow, un de mis negociadores?
- Dedim ya, herkes benim için çalışıyor.
Ya sabe que casi toda la ciudad trabaja para mí.
Anna benim için çalışıyor.
Anna trabaja para mí.
Bu benim için doğru çalışıyor.
Para mí, funciona muy bien.
Benim yanımda olmak için seni kullanıyor... arkandan bana gülümsüyor... kalbimde ölmüş olan şeyi canlandırmaya çalışıyor.
Te ha usado para acercarse a mí para sonreirme a tus espaldas para despertar algo que estaba muerto.
Kardeşim benim için bir şeyler yapmaya çalışıyor ama kadın olarak ben istemiyorum.
Mi hermano quiere algo más para mí, pero como mujer, yo no.
Bu benim için kolay değil... dul biri... küçük bir taşra mağazasını çeviriyor, iki yakasını bir araya getirmeğe çalışıyor.
Esto no es fácil para mí una viuda que administra una tienda del camino y trata de sobrevivir.
Şu kaçakçı, güya bizim için çalışıyormuş. Ama benim için çalışmıyor.
- Ese traficante sostiene... que está en una misión para el servicio.
Benim için çok çalışıyor.
Trabaja tan duro para mí.
Benim için çok çalışıyor.
Comprendo. Trabaja tanto para mi.
Benim için çalışıyor.
¡ Lech!
Biliyor musunuz, efendim, Sizinle tekrar çalışıyor olmak benim için büyük bir şeref.
Sabe, señor, es un honor trabajar con usted nuevamente.
Benim için daha 10 dakikadır çalışıyor ve şimdiden başkan olmak istiyor.
Diez minutos trabajando para mí y ya quiere ser presidente. Increíble.
Benim için bir zevk. Öğleden sonra çalışıyor musun?
Encantada. ¿ Trabajas esta tarde?
Benim için 253 kişi çalışıyor.
253 personas trabajan para mí.
Chili Palmer benim için çalışmıyor, Brooklyn'deki Momo için çalışıyor.
¡ No pienso mover un dedo! Chili Palmer no trabaja para mí. Trabaja para Momo en Brooklyn.
Bir kardeş öldü, diğeri uzaklara gitti ve en küçük benim için çalışıyor.
Uno ha dejado a su hermano mayor, y trabaja para mí!
- Aşağıda, kileri benim için bir ofise çevirmeye çalışıyor.
- En el sótano, mudando su cuarto a mi oficina.
30 yıldır Numara 2 Virtucon için çalışıyor. Benim kötülük imparatorluğumun yasal yüzü.
Por 30 años, Número Dos ha manejado a Virtucon, la cara legítima de mi reino malo.
Lanet olsun! Ne tür aylaklar çalışıyor benim için?
Maldición. ¿ Qué tipo de mulas viejas tengo contratadas?
benim için çalışıyorsun 18
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63