Bey translate Spanish
12,964 parallel translation
Müfettiş Bey hariç, o kalabilir.
Excepto por el Inspector. - El se puede quedar.
Kocam akşam söylediklerinizi anlattı. Adınız neydi, Müfettiş Bey?
Mi esposo me ha dicho lo que dijo más temprano, ¿ Inspector...?
Oğlumuz söz konusu olduğunda fikrinize ihtiyacımız yok, Müfettiş Bey.
No lo necesitamos para tranquilizarnos respecto a nuestro hijo, Inspector.
Kızımız üzerinde büyük bir etki yaratmışsınız, Müfettiş Bey.
Parece que le ha hecho... una gran impresión esta chica, Inspector.
Bakın, Müfettiş Bey...
Mire... Inspector...
Nasıl desem... Epey ortak noktamız var gibi, Woo Jin Bey.
- Es que... siento que eres parecido a mí.
Memur bey, sadece saatimi arıyordum.
Agente, colega, solo estoy buscando mi cartera.
- İyi geceler dilerim memur bey.
Que tenga buena noche, agente.
Vali Bey, bu toplantıya takılıp takılmadığımı merak ediyor olmalı,... eşinin şirketini içeren bir davada mahkemede olmam yerine.
Y el gobernador acaba de llamar para ver si todavía estoy atrapado en esta reunión en lugar de presidir en la corte en un caso que involucra el bufete de su esposa.
Bu ufak bey iki kez isabet aldı ve hâlâ hiçbir şeyi yok.
Así que este hombrecito fue golpeado dos veces, y aún nada.
- İyi geceler Memur bey.
Buenas noche, agente.
- Bırak onu, memur bey.
- Déjela irse, agente.
- O iyi mi, memur bey?
¿ Él está bien, agente?
- Onu bırakın, memur bey.
- Déjela ir, agente.
Müdür Bey, Reddington hakkında bir şey var mı?
Director, ¿ hay alguna información sobre Reddington?
Avukat bey sanık için soruyu tekrarlar mısınız, lütfen?
Asesor, ¿ podría, por favor, repetir la pregunta para el testigo?
- Bu bey Alex Rockwell.
Este es, Alex Rockwell.
O zaman, Rumancek Bey'in titremeyen bir eli olduğu ve talimatları takip edeceğini umalım.
Esperemos que el Sr. Rumancek tenga mano firme y siga mis instrucciones.
Üzgünüm küçük bey şu anda ikimiz için yeterince hava yok.
Lo siento, pequeña amiga, ahora no hay suficiente aire para los dos.
Merhaba, memur bey.
Hola, oficial. ¿ Qué está pasando aquí?
Bu Bey beni iş görüşmesi için Güney Afrika'ya götürmeyi istiyor.
Este caballero quiere que vuele a Sudáfrica para una entrevista de trabajo.
Bu bey de Ajan Aubrey. Tanrım.
Este es el agente Aubrey.
Gelişmeleri bildireceğiz Müdür Bey.
Le mantendremos informado, director.
Tanıştığımıza sevindim müdür bey.
Encantada de conocerle, Director.
Memur bey, adım Dick Onerecker.
Oficial, soy Dick Onerecker.
Demek dişiniz ağrıyor, Memur Bey.
Oficial, tiene dolor en un diente.
-... ihtar vermenizi umuyorum. - Ben de itirazlarınızı dramatize etmeye... -... son vermenizi umuyorum, avukat bey.
- Y yo le pediría que dejara de exagerar sus objeciones, Abogado.
Avukat bey, tanığı pohpohlayarak oyuna getirmeye çalışıyor.
Su Señoría, el abogado intenta engañar al testigo con elogios.
Polis bey bu sahne gerçekte yaşananlarla ne derece uyumlu?
Detective Crowell, ¿ qué tan precisa diría que es esa secuencia?
- Polis bey, gerçek Colin Sweeney polisi eşini gömdükten sonra mı aramıştı?
- "viviendas separadas". - Detective, ¿ el mismo Colin Sweeney llamó al 911 cuando enterró a su esposa?
Polis bey, Bay Sweeney'in aleyhine kaç kez ifade verdiniz?
Detective, ¿ cuántas veces ha testificado en contra del Sr. Sweeney?
Hayır memur bey.
No, señor, oficial.
Yalan söylemiyorum Ajan Bey.
No estoy mintiendo, agente.
Bir daha söyle Ajan Bey.
Vamos, agente.
Memur Bey, neler oluyor?
Oficial, ¿ qué sucede?
Bir problem mi var memur bey?
¿ Algún problema, oficial?
Böldüğüm için özür dilerim memur bey.
Lamento interrumpir.
Kismet söylemem, memur bey, tamam mıdır?
No lo contaré, oficial, ¿ sí?
Şoför bey, bir kâğıt çıkarın ve size dediklerimi yazın.
Por favor, papel para escribir lo que debo decir.
Lütfen şoför bey.
Por favor, señor.
Bu bey operasyon direktörü Ed Redley.
Este es el director de operaciones, Ed Redley.
- İyi geceler memur bey.
Oh. Tarde, oficial.
Teşekkürler memur bey.
Gracias, oficial.
Bu merkezin cesur bey ve bayanları tarafından.
Los valientes hombres y mujeres de esta fuerza policial.
İyi günler memur bey.
Buenos días, señor alguacil.
- O zaman bilmiyorum, memur bey.
- Entonces no sé, alguacil.
Bu çok az, memur bey.
Es muy poco, alguacil.
Hadi ama memur bey...
Vamos... alguacil...
Fotoğrafı görebilir miyim, Müfettiş Bey?
¿ Puedo ver la fotografía, Inspector?
- Memur bey!
¡ Agente!
Memur Bey?
¿ Oficial?
beyefendi 782
beyaz 290
beyler 4544
beyazlar 25
beyin 112
beyim 187
beyaz saray 195
beyaz adam 58
beyinsiz 40
beyaz diş 24
beyaz 290
beyler 4544
beyazlar 25
beyin 112
beyim 187
beyaz saray 195
beyaz adam 58
beyinsiz 40
beyaz diş 24
beyaz çocuk 22
beyzbol 41
beyaz şarap 29
beyfendi 31
beyaz mı 31
beyrut 53
beyefendiler 51
beysbol 33
beytüllahim 20
beyzbol 41
beyaz şarap 29
beyfendi 31
beyaz mı 31
beyrut 53
beyefendiler 51
beysbol 33
beytüllahim 20