Bu incil translate Spanish
474 parallel translation
Bu İncil'i alsanız iyi olacak.
Será mejor que se lleve esta biblia.
Bu gece İncil'i sen okuyacaksın evlat.
Tú leerás la Biblia esta noche, hijo.
Dostlarım, İncil günlerinden beri bu böyle olmaktadır.
Amigos, ha sido así desde los tiempos de la Biblia.
İncil biliyorum. Bu da bana yeter.
- Conozco la Biblia y me basta.
Asıl İncil bu.
- Esto es la Biblia.
- Goebbeller ve Göringler için İncil'i bir kenara atanlar bu savaşı kazanamayacaklar.
- Nadie que haya renunciado a ella por un puñado de nazis va a ganar esta guerra.
Lütfen bu İncil'i öperek doğru söylediğine yemin et.
Por favor, besa la Biblia como juramento de que has dicho la verdad.
Sissy Teyzeniz bu İncil'i ta Sheepshead Bay'dan alıp getirdi. Babanız da bir keresinde Shakespeare kitabı için tüm bahşişlerini vermişti.
Tú tía Sissy trajo esa Biblia desde Sheespshead Bay y tu padre invirtió todas las propinas en ese libro.
Belki Ulu Tanrımız bu konuda ne yapacağımızı İncil'de söylemiştir.
Tal vez nuestro Señor sí nos lo diga en la Biblia.
Bu öğretiler, Kutsal İncil'inkilere ek olarak karşılıklı yardımlaşma güzel ahlak, din ve bedensel gelişimin yanısıra bu ülkenin, saygı duymak ve yerine getirmekle yükümlü olduğunuz yasalarına yaraşır...
Este sacramento, además de los preceptos que mandan las Sagradas Escrituras, entre los cuales está la obligación de ayuda mutua y de la educación religiosa, moral y cívica de los hijos, incluye también los deberes civiles conforme a las leyes del Estado que estáis igualmente obligados a respetar y cumplir.
Bu İncil-yaygaracılarına, bizi yanlarına almaları için yalvarmadık.
No pedimos que nos recogieran.
Bu yazıtın üzerindeki metin İncil : Krallar Kitabı'ndaki pasajı doğruluyor. Dolayısıyla bunu katıksız bir efsane olarak görüyoruz.
El texto de esta piedra corresponde a un pasaje de la Biblia... del libro de Reyes... hasta ahora considerado como una simple leyenda.
Bu yerli incil üstüne mi yemin etti?
Ud. cree la palabra de esos salvajes?
- Bu sözcükler Gospel İncil'inden.
Son palabras del Evangelio.
İncil'de, toprağa sahip olmak için sabretmek gerekir, der. Anchor'da biz bu saçmalığa kulak asmayız.
Aquí en Ancla no hacemos mucho caso... de esa bobada de que los mansos heredarán la tierra.
Bu İncil'den.
Esto es de la Biblia.
Sadece bu İncil ve resmim.
Solo tengo esta Biblia y mi foto.
Bu, İncil'den bir alıntı.
Es una cita de la Biblia.
- Bu İncil'e aykırı.
- Va contra la Biblia.
- İncil'de de bu söyleniyor!
- Lo pone en la Biblia.
Şey... bu bir İncil.
Es la Biblia.
- İncil sana bu fiyatlarla satabileceğini öğretiyor mu?
El oro no se puede comer, el queso sí. Pero qué, ¿ para limpiar el Evangelio tiene estos precios?
İncil'de yazıyor ve bu yüzden de çok münasip bir dua.
Quería decir : está en la Biblia, por tanto la bendición es aplicable.
Bu evde, Bayan, İncil hakkında fikir yürütme yetkimiz yoktur.
En esta casa no nos tomamos la Biblia a la ligera, señorita.
Hala atanmış İncil vaizi olduğumu bu hanımefendilere göstereceğim.
Les demostraré a esas señoras que aún tengo mi investidura.
Bu İncil değil ki, bu bir sözlük!
Esto no es una Biblia, es un diccionario.
Şimdi bu 475'ten 500'e kadar olan sırayı İncil'in ilk sırası ile karşılaştır.
Compare las progresiones de 475 a 500... con la primera serie de números.
- Bu İncil gibi.
- En Chicago, el gobierno se vino abajo.
İncil'e göre anlamak bu ifadeyi de çok saçma bulurum. "Birini İncil'e göre anlamak."
Hablo del sentido bíblico del término, aunque esa expresión me parece una estupidez, "conocer en el sentido bíblico".
İncil'e sadık bir kilise, hatta belki bu bölgede bir sürü kilise.
Un templo del Evangelio verdadero, un montón de ellos por todo el territorio.
Tanrı'ya hizmet etmenin yolunun para ve dolar için İncil satmak olduğunu ya da bu işin ticari boyutu betimlemek niyetinde değilim. Ama asıl iyiliğin İncil satmaktan, İncil almaktan ve İncil okumaktan geldiğine inanıyorum ki bu da kesinlikle Tanrı'ya hizmet olarak tanımlanabilir.
No intento obviar el hecho de que vendemos Biblias por dinero y su parte comercial pero creo que el bien que proviene de su venta de la posesión de Biblias y de su lectura es también ocuparse de los asuntos del Señor.
Olayı İncil satıcılığı olarak düşünmekten vazgeçin. Çünkü başkaları için yaptığınız şeyin farkına vardığınız vakit adım gibi biliyorum güç ve ayrıcalığın sizde olduğunu bilerek başkalarının hizmetinde olarak kendinize olan saygınız öyle bir artacak ki, bu saygı kibirden değil tevazudan ileri gelecek.
No piensen en que son vendedores de Biblias porque lo que hacen por los demás merece la más alta estima.
- Bu kadar güzel bir İncil'in... - Evet. Hayır.
- Ve como una Biblia tan maravillosa...
15'e yakın İncil'i olan bir kadına bu İncil'i sipariş verdirmiştim.
Vendí esta misma a una mujer que tenía ya 15.
İncil bu yüzden dünyada en çok satılan kitap.
Es el libro más vendido del mundo.
Tanrı şahidim olsun Bayan O'Connor, uzun bir süredir İncil satıyorum. Neden mi bu işin içindeyim? Çünkü insanların evine hiçbir zaman hayal kırıklığına uğramayacakları bir şey koyuyorum.
Llevo mucho vendiendo Biblias y es porque pongo en las casas algo que nunca les dejará de gustar.
Ödemeyi bir ay geciktirdiğiniz takdirde İncil'i gelip almıyorlar. Ödemeyi bir sonraki ay da yapabiliyorsunuz, hepsi bu.
Y no se preocupe, si un mes no pagan lo pagan al mes siguiente.
Bu İncil ve bir K.İ.A. Katolik İnsanların Ansiklopedisi.
Esto es Biblia y Enciclopedia Católica.
İncil'in bize öğrettiği bu mu?
¿ Y es eso lo que nos enseña Ia Biblia?
Bu İncil'dir.
Esto es una Biblia.
Araba, at, vaiz giysisi ve bu garip İncil bana kaldı.
Así que me quedé el carro, el caballo su ropa y esta extraña Biblia.
Söylemek zorundayım ki, ne İncil Ne de Aziz Augustine, bu terimi kulanmadı.
Debo admitir que ningun Evangelio, Ni siquiera San Agustín Utiliza este termino.
Bu İncil'den.
Está así en la Biblia.
İncil'den bir hikaye bu...
Es una historia de la Biblia.
Bu İncil'de bile yok.
Eso ni siquiera en la Biblia.
Bu İncil'den.
Está en la Biblia.
Bu senin İncil'in.
Esta es tu Biblia.
Bu durumu tamamen onayladığımı söyleyemem... özellikle karımın Alan'a Incil okuduğunu duyduğum zamanlarda...
Nunca lo he aprobado del todo. Sobre todo cuando la oigo leerle la Biblia cada noche.
Bu İncil'i yanınızda götürmenizi rica ediyorum benden, hepimizden.
Me gustaría que llevaseis esta Biblia con vosotros. De mi parte, de parte de todos nosotros.
Bu İncil'i sağ elinize alın.
Tome esta Biblia en su mano derecha.
Platonik and August'a ait, İncil ve Breton kültürleri bu ağaçta.
Platonica y Augustina, Biblica y la cultura Bretón esta en este arbol.