Dediğim gibi translate Spanish
7,507 parallel translation
Sinyora'ya da dediğim gibi ciddi biçimde hastaydım ve değerli bir dostum beni tedavi ediyordu.
Oh, como me decía la señora, Yo estaba gravemente enfermo, siendo atendido por un querido amigo.
- Dediğim gibi, herif öküz gibi güçlü.
- ¿ O un tren? Como he dicho, más fuerte que la mierda.
Yanıma taşındığın günde de dediğim gibi : Bunlar hatun kıskacı!
Bueno, has engordado desde que empezamos a tirar.
Dediğim gibi, gereken her şeyi yaparım.
Pues, como dije, haré lo que sea.
Fakat dediğim gibi, muhtemelen bir grup çocuktur ve isteyecekleri son şey yakalanmak olur.
Pero como dije, tal vez son un montón de chicos. Y lo último que quieren es que los descubran.
Sana dediğim gibi, uygun zamanda.
Te lo dije, en su momento.
Ve benim de sana dediğim gibi umurumda değil.
Y te acabo de decir que no me importa un carajo.
Dediğim gibi... Vahşi baskınlar yapmak yerine, soruşturma yapmayı tercih edeceğiz.
Digo que es preferible investigar antes que cometer un acto errado.
Dediğim gibi, ilk defa duyuyorum.
Como he dicho, es la primera noticia que tengo.
Dediğim gibi, onu sevdiğimi biliyordum.
Como dije, sabía que me gustaría.
Daha önce dediğim gibi.
Te lo dije.
Neyse, dediğim gibi, teşekkürler.
Y eso, lo que te decía, gracias.
- Belki, belki. Ama hep dediğim gibi, hayatta karşınıza ne çıkar bilemezsiniz.
Pero como siempre digo, la vida es una montaña rusa.
- Dediğim gibi, çok ağrıyor.
Como dije, uh, viene en oleadas.
Dediğim gibi çal. - Dediğim gibi.
¡ Toca como he dicho!
Dediğim gibi çal. - Hayır.
¡ Como ya he dicho!
Ama dediğim gibi artık aptallar için çalışmıyorum.
Pero como dije, ya no trabajo para esos tontos.
Önceden de dediğim gibi gitmemize izin vermedin.
Como he dicho antes, no nos dejaste.
Dediğim gibi... O konuda yardımcı olamayacağım.
Sí, bueno, como le he dicho, no puedo ayudarle con esto.
Tıpkı dediğim gibi oldu. Eğer onlara bir şans verirsen insanlar iyi olabilir.
Es como dije las personas serán buenas si les das una oportunidad.
Para da getirmedik çünkü Chick'in beynini uçurmayı planlıyorduk ama dediğim gibi, o burada değil. Silahları alıyoruz. Siz buradasınız.
Así que nos llevamos las armas y no entregamos el dinero porque planeábamos volarle la cabeza a Chick Hogan, pero como he dicho, él no está aquí.
Önemli nokta, dediğim gibi, sigorta şirketiniz olacak.
La clave, como he dicho, es su aseguradora.
Dediğim gibi, patronumun beni takip ettiğini sandım.
Como he dicho, pensaba que mi jefe me perseguía.
Dediğim gibi aptalca bir şey yaptım.
Hola, Darrin.
- Dediğim gibi, buraya kimse gelmez.
Como te dije, nadie viene aquí.
Sanjana, dediğim gibi ben ilgilenirim.
Lo haré. Sanjana, te he dicho que yo me haría cargo.
Yeni bir tasarım, henüz geldi. Kızıma da dediğim gibi, onun vücuduna yakışmaz.
Un nuevo diseño, justo... estaba diciendo, que no es el modelo adecuado para mi hija.
- Dediğim gibi daha az düşünmek daha iyidir.
Como dije, entre menos pienses, mejor.
Dediğim gibi, çılgınca değil mi?
Como he dicho, es una locura, ¿ verdad?
Dediğim gibi yanlış anlaşılmış.
Fue un malentendido, como dije.
Dediğim gibi, iktidarsızım ben.
Como he dicho, Yo- - soy impotente.
Dediğim gibi, bir şekilde karnımı doyurmalıyım, değil mi?
Como he dicho, las chicas tienen que comer, ¿ verdad?
Dediğim gibi... kader.
Como dije, el destino.
- Dediğim gibi yapacaksın.
Harás lo que yo diga.
Daha önce dediğim gibi, ona göre her şey Mısır için oldu.
Como he dicho antes, en su mente, siempre ha estado Egipto.
Daha önce dediğim gibi, Mitanni sadece güç gösterisine saygı duyar.
Como he dicho, los mitanni solo respetarán una muestra de fuerza.
Dediğim gibi, kavgacısınız.
Como le he dicho, es una fuera de serie.
Dediğim gibi, araç orada.
Como eh dicho, Allí es donde està la camioneta.
Dediğim gibi mesafemizi koruyoruz.
Como dije, mantenemos nuestra distancia.
Dediğim gibi, yolumun sonundalar, evimin hemen dışında kameralar ve daha niceleri.
Como digo, que están en el final de mi camino, que están fuera de mi casa con cámaras y todo.
Dediğim gibi birşey kaybetmeden, birşey kazanamazsınız.
Como te he dicho ya no cuentas con nada.
Dediğim gibi, daha fazlasını istiyorsanız kendiniz bulmalısınız beyler.
¿ La conoces? Sólo el nombre de pila.
Dediğim gibi, o gece Clay'e onu öldürme düşüncesiyle gitmediğine inanıyorum.
Como he dicho, no creo que usted fuera a casa de Clay... aquella noche con la intención de matarlo.
- O halde benim dediğim gibi yapacağız.
- Entonces vamos a hacerlo a mi manera.
- Dediğim gibi, ne için lazım?
Como dije, ¿ más tiempo para qué?
Dediğim gibi yap lütfen.
Por favor, haz lo que te pido.
- Tom, dediğim gibi olacak.
- Tom, no hay discusión.
Dediğim gibi, öldü.
Ya le dije, está muerto.
Evet. Dediğim gibi, oraya iki ay önce gitmiştim.
Sí, como le he dicho, estuve allí hace dos meses.
Evet, tıpkı "Duyarım" dediğim kısım gibi.
Sí. Como en esa parte que decía "Yo escucho".
- Dediğim gibi, sorun çıkarmış.
- Como dije, causando problemas.
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
dediğin gibi olsun 64
dediğimi anladın mı 22
dediğinde 40
dediği gibi 26
dediğimde 47
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
dediğin gibi olsun 64
dediğimi anladın mı 22
dediğinde 40
dediği gibi 26
dediğimde 47