English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ D ] / Dinlemiyordum

Dinlemiyordum translate Spanish

277 parallel translation
Sizi dinlemiyordum Albay. Ne demiştiniz?
No estaba escuchando, coronel.
Dinlemiyordum.
No estaba escuchando.
Bilmem, pek dikkatli dinlemiyordum.
No Io sé. No prestaba mucha atención.
Dolly konuşmaya devam etti, ama ben onu dinlemiyordum.
Dolly continuaba hablando, pero yo no la escuchaba.
Özür dilerim, dinlemiyordum.
Discúlpeme. No estaba escuchándola.
Sanırım seni dinlemiyordum.
Creo que dejé de escuchar.
Paul, seni dinlemiyordum.
Paul, no te sigo.
Kutumda dinlemiyordum ama dinledim.
Estaba en mi caja, pero escuché.
Ben dinlemiyordum.
Yo no les creía.
Afedersin. Dinlemiyordum.
Perdona, no te he oído.
Affedersin, dinlemiyordum bile.
Lo siento. No estaba escuchando... ni pensando.
- Dinlemiyordum.
- No lo escuché.
Hiç. Dinlemiyordum.
No los escuchaba.
- Oda dinleniyor muydu? - Ben dinlemiyordum.
- ¿ Tenian oidos las paredes?
Pardon, dinlemiyordum.
Perdón, no estaba escuchando.
- Dinlemiyordum...
- No estaba escuchando...
Pardon, dinlemiyordum.
Lo siento, no estaba escuchando.
Hayır, dinlemiyordum.
No escuchaba.
Dikkatli dinlemiyordum.
No prestaba atención.
Dinlemiyordum ama duydum.
No estaba escuchando, pero la he oído.
Ama ben dinlemiyordum.
Pero yo no escuchaba.
Sizi dinlemiyordum!
No estoy espiando!
Televizyonu dinlemiyordum anne.
No estaba escuchando la TV, mamá.
Özür dilerim. Dinlemiyordum.
no estaba escuchando.
affedersin, dinlemiyordum.
Perdona, estaba distraído.
Ah, Dinlemiyordum, Anne.
Oh, no estaba escuchando mamá.
Affedersin dinlemiyordum.
Lo siento. No estaba escuchando.
Ben dinlemiyordum.
No escuchaba.
Bu şarkıyı meşhur olduğundan beri dinlemiyordum.
No oía esa canción desde que fue un éxito.
Dinlemiyordum. Benim diş çekilmesine evet demem gibi bir şey bu.
Habría accedido a lo que fuera, a cirugía de encías.
kendisi hikâyeyi olduğu gibi anlatmış, ama açıkçası ben dinlemiyordum, dolayısıyla tercüme edemedim.
Al parecer ya ha contado la historia, pero obviamente yo no la escuchaba, así que no la he traducido.
Düşüncelerinizi dinlemiyordum bile.
Ni siquiera estaba escuchándola.
Bi... Bilmiyorum. Dinlemiyordum
No lo sé, no estaba escuchando.
Pardon dinlemiyordum.
Disculpa. No estaba escuchando.
Evet, ben de dinlemiyordum.
Sí, yo tampoco estaba escuchando.
O zaman dinlemiyordum, sadece o kadar.
Sólo que no la estaba escuchando.
Afedersiniz, dinlemiyordum...
Disculpeme. No estaba escuchando.
Seni dinlemiyordum.
Perdón, no estaba escuchando.
Kusura bakma, seni dinlemiyordum.
Disculpa, no me he enterado de lo que decías.
Seni dinlemiyordum. Ne?
No te estaba escuchando. ¿ Qué?
Siktir, dinlemiyordum ki. Deli olduğunu düşünmüştüm.
No presté atención porque pensé que estaba loca.
Onu hiç dinlemiyordum.
No la escuchaba.
Bir dakika. Dinlemiyordum.
Espera, no estaba escuchando. ¿ Qué?
Hayır, dinlemiyordum.
No, no, no estoy escuchando.
Haklı olmadığından neredeyse eminim ama adil olmak için söyleyeyim : Dinlemiyordum.
Estoy seguro de que no, pero no te estaba escuchando.
Üzgünüm. Dinlemiyordum.
Oh, lo siento, no estaba escuchando
Çocuğun burada seninle daha güvende olacağını anlatmaya çalıştın ama ben..... ben dinlemiyordum.
Tratabas de decirme que el nino está mejor aquí contigo, y yo... No te estaba escuchando.
Sanırım dinlemiyordum.
Supongo que no presté atención.
Aslında dinlemiyordum.
En realidad no estaba escuchando.
Dinlemiyordum.
Estaba sordo.
Ne söylediklerini açıkçası çok dinlemiyordum.
Nunca presté atención a lo que decía.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]