Dinlenmelisin translate Spanish
642 parallel translation
Paul, biraz dinlenmelisin.
" Ahora, Paul, debes descansar.
Şimdi dinlenmelisin.
Ahora debes descansar.
Dinlenmelisin.
Debes descansar.
Çalışmaman gerek. Dinlenmelisin.
No debes trabajar, debes descansar.
Ama şimdi birazcık dinlenmelisin.
Ahora tienes que acostarte.
Yorgun görünüyorsun, John. İyice dinlenmelisin.
Deberías descansar.
Şimdi yemekten önce dinlenmelisin.
Y ahora debe descansar antes de comer.
Yatıp biraz dinlenmelisin Paula.
Deberías echarte y descansar un poco, Paula.
Biraz dinlenmelisin.
Debes descansar.
Biliyorum, senin adına üzgünüm ama Roma'ya gidip biraz dinlenmelisin.
Ya lo sé, pero necesitas ir a Roma a descansar.
- Büyükanne, dinlenmelisin.
- Abuela, tienes que descansar.
içeri gelmeli ve dinlenmelisin.
Entra y descansa unos minutos.
Dinlenmelisin. Sana söyledim!
¡ Descansa, te digo!
Telefonunu kapatmalı, kapını kilitlemeli ve bütün gece dinlenmelisin.
Tendrás que enfermarte para poder dormir.
Eve gidip, dinlenmelisin.
Túmbese y descanse.
Belki de biraz dinlenmelisin.
Quizás necesite descanso.
Dinlenmelisin.
Necesitas descansar.
Gene de dinlenmelisin.
Con todo, tienes que descansar.
Biraz dinlenmelisin, hayatım.
Has de descansar un poco, cariño.
Şimdi iyice dinlenmelisin.
Ahora, debe tener un buen descanso.
Doktor en az 2 gün dinlenmelisin dedi.
El médico dijo que dos días por lo menos.
Dinlenmelisin.
Deberías descansar.
Ata binmeye geleceğine biraz dinlenmelisin.
Deberías quedarte a descansar en vez de venir a montar.
Güneş doğmadan evvel dinlenmelisin.
Debes descansar antes de que amanezca.
Teela, sende dinlenmelisin.
Teela, tú también deberías descansar.
Şimdi biraz dinlenmelisin.
Y ahora, descansa.
Dinlenmelisin genç adam.
Descanse, joven.
"Filuména sen dinlenmelisin." dedin.
"Filomena, tienes que descansar".
Dinlenmelisin tatlım, hem de çok.
Necesitas reposo, cariño.
Dostum, biraz daha dinlenmelisin.
Tómese un descanso, amigo.
Dinlenmelisin.
Debe relajarse.
Dinlenmelisin.
Debe usted descansar.
Brubaker dinlenmelisin.
Brubaker, necesita descansar.
Belki de sadece dinlenmelisin.
O tienes que descansar.
- Gidip dinlenmelisin Billy.
- Deberías volver a descansar, Billy.
Dinlenmelisin. Mümkünse, daha sonra kütüphaneye gel.
Deberías descansar, si puedes ven a la biblioteca más tarde.
Gölgede dinlenmelisin.
Debes descansar en la sombra.
Ve sen de dinlenmelisin Teresa.
Y tu, Teresa, tienes que descansar.
Dinlenmelisin.
Debe descansar.
Ama tekrar uyuyakalmaman için, şimdi dinlenmelisin ve de yemek yemelisin.
Pero no te duermas de nuevo.
Basil, iyi değilsin. Beyin sarsıntısı geçirmişsin. Dinlenmelisin.
Tienes una conmoción cerebral, debes descansar.
Dinlenmelisin.
Usted debe descansar.
Ama sen yorgunsun, biraz dinlenmelisin.
Estáis muy cansado y debéis reposar.
Uyu Caesar, uyu. Dinlenmelisin.
Duerme, César, duerme.
Hadi, artık dinlenmelisin Michelle.
Ahora tienes que descansar Michelle. ¿ De acuerdo?
Bir iki gün daha dinlenmelisin.
Ud. debe estar tranquilo uno o dos días.
Sen de dinlenmelisin.
Vaya a descansar Ud. también. Lo necesita.
Dinlenmelisin.
No es posible.
Biraz dinlenmelisin.
Dale un respiro.
Sen de gidip dinlenmelisin.
Y tú, Lucy... también debes descansar.
Kendini bunlarla yorma tatlım. Gidip dinlenmelisin.
No tienes que molestarte con esto, cariño.
dinle 8539
dinleniyorum 19
dinle onu 25
dinlen 93
dinle ahbap 23
dinle baba 21
dinle dostum 74
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinleniyorum 19
dinle onu 25
dinlen 93
dinle ahbap 23
dinle baba 21
dinle dostum 74
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039