English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ D ] / Döndürdün

Döndürdün translate Spanish

169 parallel translation
Sansımı döndürdün.
Has cambiado mi suerte
Şansımı döndürdün.
Has cambiado mi suerte
Mısır'ı eski yüceliğine döndürdün.
Le has devuelto a Egipto su grandeza.
- Diğer tarafa dön, başımı döndürdün.
- Ve hacia el otro lado. Me estás mareando.
Beni hayata döndürdün, Johnny. Seni seviyorum.
Me devuelves a la vida, Johnny, y te quiero.
Hayata döndürdün.
Me hiciste revivir.
Sanırım her erkeği deliye döndürdün.
Debías ser capaz de volver loco a cualquier hombre.
Onları çırpıya döndürdün.
Los has quemado.
Yörüngemizi sabitledin, ve insanlarımı şunlara döndürdün.
Nos puso en órbita alrededor de su planeta y redujo a mi gente a eso.
Sana minnettarım amca. Şansımı döndürdün.
Estoy en deuda contigo, tío Claudio has cambiado mi suerte.
Şu deli neredeyse söyleyecekti... ama sen lafı iyi döndürdün!
Ese chico casi cuenta el secreto Gracias a tus palabras
Başımı döndürdün.
Me mareas.
Adamı mezarında ters döndürdün!
¡ Estaría muy molesto!
Monique, buna inanamıyorum! Arabamı ölümden döndürdün sen.
Lo trajiste de vuelta de la muerte.
Bu iltifatlarınla başımı döndürdün.
Con tantos cumplidos me va a dar vueltas la cabeza.
Anne ve babamı göstermek için geçmişe döndürdün beni, ve ben ise sözde ağlamaklı olacağım.
Ya lo entiendo. Me has traído para que vea a mis padres, y se supone que voy a emocionarme y a lloriquear.
Neden beni hayata döndürdün?
¿ Por qué me devolviste a la vida?
Homer! Başımı döndürdün!
Homero, me mareas.
Sen döndürdün.
Tú lo hiciste girar.
Tüm ihtiyacın olan biraz destek, bir talihi döndürdün.
necesitas un poco de ánimo y tendrás buena suerte.
Bize yağmurda 30 kilometre geri döndürdün sırf. Bize harika vakit geçirttiği için. Bree Benson'a teşekkürü unuttuğundan dolayı.
¿ Tú, que nos haces conducir 50 km hasta Lansing bajo la lluvia... porque no le agradecimos a Bree Benson por un rato estupendo?
Kardeşim, az değilsin Döndürdün başımı
# Hermano, qué tremendo # # Sí que me desorientas #
Bizi tekrar hayata döndürdün Mary.
Nos has devuelto a la vida, Mary.
Tanrım o kadar harika bir doktorsun ki çiçeğimi bile hayata döndürdün.
Dios mío, no eres mas que un curandero brillante que aún hablas sobre el cuidado de mi planta!
Bill'i hayata döndürdün.
Le diste vida a Bill.
Beni döndürdün, bebeğim, döndürdün...
# Siento que giro como un disco #
Tıpkı bir plak gibi... Döndürdün, döndürdün, döndürdün.
# Giro, giro como un disco #
Tıpkı bir plak gibi, bebeğim. Döndürdün, döndürdün, döndürdün.
# Giro, giro como un disco #
Tıpkı bir plak gibi, bebeğim... Döndürdün, döndürdün, döndürdün.
# Siento que giro como un disco #
Tıpkı bir plak gibi, bebeğim... Döndürdün, döndürdün, döndürdün.
# Giro, giro como un disco #
Beni döndürdün... Ve döndürdün... Ve döndürdün.
# Siento que giro #
Onu ölümden döndürdün, şimdi beynini mi keseceksin?
Acabas de revivirla, ¿ y ahora quieres cortarle el cerebro?
- Rory'ninkini şapkaya mı döndürdün?
- ¿ Convertiste el de Rory en un sombrero?
Bizi krizden döndürdün.
Ganaste puntos de crisis.
Kane'i hayata döndürdün.
Hiciste revivir a Kane.
Beni hayata geri döndürdün.
Me reviviste.
Canın istediği için adamı hayata döndürdün Pratt.
Le reviviste porque te apetecía.
Biraz daha açacağım çekip gideceksin. Beni şeytana döndürdün. Kendin de cennetten kovulacaksın kesin!
si la subo un poco, te volverás loco me echaron al demonio y seguramente a ti también
Bunu nasıl basardın peki? Spike'ı nasıl döndürdün?
Por cierto, ¿ cómo han conseguido recorporeizarlo?
Onu döndürdün mü?
¿ Qué? ¿ Le has convertido?
Ve yaptın, Will. Beni döndürdün etrafında, bebek Etrafında, plak gibi, bebek!
Y lo hiciste Will, Me diste vueltas y vueltas y vueltas.
- Evimizin girişini buz pistine döndürdün.
- Cambiaste nuestro césped por una pista de hielo.
Onu bu şekilde ilk durumuna döndürdün.
Así es como lo reajusta.
Onu hayata döndürdün, You bring him back to life ve bize kimin vurduğunu söyleyebilecek mi?
Le has devuelto la vida... solo para que nos diga quien le mató?
Onu döndürdün mü?
¿ La has convertido?
Fakat sonunda sen beni döndürdün.
Pero tú me has reclutado a mí, al final.
Yok, yok. Bu günlük başımı yeterince döndürdün.
No, no, creo que ya me has dado suficiente por hoy.
Bekle bir dakika, onu mu döndürdün?
Espera un minuto, ¿ la convertiste?
Beni gerçekliğe döndürdün.
Me devolviste a la realidad.
O adamı hayata geri döndürdün Davis.
Le devolviste la vida a ese hombre.
- Onu döndürdün.
- Dalo vuelta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]