Gorevin translate Spanish
3,500 parallel translation
Sadece tek bir gorevin vardi.
¡ Tenías una orden!
Bu senin gorevin
Ese es tu deber.
Tek görevin.
Tu único trabajo.
Gerçeği söylemek senin görevin.
Es tu deber decirme la verdad.
Bu görevin devamlılığının akıllıca olmadığını....
Cuestiono la sabiduría de procesar la misión si eso significa...
Thomas, verdiğin karara engel olmayacağım ama babaları olarak yapacağın şeyi onlara açıklamak da senin görevin.
Thomas... no me interpongo en tu camino. Pero es también TU deber como padre decirles lo que harás.
- Görevin ne?
- ¿ Cuál es su misión?
Görevin ne, Major Gatling?
¿ Cuál es tu misión, Mayor Gatling?
Görevin beni manipüle etmek.
Así que su tarea es manipularme.
Görevin beni kandırmak.
Así que su tarea es esa, manipularme.
Görevin... bütün saçını bana vermek.
Ahora, su tarea es esa, tiene que darme todo su cabello.
O görevin adı "dul bırakan."
Esa acera es "la fabricante de viudas".
Şu sikik görevin yüzünden bize yapamayacağın şey yok.
No habrá nada que no hagas en tu búsqueda sangrienta.
Görünen o ki görevin tamamen çöpe gitti Ragnar Lothbrok.
Parece que tu misión ha sido completamente inútil, Ragnar Lothbrok.
Görevin zor olsa bile önceliğin basitti.
Tu prioridad era simple aunque la tarea no lo fuera.
- Ay Mürettebat sayısı : 4 Görevin 187. günü
Número de tripulantes : 4 Día 187 de la misión, 1 año.
Senin görevin Filistinliler uzaklaştırmak
Tu deber es expulsar a los filisteos.
Senin görevin Filistinlileri uzaklaştırmaktır.
Tu deber es alejar a los filisteos.
Senin görevin Filistliler'i uzaklara sürmektir.
Tu deber es alejar a los filisteos.
Senin bir görevin vardı!
¡ Tienes una prueba!
Bu senin görevin.
Es tu deber.
Senin görevin şef, kızı kurtarmak.
Head, su fin es el ahorro mujeres.
- Bir görevin var.
- Sus pedidos anteriores.
Albay, senin görevin... Batırdığın işi düzeltip en kısa zamanda onu mahkemeye çıkarmak.
Todo lo que el coronel va a su cuenta, es Riesenstümperei y la citación a corte marcial.
Ve ayrıca görevin planıyla ilgili üst bilgisi olmayan tek kişi.
Y es el único que no tenía conocimiento previo del planeamiento de la misión.
Bu görevin başarısı sürpriz ve hız unsurlarında yatıyor.
El éxito de esta misión está basado en la velocidad y sorpresa.
Hayır, resmî görevin burada benimle, hemen başlıyor!
No, tu misión oficial comienza aquí, ahora, conmigo.
Senin görevin kurbağaları korumak.
Ahora necesitas proteger a las ranas. Defenderlas.
Ortağı olarak, onu korumayan tek kişi olmak senin görevin.
- Es ser quien no lo hace.
- Görevin ne demek olduğunu biliyor musun?
- ¿ Sabes lo que es una misión?
Keita bu görevin maksadını şu an anlamayacaksın.
Keita, ahora no entiendes a qué viene esta misión.
Görevin bütünlüğü açısından, anlaşmadığımız hiçbir şey yapmadım.
Por la integridad de la misión, no he hecho nada que no hayamos acordado.
"Görevin bütünlüğü." Bak bu hoşuma gitti.
"La integridad de la misión". Eso me gusta.
Tabii, hepsi görevin bütünlüğü için.
Pero todo es por la integridad de la misión.
- Senin görevin.
- Tu misión.
Ama yarın, bu görevin anısına Kumandan Stafford'a plaket vereceğiz.
Pero mañana daremos una placa al comandante Stafford para conmemorar la misión.
Yani bu görevin bir karmaşa hâline gelmesinin sorumlusu o değil mi?
¿ Entonces no es responsable por el lío en el que se ha convertido esta misión?
Adın ve görevin.
Tu nombre y puesto.
Güvenli bir çevre yaratmak için buradasın ve tüm görevin bu.
Estás aquí para crear un entorno segura, y eso es todo.
- Yani tekli görevin için hiç endişelenmiyor musun?
¿ No estás lista para tu solo? No.
Görevin :
Tus labores.
Görevin Karaçi'de aktive edildi mi?
¿ Se ha activado su misión en Karachi?
Görevin başında olman gerekiyordu, Henry,... gerisinde değil.
Deberías haber sido el líder, Henry, no quedándote atrás.
Seni çok seviyorum ama bu artık senin görevin değil.
Te quiero muchísimo, pero ese ya no es tu trabajo.
- Görevin nedir yani? - Görevim mi?
¿ Qué opino?
Yönetmen olan sensin. Oyunculara eziyet etmek senin görevin.
Tú eres el autor y el director, tu trabajo es torturarlos.
Onları korumaya çalıştım ama artık bu senin görevin.
Intenté protegerlos, pero ahora te toca a ti.
Bu senin görevin.
Ahora te toca a ti.
Görevin için genç kuğum, görevin için!
¡ Para su misión, joven cisne, para su misión!
Yanılıyor muyum, yoksa.. bu görevin sorumluluğu artık tamamen ona mı ait?
¿ Me equivoco, o en su época... los guardianes ya no se toman en serio sus responsabilidades?
Aslında sadece iki aydır bu görevin başındayım.
En realidad solo me tomó 2 meses.
görevin 17
göreviniz 18
görevin jim 19
görevini yap 19
görev 62
görevli 39
görevi 115
görev tamamlandı 49
görevim 43
görevimiz 59
göreviniz 18
görevin jim 19
görevini yap 19
görev 62
görevli 39
görevi 115
görev tamamlandı 49
görevim 43
görevimiz 59