Hayatımı kurtardınız translate Spanish
604 parallel translation
Beş yıl önce hayatımı kurtardınız.
Me salvó la vida hace cinco años.
Bu gece hayatımı kurtardınız.
Pero usted sí salvó mi vida esta noche.
Ama kabahat sizin, hayatımı kurtardınız.
Pero no es culpa mía. Me salvó la vida.
Hayatımı kurtardınız ve bunun için müteşekkirim.
Un día me salvasteis la vida y os Io agradezco.
Hayatımı kurtardınız.
Me ha salvado la vida.
Hayatımı kurtardınız.
Me salvó la vida.
Bu sabah niye hayatımı kurtardınız?
¿ Por qué me habéis salvado?
Nedeni ne olursa olsun, siz benim hayatımı kurtardınız.
Sea cual sea la razón, usted me salvó la vida.
Ayrıca da hayatımı kurtardınız.
No sólo eso, sino que me has salvado la vida.
Hayatımı kurtardınız, bayım. Teşekkür ederim.
Me ha salvado la vida.
Durduğunuz için sağolun. Hayatımı kurtardınız.
¡ Gracias por parar!
Tam zamanında hayatımı kurtardınız.
Me ha salvado la vida.
Bay korkuluk... hayatımı kurtardınız!
Señor espantapájaros... Salvaste mi vida.
Dün gece hayatımı kurtardınız!
La otra noche me salvaste,
Bir şey değil, hayatımı kurtardınız, söylemeliyim ki...
No es nada, me salvó la vida. Creo que debo decirle que...
Hayatımı kurtardınız ama yine de ölmüş gibi hissediyorum.
Salvaste mi vida. Pero ahora me siento morir.
- Hayatımı kurtardınız!
Me han salvado la vida.
- Hayatımı kurtardınız, Salomon.
- Me ha salvado la vida, Salomón.
- Hayatımı kurtardınız.
Me salvaste de la apoplejía.
Hayatımı kurtardınız!
- ¡ Ha salvado mi vida!
Hayatımızı kurtardın... özür dilerim, yapabileceğim sadece bu.
Salvaste nuestras vidas... Lo siento, esto es todo lo que puedo hacer.
Hayatımızı kurtardınız.
Gracias. Nos salvó la vida.
- 90 beyazın hayatını kurtardığımızı yazdın mı?
- ¿ Pusiste que salvamos a 90 occidentales? - Sí.
- Hayatımızı kurtardınız.
- Nos salvó la piel.
Hayatımızı kurtardın.
Nos salvaste la vida a todos.
Kesinlikle hayatımızı kurtardın.
Acaba de salvarnos la vida.
Hayatını kurtardığımız için minnettarmış.
Nos da las gracias por salvarlo.
Bay Temple, hayatımı kurtardığınız için ve herşey için teşekkür ederim ama şu Osceolalar için....
Sr. Temple, le estoy muy agradecido. Me salvó la vida. Pero aquellos dos chicos indios...
hayatımı kurtardığınız için hala size teşekkür etmedim ben Johanna Carter, size minnetttarım
Gracias por haberme salvado la vida. Soy Johanna Carter y se lo agradezco mucho.
Bu hayatımı kurtardığınız için.
Por salvarme la vida.
Hayatınızı kurtardım ama içerlemiş gibisiniz.
- Le he salvado la vida y parece lamentarlo.
Dan benim hayatımızı kurtardın.
Salvo la vjda de Dan y ahora la mia.
Hayatımı kurtardığınız için teşekkür ederim.
Gracias por salvarme la vida.
Hayatımı kurtardığınız için teşekkür ederim.
Quiero darles las gracias por salvarme la vida.
Hayatımı kurtardığınız için hepinize teşekkür ederim.
Tengo que darles las gracias por salvarme la vida.
İstediğinizi düşünebilirsiniz ama az önce hayatınızı kurtardım.
Tiene derecho a opinar pero le he salvado la vida.
Baba, dün bir kızın hayatını kurtardım.
ayer salvé a una muchacha.
Tanrım, siz ikiniz Larry'ye pek çok kere hayatınızı kurtardığı için minnettar olmalısınız.
Deberíais estar agradecidos a Larry por salvaros la vida tantas veces.
Hayatımı kurtardığınız için size teşekkür etmek istedim.
Quería darle las gracias. Por salvar mi vida, Quiero decir.
Belkide bizim hayatımızı kurtardın.
Me gustó lo que h ¡ c ¡ ste. Nos salvaste lav ¡ da.
Hayatımızı kurtardın bayım. Size minnettarız. Bizim için yaptıklarınızı asla unutmayacağız.
Salvó nuetras vidas, estamos muy agradecidos... no olvidaremos lo que hizo por nosotros.
Hayatınızı kurtardım.
Le he salvado la vida.
- Yani, hayatınızı kurtardım.
Pues le he salvado la vida.
Yavrumun ve benim hayatımızı kurtardınız.
Has salvado y mi hijo.
Kaptan, hayatınızı kurtardım.
Capitán, le he salvado la vida.
Önce bizim hayatımızı kurtardın. Nedenini bilmiyorum.
Ya salvó nuestras vidas antes.
Hayatınızı kurtardım, gömdüğünüz yeri artık bana göstermelisiniz.
En agradecimiento por salvarles la vida, espero que me lleven adonde enterraron el dinero ¿ De qué entierro habla?
Gerçekten hayatımızı kurtardın.
Realmente salvaste nuestras vidas.
Hayatınızı kurtardım.
Salvé vuestras vidas.
Dr.Young size nasıl teşekkür edebilir? Hayatımı kurtardıınız!
Dr. Young, ¿ Cómo podré agradecerselo?
Size minnettarım, Sayın Başkan. Ben sizin hayatınızı kurtardım.
Debe estar agradecido, Sr. Presidente, soy yo quien le ha salvado la vida.
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatın 30
hayatımda 29
hayata 34
hayatını yaşa 16
hayat dolu 30
hayattayım 45
hayatımda ilk kez 38
hayat çok kısa 40
hayatta 78
hayatın 30
hayatımda 29
hayata 34
hayatını yaşa 16
hayat dolu 30
hayattayım 45
hayatımda ilk kez 38
hayat çok kısa 40