Hâlâ translate Spanish
70,137 parallel translation
Ama hâlâ Uzunpençe.
Pero sigue siendo Garra.
- Hâlâ çok üzgün görünüyorlar. - Biliyorum.
- Aún parecen muy deprimidos.
- Hâlâ nefes alıyor mu diye soruyorlar.
Quieren saber si todavía respira. Sí.
Alexei ne yaptıysa yapsın, Pasha daha çocuk hâlâ.
No importa lo que hiciera Alexei, Pasha es un crío todavía.
Hâlâ arıyoruz ama önümüzde gayet ilgi çekici seçenekler var.
Seguimos buscando, pero tenemos algunas posibilidades muy interesantes.
- Hâlâ Wisconsin'de mi?
¿ Sigue en Wisconsin?
Çünkü ben hâlâ buradayım.
Porque sigo aquí.
O konudaki bazı ufak detayları halletmeye çalışıyorum hâlâ.
Aún trato de... resolver algunos detalles sobre eso.
Hâlâ dışarıda.
Sigue libre.
Rosie hâlâ o kulübede. Bana da arkadaşlık edersin.
Rose sigue en la cabaña, me vendría bien tener compañía.
Bak, eğer buraya çıkarlarsa hâlâ polisi arayabilirler.
Si suben hasta aquí, pueden llamar a la policía.
- Dostum, motorum hâlâ aşağıda.
- Mi moto está allá abajo.
Asansör hâlâ devre dışı.
El ascensor no funciona.
Hâlâ hayatta olduğunu bilmeli.
Tiene que saber que sigues con vida.
Bu demek oluyor ki o piçlerden biri hâlâ buralarda bir yerde!
¡ Significa que uno de esos desgraciados sigue allí!
Hâlâ yaşıyordu.
Todavía estaba vivo.
Patti'yle Tom hâlâ Havlu Kanunlarına uyar.
Patti y Tom aún siguen la Ley Toalla.
Hâlâ dünyalarını bizim düşünce tarzımızla sorguluyorsun.
Sigues intentando imponer nuestra forma de pensar en su mundo.
Ona kasabada rastladım ve ve hâlâ seninle konuşuyor mu?
Me encontré con él en el pueblo y- - ¿ Y aún te dirige la palabra?
Hâlâ sürekli bir işi bulunmuyor ve mahkum edilmiş bir suçlu olan ikinci kocasından bile boşanmamış durumda.
Sigue sin tener un trabajo estable y ni siquiera se ha divorciado de su segundo esposo quien resulta ser un criminal convicto.
Neden hâlâ senin için çok önemli?
¿ Por qué él te sigue importando tanto?
Hâlâ ona aşık mısın?
¿ Sigues enamorada de él?
Yorklular hâlâ İngiltereyi yönetebilir, Henry.
Los York todavía podrían comandar Inglaterra, Henry.
Hâlâ biliyorsun.
Sí. Aún lo hago.
Hâlâ iyi misiniz?
¿ Todavía estás bien?
Hâlâ hissedebiliyorum!
¡ Todavía puedo sentirlo!
Hâlâ içerideyiz.
Seguimos en prisión.
Ama aslında hâlâ mavidir.
Pero sigue siendo azul.
- Neden hâlâ çıkmadılar?
- ¿ Por qué no han salido?
Küçük bir Teksas kasabasını havaya uçuran patlamada hâlâ hayatta kalan olduğuna dair bir bilgi gelmedi.
Aún no hay informes de supervivientes en la explosión que destruyó un pequeño pueblo de Texas.
Yetkililer hâlâ olanları araştırıyor.
- Tengo botellas de agua, jugos, algún... - Hola. Las autoridades todavía buscan respuestas
Sanırım, hâlâ eski seni istiyorum.
Creo que aún quiero al antiguo tú.
Şu an hâlâ stok topluyorum.
Aún estoy haciendo el inventario.
Bebek hâlâ arka koltukta.
Si hay un bebé en el asiento de atrás.
Sahip olduğunuz her bir eşyayı alıp sorun : Bana hâlâ keyif veriyor mu?
Toman cada objeto que les pertenece y preguntan : ¿ me sigue trayendo alegría?
Bana hâlâ keyif veriyor.
Me sigue dando alegrías.
Hâlâ yolculuk edemeyecek kadar hasta.
Sigue demasiado enfermo como para viajar.
Anma töreni başladığında, adam hâlâ hayattaydı!
¡ Un tipo del video de "En Memoria de" estaba vivo cuando esto empezó!
Seni hâlâ hatırlamıyorum dostum.
Aún sigo sin recordarte, viejo.
Ailemin bir kısmı hâlâ orada.
Aún tengo algo de familia allí.
- Hâlâ anlamaya çalışıyordu.
Aún intentaba descubrirlo.
Bu hâlâ içinde var olan Dünyalı.
Esto es el terrícola que sigues llevando dentro.
Hâlâ buram buram Anderson İstasyonu'nda katlettiği Kuşaklıların kanı tütüyordu.
Un marginado terrícola, aún apestando a la sangre de los cinturinos que masacró en la estación Anderson.
Kızın hâlâ hayatta olabilir.
Su hija aún podría estar viva.
Hâlâ öyle yapsam daha iyi olabilir diye düşünmüyor değilim.
Bueno, quizás eso sería lo mejor, pero...
Hâlâ benimle misin? Evet.
Sí.
Hâlâ yargılanıyorsunuz.
Todavía estás bajo juicio.
Noel ağacının hâlâ durduğu tek ev, bizimki.
Hola. ESTAMOS EN UNA CASA DONDE EL ÁRBOL DE NAVIDAD TODAVÍA ESTÁ
Sen hâlâ burada mısın?
¡ Campamento Krusty!
Şanslıyım! Hâlâ burada!
Homero se convirtió en el hombre que siempre he querido, que no es lo que realmente quiero.
Artık kalbinde Kuşak olduğuna inanıyorum ve bizler de seni kardeş olarak kabul ettik ama bu bu hâlâ içinde var olan Dünyalı.
decidirías cuándo usar el arma para defender al Cinturón. Creo que tienes al Cinturón en ere kori. Y te hemos aceptado como un hermano.
hala 311
hala burada mısın 70
hâlâ burada mısın 33
hala burada 31
hâlâ burada 19
hala öyle 37
hâlâ öyle 16
hala orada mısın 64
hâlâ orada mısın 16
hala orada 41
hala burada mısın 70
hâlâ burada mısın 33
hala burada 31
hâlâ burada 19
hala öyle 37
hâlâ öyle 16
hala orada mısın 64
hâlâ orada mısın 16
hala orada 41