Insan translate Spanish
106,310 parallel translation
Ben insan değilim, ben makinayım.
No soy humano. Soy una máquina.
Bilim insanı olmayı planlıyorum.
No necesito casarme. Planeo ser científica.
Daha çok insan, daha çok basınç.
- Más personas, más presión. - No, no necesariamente.
Pek çok insan tiyatroya ölü sanat gözüyle bakıyor biliyorum. Zenginlerin daha da zengin olanlar için icra ettiği bir sanat...
Sà © que mucha gente opina que el teatro es un arte obsoleto que realizan los ricos para los aún mà ¡ s ricos,
Küçük bir insan yapıyorsun.
Està ¡ s haciendo un pequeà ± o ser humano.
- Değil mi? Onlar da insan.
- Ellos tambià © n tienen derecho a salir.
Çoğu insanın sporu ya da yemeği sevmesi gibi, ben de tiyatroyu seviyorum.
 ¿ Sabes? Siento que lo amo al igual que otros aman el deporte o la comida.
Ben bilim insanıyım Marcel!
Soy un científico, Marcel.
Ben bilim insanıyım, lanet bir büro elemanı değil!
Soy un científico, no un maldito empleado.
Ben bilim insanıyım Marcel. Bir büro elemanından daha iyiyim.
Yo soy un científico, no quiero un puesto de oficina.
Bir yılda çoğu bilim insanının ömründe başardığından daha çok şey başardınız.
Usted ha logrado más en un año que lo que la mayoría de los científicos en toda su vida.
Ayakkabı sözcüğünün Latincede "ayağa" anlamına gelen "shoeus" kelimesinden geldiğini çok az insan bilir.
Poca gente sabe que la palabra "suela" viene del vocablo latín "solea", que significa "sandalia".
Bungee jumping, paraşütle atlama, aniden bir grup insanın çıkması...
- Oye. - ¿ Qué...? ¿ Qué estás haciendo aquí?
Milyonlarca insanın hayatını mahvediyorsun.
- He oído tanto sobre ti. - Sólo... cosas buenas, espero.
Birçok insanı hayal kırıklığına uğratırsınız.
Imagino que decepcionaría a mucha gente.
Sizde bir şairin hayal gücü var, bilim insanının değil.
Tiene la imaginación de un poeta, no de un científico.
Demek o da bilim insanı.
Ella también es científica.
Öyle küçük bir baş belasının büyük bir bilim insanı olacağı kimin aklına gelirdi?
¿ Quién habría imaginado que un pequeño revoltoso se convertiría en un gran científico?
Bilim insanı olmak istiyordu.
Quería ser una científica.
Baban bir insan.
Tu padre es un ser humano.
"Birinin babası büyük ve kalpsiz bir adam olunca insan kendini epey değersiz hissedebiliyor."
e insensible sujeto, te puede hacer sentir que no vales.
O bir hayalperest, özenli bir bilim insanı değil.
- que queremos en la Academia. - Es un soñador, no un científico riguroso.
Onun şarlatan olduğunu söylemeye çalışma çünkü onun insan ruhunu herkesten iyi anladığına gayet eminim.
Y no trate de decirme que es un charlatán, porque estoy seguro de que ha entendido la psique humana - mejor que nadie.
Muhtemelen buradaki en kötü insan benim.
Probablemente soy el más malvado de aquí.
O bir hayalperest, özenli bir bilim insanı değil.
Es un soñador, no un científico riguroso.
Ona tanıdığım en asabi insanın adını verdim :
Un nombre fantástico para tal arma.
Onunla çalışmayı özlüyorum, kendim de bilim insanı olmayı.
Extraño trabajar con él, siendo yo misma una científica.
Korkarım aklımı kaçırdım kocam uzaktayken bir yabancıyla insan içinde yemek yiyorum.
Me temo que dejé el buen juicio a un lado, cenando en público con un desconocido cuando mi esposo está ausente.
Ben bilim insanıyım.
- No, yo soy un científico.
Genç bir kadına ait cesette Süper Max cesedinde olduğu gibi sindirim sisteminde insan beyni vardı ve bedeni uçağa binmeden aylar önce ölmüş gibi görünüyordu.
Uno de los cadáveres pertenecía a una joven y, justo como el cadáver de Super Max, tenía cerebros humanos en su tracto digestivo y su carne descompuesta parecía indicar que había muerto meses antes de montarse en ese avión.
Buradaki tek insan meze için olmalı.
Los únicos humanos que entren deberían ser los aperitivos.
Ölüm korkusu insan hapishanesini kilididir.
El miedo a la muerte es la cerradura de la prisión de la humanidad.
Temelde iyi bir insan olan ona borçlu olduğunu anlardı.
Una persona fundamentalmente decente se daría cuenta de que se lo debes.
Zombi misin yoksa insan mı?
¿ Eres un zombi, o eres un hombre?
Bir insan bunu ısıracak olursa tüm mahalle ayağa kalkar.
Un humano muerde eso y lo sabrá todo el edificio.
Henüz insan içine karışmaya hazır değilim.
Aún no estoy lista para estar con gente.
Çoğu insan önce parmak uçlarında karıncalanma hisseder çünkü en küçük sinirler felç olur.
La mayoría de la gente siente un cosquilleo en la yema de los dedos, ya que se paralizan los nervios más pequeños.
Geriye sırf atan bir kalp kalana kadar insanı sağ tutabilirlermiş.
Y te mantenían con vida hasta que solo fueras un corazón latiendo.
Annem hep 29 yaşında insan çökmeye başlar, der.
Mi madre siempre decía que la cosa se jode a los 29.
İnsan odadaki tek kadını gözden kaçırmaz.
- Mileva Maric. No se pierde la pista, con una sola mujer en el aula.
İnsan nasıl sonra seks yapacakmış gibi davranır?
 ¿ Y cà ³ mo debo actuar? Actúa sexi.
İnsan.
La humana.
– Mileva Maric. İnsan odadaki tek kadını gözden kaçırmaz.
- Mileva Maric, no pasa inadvertida la única mujer en el aula.
İnsanın, sadece adını bilerek biri hakkında yapabildiği çıkarımlar inanılmaz.
Es fascinante cuánto puedes deducir sobre un hombre solo conociendo su nombre.
İnsan korkularından kaçamaz.
Un hombre no puede evitar sus temores.
İnsan komutan bana asla onaylamayacağınız bildiğim bir teklif getirdi.
Con la lengua maldita...
İnsanın kendi karısının şoke olup boşanmayı kabul etmeye mecbur kalacak kadar akılsız olduğuna inanması saçmalık.
En serio, ¿ creer que la propia esposa es tan, tan tonta que debe ser asustada para aceptar un divorcio?
İnsan paralı askerlerdi ve onun öncesinde de ordudalardı.
Eran mercenarios humanos y antes de eso estaban en el ejército.
İnsan hafızası farelerden çok daha karmaşık.
La memoria humana es más compleja que la de una rata.
İnsan öldürmenin başka ne yolları var?
¿ De qué otro modo puedes matar a alguien?
İnsan vücudu üç haftaya kadar açlığa dayanabilir.
El cuerpo humano puede mantenerse hasta tres semanas sin comida.
insanları 60
insanın 25
insanlar 521
insanların 77
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insanlar bekliyor 18
insan değil 37
insanın 25
insanlar 521
insanların 77
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insanlar bekliyor 18
insan değil 37