English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ K ] / Kötü kokuyor

Kötü kokuyor translate Spanish

552 parallel translation
- Bu iş kötü kokuyor.
- No sé, algo me huele mal.
Çok kötü kokuyor!
Apesta.
Burası kötü kokuyor. - Gidip havai fişekleri seyredelim.
Vamos, salgamos, aquí hay mucho tufo.
Kötü kokuyor, yine de benziyor.
Apestan, pero aún así.
Sahiden kötü kokuyor, ama Bayan Holmwood dedi ki...
Su olor es muy fuerte, pero la Sra. Holmwood dijo...
Bu sprey kötü kokuyor.
Ese aerosol apesta.
Kötü kokuyor, dostum, kötü kokuyor.
Es todo una porquería, viejo.
Çok da kötü kokuyor.
Hay un olor horrible.
Liverpoollu birinden daha kötü kokuyor..
Es peor que Liverpool.
Hatta banyo kötü kokuyor, oda küçük, duvarların rengini beğenmedim falan de.
Enseguida dile que el baño huele mal, que la habitación es muy pequeña... que no te gusta cual o tal color.
Nefesin çok kötü kokuyor.
Tienes mal aliento...
Biraz kötü kokuyor ama onu yıkayabiliriz.
Apesta un poco, pero podríamos lavarla,
Kötü kokuyor.
Apesta.
Zaten buranın havası çok kötü kokuyor, tıpkı yemekleri gibi.
Aquí el aire apesta, igual que la comida.
Çok kötü kokuyor?
¡ Qué mal huele!
Babam çok kötü kokuyor!
¡ Papá apesta!
Eğer öyleyse, çok kötü kokuyor.
¿ Es una inocentada? ¡ Miedo me da!
Bu çok kötü kokuyor. Bunu yememi mi bekliyorsun?
Ah Oh wheeoo, eso, eso apesta Esperas que comer esto?
Kötü kokuyor.
Huele.
Kötü kokuyor.
Huele mal.
Tanrım, çok kötü kokuyor.
¡ Dios mío, como huele!
- Büyükanneyi öpmek istemiyorum. kötü kokuyor.
- No quiero besar a la abuelo. Huele mal.
Ayrıca kötü kokuyor ve onu itici buluyorum.
Huele mal, repugnante.
Sol taraftaki yol kötü kokuyor ve ben karar veremeyecek kadar yorgunum.
El camino a la izquierda huele mal y estoy demasiado cansado para elegir.
Burası kötü kokuyor.
Huele mal por aquí.
Çok kötü kokuyor, tabii ki ölü.
Esta rígido, por supuesto que está muerto.
Çok da kötü kokuyor.
Además huele mal.
Çok kötü kokuyor...
Pero huele tan mal...
Çok kötü kokuyor!
Aagh, maldición, apesta!
Burası çok kötü kokuyor. Nefes bile alamıyorum!
Huele tan mal aquí que apenas se puede respirar!
- Kötü kokuyorsun. - Kokuyor muyum?
Apestas Yo?
Ceset çok kötü kokuyor.
El cadaver apesta
Hindileri dışarı çıkarın ve tarlayı çapalayın. Çok kötü kokuyor.
Soltarás lo pavos y rascarás los "aseladeros", si no no hay quien aguante ese olor.
Nefesin çok kötü kokuyor.
Te huele mal el aliento.
Sana hiç nefesin kötü kokuyor dediler mi?
¡ Qué aliento tan desagradable!
Nefesim kötü kokuyor, üzgünüm. Üşüyorum.
Perdóneme que huela mal.
- Kullanılmış bebek bezi gibi. - Kötü Kokuyor. - Tam bir paçavra
- ¡ Es horrible y tiene mal olor!
Nefesi kötü kokuyor mu?
¿ Mal aliento?
Kötü kokuyor.
- Huele mal..
Ve şu orkidelerin suyunu da değiştirin, kötü kokuyor burası!
Y cambie el agua de las orquídeas. Huele mal aquí.
Çok kötü kokuyor
Es terrible.
Ben beğenmedim, kötü kokuyor.
A mi no me gustó, olia a podrido.
Church kötü kokuyor.
Church huele mal.
Dedem kötü kokuyor.
El abuelo apesta.
Ooh, kötü kokuyor.
Ay, apestosa.
Kesinlikle kötü kokuyor!
¡ Huele que apesta!
- Nefesi çok kötü kokuyor!
- ¡ Tiene un aliento fatal!
Gençliğine gelecek olursak... yani şu solmuş çiçeğe... ilahi kitabının sayfaları arasında ezilmiş olan çiçeğe. 12 yaşından beri, ruhsuz, çürük ve kötü... kokuyor o çiçek. Tek bir damla gözyaşı bile dökmeden elveda diyebilirsin.
Y en cuanto a vuestra juventud, esa flor marchita... prensada entre las páginas de un misal... desde que teníais 12 años... con su sangre aguada... y su aroma rancio e insípido, podéis despediros de eso sin una lágrima.
Nefesim kötü mü kokuyor?
Tengo mal aliento.
Çok kötü kokuyor. Umutsuzluğa kapılma!
Huele demasiado mal.
- Ve kötü kokuyor.
Además huele mal.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]