Onu yakalayalım translate Spanish
241 parallel translation
- Otele dönüp çıkmadan onu yakalayalım.
- Póngase ahora su frac. iremos al Ritz.
- Onu yakalayalım.
- Demente. - Vamos por él.
- Onu yakalayalım.
- Vamos a por él.
Onu yakalayalım görürsünüz.
Pero ya veréis cuando la pillemos.
- Onu yakalayalım.
- Tú lo has querido.
Ancak gidip onu yakalayalım diyorum... başkasının karısına el sürmeden önce.
Pero sí que debemos encontrarlo... antes de que ponga las manos en la mujer de otro.
Dışarı adım atar atmaz onu yakalayalım.
Atraparlo en cuanto ponga un pie en la calle.
Hemen onu yakalayalım.
Al Diablo todo. Hay que arrestarle, inmediatamente.
Koş onu yakalayalım.
¡ Corre, que lo perdemos!
Hadi, gidip onu yakalayalım.
Venga, vamos a por él.
Pekala, gidip onu yakalayalım.
De acuerdo, lo atraparemos.
İşte orada. Gelin onu yakalayalım!
Allí está. ¡ Vamos, tras él!
Onu yakalayalım.
Vamos a cogerle.
- Korkmayın! Haydi onu yakalayalım!
- ¡ No demostreis miedo y dadle fuerte!
Onu yakalayalım!
¡ Atrapemos a esa cosa!
Onu yakalayalım.
Vamos a arrestarle.
Hadi, onu yakalayalım.
Vamos a por él.
Onu yakalayalım!
¡ Vamos por él!
Haydi! Onu yakalayalım!
¡ Agarrémoslo!
Hadi onu yakalayalım!
Vamos a por el!
- Patlak vermeden onu yakalayalım.
- ApaguémosIo antes de que prenda.
Hadi onu yakalayalım ve sığınağa götürelim.
Llevémoslo al centro juvenil.
Onu şimdi mi yakalayalım yoksa araya kadar bekleyelim mi?
¿ Lo arrestamos ahora o esperamos hasta el intervalo?
Yakalayalım onu!
¡ Cojámosle!
Hadi yakalayalım onu.
¡ A por él, soldados!
- Onu sıkı yakalayalım.
- Vamos a darle fuerte.
Yakalayalım onu.
A por él.
Onu yakalayalım!
¡ Dale fuerte!
Yakalayalım onu!
¡ Vamos a por él!
Haydi evlat, yakalayalım onu. Kaçmasına izin vermeyelim bu sefer.
Vamos, que no escape.
- Yakalayalım onu
- ¡ Atrápenlo!
Yakalayalım onu.
Vamos por él.
Yakalayalım onu!
- ¡ Cógela! ¡ Cógela!
Onu çembere alalım. Etrafından dolaşıp, makas hareketiyle yakalayalım.
- Lo rodearemos y lo atraparemos con las tijeras.
Yakalayalım onu.
Vamos a por él.
Yakalayalım onu!
¡ Vamos por él!
- Şanslıyız değil mi? - Hadi, yakalayalım onu.
- ¿ Te sientes afortunado?
- Yakalayalım onu, yürüyün.
- Vamos a llegar! Vamos!
İçeri doğru sürelim onu, ve tam bu sırada, ortasından yakalayalım.
Lo traemos frente a la camara, y en el momento preciso le abrimos el vientre.
İkimiz birlikte yakalayalım onu.
Vamos a ir tras él.
- Kahretsin, onu kaçırdık. - Yakalayalım!
- Maldición, lo perdimos.
Haydi çocuklar, yakalayalım onu.
Vamos por el!
Yakalayalım onu!
¡ Tras él!
- Yakalayalım onu.
- Vamos a buscarle.
Yakalayalım onu!
¡ Hay que agarrarlo y ya!
Uyanık köpek. Yakalayalım onu.
, Maldito escurridizo.
- Yakalayalım onu!
- ¡ Vamos por él!
Pekala, onu birlikte yakalayalım.
Esta bien. Lo haremos juntos.
- Hadi yakalayalım onu!
- ¡ Tras él!
- Yakalayalım onu!
Vamos por él. - No.
- Yakalayalım Onu.
- Atrapenlo.