English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Sana göstereceğim

Sana göstereceğim translate Spanish

3,249 parallel translation
Şimdi konuşamadığın zaman, bunun nasıl bir şey olduğunu sana göstereceğim. Görüyor musun?
Cuando no puedes hablar. ¿ Lo ves?
Sana göstereceğim, sürtük.
Te enseñaré, puta.
Aksi takdirde, seni ellerimde o anomaliye sürükleyip yaptığın şeyi sana göstereceğim.
Dd otra manera, voy a empujarte por la anomalía yo mismo... y te mostraré lo que has hecho.
Sana bu şey nasıl sürülür göstereceğim.
Te mostraré cómo conducir esta cosa.
Sana bu şey nasıl sürülür göstereceğim.
Te mostraré como conducir esta cosa.
Bunu sana, resim çizerek göstereceğim.
Te mostraré en forma pictográfica a qué me refiero.
Sana bir şey göstereceğim. Daha önce hiçbir öğrenciye göstermediğim bir şey. Tamam mı?
Te mostraré algo y es algo que no le mostré a ningún otro alumno.
Çiftliğe gel. Sana bir şey göstereceğim.
Debo mostrarte algo en la plantación.
Kameranı aç sana birşey göstereceğim.
Enciende tu cámara. Tengo algo que enseñarte.
Sana birşey göstereceğim.
Voy a enseñarte algo.
Sana bir şey göstereceğim.
Te voy a mostrar algo.
12 ay içinde sana 12 şekilde sevgimi göstereceğim.
En 12 Meses Voy A Expresar Mi Barah Mahine Me Barah Tareeke Se Amor En 12 Formas Diferentes. Tujh Ko Pyar Jataaunga
12 ay içinde sana 12 şekilde sevgimi göstereceğim.
En 12 Meses Voy A Expresar Mi Amor En 12 Formas Diferentes.
Sana her şeyi göstereceğim, Grogan. Bu canavarı nasıl çağırdıysam. O şekilde de bertaraf edeceğiz.
Te enseñaré todo, Grogan, cómo convoqué a este monstruo y cómo lo expulsaremos.
Sana çılgını göstereceğim!
¡ Yo le enseño tontas!
Sana kimin bok olduğunu göstereceğim!
Voy a mostrarte quien es la mierda.
Sana bir şey göstereceğim.
Te voy a enseñar una cosa.
- Sana gururu göstereceğim- - - Sakin ol, Fargo.
- Te mostraré tu dignidad...
Sana bir şey göstereceğim.
Voy a enseñarte algo.
Sana harika bir yer göstereceğim.
Te enseñaré un hermoso lugar.
Sana filmlerde nasıl oyunculuk yapıldığını göstereceğim.
Te voy a mostrar lo de las películas.. .. los diálogos y la actuación.
Notu göstereceğim sana...
- Solo un... solo... - Jack... - Yo le daré notas...
Sana bir şey göstereceğim.
Quiero enseñarte algo.
Sana gece ne hale geldiğimi göstereceğim.
Déjame enseñarte en lo que me convierto por las noches.
Sana neyi sevdiğini göstereceğim.
Te voy a enseñar lo que le gusta.
Ama gölgelemeyi geliştirmeliyiz. Sana bir şey göstereceğim.
Pero hay que mejorar el sombreado Te enseñaré algo.
Sana bir şey göstereceğim.
Te voy a enseñar algo.
Sana o çocuğa layık bir baba olduğumu göstereceğim.
Te convenceré que merezco ser el padre de ese niño.
Sana bir şey göstereceğim.
Déjame mostrarte algo.
Şimdi,.. Sana konuşamamanın nasıl bir şey olduğunu göstereceğim.
Bueno, ahora tengo que mostrarles lo que es que no puedas hablar.
Ben, sana en iyi parçaları göstereceğim, efendim.
Os enseñaré las mejores piezas, señor.
Sana senden öteyi göstereceğim şim- -
Te enseñaré lo que es fuera de control...
Sen rahatına bak ve ben sana nasıI olduğunu göstereceğim tabi... İşte böyle.
Ponte cómoda, y veamos si puedo... hacer que funcionen estos cachorritos.
Bak sana ne göstereceğim.
¿ Sabes qué?
- Sana yeni bir hareket göstereceğim baba.
- Tengo un nuevo truco. - Bien.
- Sana birşey göstereceğim.
¿ Conoces a Spud Webb?
Eve gelip sana artık farklı biri olduğumu göstereceğim.
Voy a ir a casa y demostrarte que soy un hombre diferente.
Buradan çıktığımızda, sana da göstereceğim.
- Oh, sí. Y cuando salgamos de aquí, a ti también te lo mostraré.
Peter, sana şimdi, eğer içmeye aynı şekilde devam etseydin hayatının nasıl olacağını göstereceğim.
Peter, te voy a mostrar donde se dirige tu vida si seguís tomando como venís haciéndolo
Sana o hayatını da göstereceğim.
Te voy a mostrar eso tambien
- Bırak sen onu. Ben sana bir şey göstereceğim.
Voy a enseñarte algo.
Bu benim günlüğüm. Bak şimdi sana ne göstereceğim.
Mira, te voy a mostrar algo.
Benimle ulusal güvenlik ofisinde buluş. Sana yol göstereceğim.
Reúnete conmigo en la oficina del departamento de seguridad nacional.
- Anladım. Tamam, hadi. Sana bir şey göstereceğim.
Toilette lo entiendo vamos!
"Sana yerini göstereceğim, fakat zarar vermeyeceğim." demişti.
Voy a ponerte en tu lugar, pero, no te voy a lastimar. "
Bana büyükannemin öğrettiği bir numara göstereceğim sana.
Voy a enseñaros un truco que me enseñó mi abuela.
Sanırım makineli tüfekti. Sana birkaç değişik tür silah göstereceğim.
Le mostraré distintas armas.
Sana harika bir Afrika dansı göstereceğim.
- Te voy a mostrar una danza africana.
Ve Tasha'nın eski püskü, rüya katili inine girdiğimiz zaman sana bunun ne kadar iğrenç, pis, kokuşmuş bir dümen olduğunu göstereceğim.
Y cuando lleguemos a la mala muerte, mata sueños guarida, te mostraré de que trata esa sucia, mugriente, apestosa estafa.
Çünkü küçük mavi dostlarımı bulur bulmaz sana korkağı göstereceğim.
Porque cuando encuentre a mis amiguitas azules, te demostraré quién está acobardado.
Max, sana bir hamle daha göstereceğim, ama önce babana bir merhaba de.
Max, tengo un truco más para mostrarte pero tienes que decirle hola a tu papá primero.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]