Sanırım ben translate Spanish
6,694 parallel translation
Sanırım ben başka bir şey gördüm.
Supongo que vi algo diferente.
Sanırım ben... Sanırım neden bahsettiğini biliyorum.
Creo... creo que sé de lo que estás hablando.
Sanırım ben eve gitsem daha iyi olacak.
Debería irme a casa.
Sanırım ben kendi kalıbımı kullansam daha iyi olur.
Creo que debería usar mi propio molde.
Tamam, sanırım ben geri dönüyorum.
Bueno, creo que voy a volver.
Tamam, sanırım ben, daha çok vur enseye al şekerini tarzı bi çocuğum değil mi.
Esta bién, supongo que soy algo mas como, del tipo de los que van improvisando sobre la marcha.
Sanırım ben kırmızı etçiyim.
Pienso que estoy hecho para comer carne.
Fakat sanırım ben bunun nedenini biliyorum.
Pero creo saber por qué.
Okulda Maddie diye bir kız var ve Connor onunla çıkmak istedi. Ve sanırım ben de kıskandım.
Hay una... chica en la escuela, Maddie, y Connor quería salir con ella, y yo me puse, no sé, celoso, creo.
- Sanırım ben gitsem iyi olacak.
Bien, supongo que os dejo.
Sanırım ben senin yüzünü temizlerken, sıvışıp gitti.
Supongo que mientras te curaba la cara él se escabulló.
Ama çok uzun değil. Sanırım ben -
Pero no va a ser mucho.
- Sanırım ben de Carrie'yi seviyorum.
- Yo soy Carrie. - Creo que soy Carrie.
Aslında sanırım ben bunu açıklayabilirim.
De hecho, creo que puedo explicarlo.
Sanırım ben sadece... İçeri girmeye hazır değilim.
Supongo que solo... no estoy listo para entrar todavía.
Sanırım ben cevabı biliyorum.
Creo que tengo la respuesta.
Danny sanırım ben sıkıştım.
Danny, creo que estoy atascada.
Şimdi buna daha dikkatli baktığımda sanırım ben hemen heyecanlandım dostum.
Ahora que estoy mirando esto más, creo que... creo que me precipité, amigo.
Sanırım ben de seni bir süre sevdim.
Creo q te he amado desde hace tiempo.
Eğer burası bir çay şirketi ise sanırım ben de bir fincan alabilirim.
Si esto es una compañía de té, quiero una taza.
Hayır, sanırım ben yeterince anladım.
No, tengo muy clara la imagen.
Yani sanırım ben burada, bu esir kampında kalacağım?
¿ Se supone que sólo tengo que seguir en esta prisión?
Sanırım ben yapabilirim.
Creo que yo puedo hacerlo. - De acuerdo.
- Sanırım ben yapmalıyım.
Creo que debería hacerlo.
Sevgili kocam Walter öldüğünden beri bana ilgi gösteren ilk erkek sen oldun. Ve sanırım ben de bundan yararlanmaya kalktım.
Es solo que desde que mi amado Walter murio, eres el primer hombre que me ha prestado atencion, y supongo que me aproveche de eso.
Ve sanırım ben korkuya kapıldım Donna.
Creo que yo solo... Me asusté, Donna.
- Sanırım ben halledebilirim, Bruce.
- Puedo manejarlo.
Elbette, Ben, onun için planlanmış bir şey vardı bu yüzden o sadece asmak sanırım Bütün gün evde dışarı.
Claro, no tenía nada planeado para él así que se quedará en la casa todo el día.
Üzgünüm, ben aşırı tepki sanırım.
Perdón, supongo que exageré.
O zaman ben nerede olabileceğini biliyorum sanırım.
Entonces creo saber dónde podría estar.
A. Aaa, Jeffrey Sandalwood'da ben oraya gelmeden önce de yaşıyor olduğuna göre, Sanırım bu mümkün. Kayıtlar hatalı olmalı.
Ya que Jeffrey ha estado en Sandalwood desde antes de que yo entrase, supongo que es posible que la documentación esté mal.
- Sanırım bir zamanlar ben de öyleydim.
! Creo que yo lo estuve una vez.
Sanırım bu sefer ölen adam ben oldum.
Parece que esta vez tengo que ser el chico muerto.
Ben meşgul oldu sanırım.
Estaba ocupada, supongo.
Ben bir bacak adam daha sanırım, değil mi?
Supongo que eres más un hombre de piernas, ¿ verdad?
Üzgünüm, ben düşünmedim öyleydi... alakalı, Sanırım, değil mi?
Lo siento, no pensé que fuera... relevante, supongo, ¿ verdad?
Ben o daha iyi hissediyor sanırım.
Supongo que se siente mejor.
Kötü bir gün geçiren tek kişi ben değilim sanırım.
Supongo que no soy el único pasando un mal día.
Fişim var, sanırım. Ben, ben, eve gittiğimde tezgaha bırakmış olmalıyım.
Debí haberlo dejado en mi mostrador cuando llegué a casa.
- Ben sanırım deliyim.
- Realmente estoy loca.
Sanırım, ben gideceğim aslında ya.
En realidad, creo que me voy a ir.
Sanırım birbirimize aitiz. Ben korkuyorum.
¿ Supongo que somos tal para cual? Tengo miedo.
Ben, kardeşimle tanışmadın sanırım, Nicole.
Ben, creo que no conoces a mi hermana, Nicole.
Sanırım bu eğlenceli olabilir.
Ben :. Bueno, creo que esto podría ser divertido
Sanırım o t-shirt'ün parasını ben verdim.
Creo que en realidad pagamos por esa camiseta.
Ben hap kullanırdım ama benimle ilgilenen tek erkek evli sanırım acı ilaç olur o.
Yo tomaría la píldora, pero el único hombre interesado en mí está casado, así que supongo que eso es más bien un trago amargo.
Efendim, ben, ben, sanırım seçeneğim yok.
Creo que no tengo otra opción, señor.
Pekâlâ, ben bu fikre ısınmaya başladım. Sanırım oydu.
Bien... estoy aceptando esta idea.
Ben... Ben... Sanırım okula geri döneceğim.
Yo solo... solo... supongo que regresaré a la escuela.
Sanırım, ben sadece, bu yeni hayata hazır değildim. Ve... Her şey için sizi suçladım.
Supongo que no estaba lista para mi nueva vida y... los culpé a ustedes por todo.
Sanırım karlı çıkan taraf ben oldum.
Creo que salí adelante.
beni 794
benoit 19
benjamin 230
bender 52
benedict 20
benny 335
bennett 94
bentley 21
benes 21
ben seni seviyorum 69
benoit 19
benjamin 230
bender 52
benedict 20
benny 335
bennett 94
bentley 21
benes 21
ben seni seviyorum 69
bennet 26
benson 89
benton 317
benito 18
ben öldüm 53
ben oldum 16
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
ben seni istiyorum 18
benson 89
benton 317
benito 18
ben öldüm 53
ben oldum 16
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
ben seni istiyorum 18