Yağmur yağacak translate Spanish
481 parallel translation
Sizce yağmur yağacak mı?
Eh, ¿ crees que lloverá?
Ayın etrafındaki haleyi görüyor musun? Yarın yağmur yağacak.
Mira la luna con su halo.
Yağmur yağacak ve hasta olacak.
Va a llover y pillará un resfriado.
Johnny, galiba yağmur yağacak.
Pero, Johnny, parece que vaya a llover.
Ya da sence yağmur yağacak mı ya da saçımı ne zaman kestireyim.
O si creo que va a llover o cuándo me voy a cortar el pelo.
Çalılıklarda saklanmayı bırak derim. - Yağmur yağacak mı diye sor derim.
Le diré que deje de esconderse en el bosque y que te pregunte si va a llover.
Yürüyüşe çıkmıştım, ama sanırım yağmur yağacak...
Iba a dar un paseo, pero parece que va a llover,
Yağmur yağacak.
Va a llover.
Belki bir şeye karar vermişti ya da gökyüzü yağmur yağacak gibi durduğu içindi.
Tal vez había decidido algo o quizá pensó que iba a llover.
Tavus kuşu uluması duydum. Yağmur yağacak yakında.
- Uno ha caído en un hoyo.
Eğer çok iyi bilmesem, yağmur yağacak derdim.
Si no supiera dónde estamos, diría que va a llover.
Tomaso, bugün yağmur yağacak dememiş miydin?
Oye, Tomaso, ¿ por qué todavía no llueve?
- Yağmur yağacak, parmaklarımda hissediyorum.
Lloverá, lo siento en mis dedos.
-... sağanak yağmur yağacak.
Terrible. En los próximos días Vamos a tener una lluvia torrencial Majestad.
Yağmur yağacak gibi.
Parece lluvia.
Vay, yağmur yağacak gibi görünüyor.
Bien. Empieza a llover.
Yağmur yağacak. Şu ya da bu şekilde bütün kasabayı mahvedecek.
O Ilueve, o reventará la ciudad entera.
Şükürler olsun, sonunda yağmur yağacak.
¡ Vaya! Gracias a Dios, al fin va a llover.
- Yağmur yağacak.
- Va a llover.
Yağmur yağacak.
Está a punto de llover.
Buraya çok yağmur yağacak ve bu da kamp yerinize çok fazla su dolmasına neden olacak.
Aquí llueve mucho, esta vaguada donde acampan se llenará de agua.
Yağmur yağacak.
Creo que va a llover.
Yağmur yağacak.
Con suerte, tendremos lluvia.
Şimdi yağmur yağacak!
¡ Va a llover!
Yağmur yağacak.
Lo he oído en Ia radio.
Sanırım yağmur yağacak.
Creo que va a llover.
- Evet ama sonra yağmur yağacak gibi.
- Sí, pero creo que va a llover.
Sanırım yağmur yağacak.
¡ creo que va a llover!
Yağmur yağacak.
Está por llover.
Yağmur yağacak gibiydi.
Parecía que llovería.
Şimdi yağmur yağacak.
Va a llover. Supongo que podemos irnos.
Sizce yağmur yağacak mı?
¿ Cree que lloverá?
Hala cennetten yağmur yağacak da kokuyu gidereceğim derdindesin.
¿ Espera aun que caiga una lluvia celestial perfumada y haga desaparecer el hedor?
Tanrı'40 gün 40 gece yağmur yağacak'dedi.
Dios dijo que llovería 40 días y 40 noches.
- Galiba yağmur yağacak.
- Parece que va a llover.
Ne kötü, yağmur yağacak.
Llueve, que triste.
Evet, yağmur yağacak.
Seguro que sí.
Başlatma şimdi. Yağmur yağacak diyorum.
Ya te he dicho que va a llover.
Görünüşe göre bayağı yağmur yağacak!
Parece que va a diluviar.
İçeri girsek iyi olur, yağmur yağacak.
Será mejor que entremos, va a llover.
Yağmur yağacak galiba. - Yağmur iyidir oğlum. Berekettir.
- La lluvia es buena, trae prosperidas.
Yağmur yağacak. Bu gece dışarıda yatmasak, içeriye alalım yatakları.
Va a llover, tenemos que meter las camas esta noche, no podemos dormir afuera.
Bu gece yağmur yağacak.
Esta noche lloverá.
Zamanını boşa harcıyorsun Fergy. Yağmur yağacak.
Pierdes el tiempo, Fergy.
Yemek çok kötü ve galiba yağmur yağacak.
La comida está malísima y creo que va a llover.
Dışarısı çok rutubetli, galiba yağmur yağacak.
Hay tanta humedad que creo que va a llover.
Yarın yağmur yağacak.
Pasado mañana lloverá. ¿ Cómo lo sabes?
- Nereden biliyorsun? - Yağmur yağacak.
Lloverá.
Çok basit, bize göre. Bizim düşüncemiz şöyle : Kuzey yarımküredeki son kış mevsimi sırasında yağacak olan yağmur ve kar havayı temizleyebilir.
En pocas palabras, nuestra idea, nuestra fuerte opinión, es esta, que durante el invierno pasado en el hemisferio norte, la lluvia y la nieve pueden haber limpiado el aire, provocando, la caída de los elementos radioactivos a la tierra más deprisa de lo que se creía.
Yağmur mu yağacak sandın?
¿ Querías lluvia?
Yağmur yağacak gibi.
Va a llover.