English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Y ] / Yukarıda

Yukarıda translate Spanish

10,373 parallel translation
Evet, yukarıda olabilir.
Sí, por algún lado.
Belki de yukarıda bıraktınız.
Tal vez los dejó arriba.
Seni orada, yukarıda gördüm.
Te vi allá arriba en el escenario, y...
Romeo yukarıda mısın?
Romeo, ¿ estás ahí arriba?
Yukarıda bekliyorlar.
Están esperando arriba.
- Yukarıda ne var?
- ¿ Qué hay ahí arriba?
Öyle ancak ben körfezde olandan çok yukarıda olanla ilgileniyorum.
Sí, pero estoy menos intrigado en por qué está en la bahía que por lo que sucede aquí.
Kalkanını yukarıda tut.
Atácame. Mantén el escudo en alto.
Ve en yukarıda alfa erkeğin bizzat kendisi Raja.
Y en el punto más alto, está el macho alfa... Raja.
- Yukarıda, uyuyor.
Está arriba... dormida.
Yukarıda dosyası var.
Tengo un expediente arriba...
Seni yukarıda görüyorum.
Ci vedremo lassu, angelo.
Yukarıda veya her neredeysen aynı şey etrafında dönüp durduğundan şüpheliyim ama eğer ona rastlarsan, bil ki biz yaptık.
Dudo que vayas a estar moviéndote en los mismos círculos ahí arriba o dónde sea, pero... si te encuentras con él, fuimos nosotros.
Gel, yatak odası yukarıda.
Ven, el dormitorio está arriba.
Asansörden yanlış katta inmiş. Modellik ajansı yukarıda çünkü.
Se bajó del ascensor en el piso equivocado porque su agencia de modelos está arriba.
Bu arada, yukarıda durumumda gittikçe kötüleşiyordu.
Mientras tanto, mi situación en el piso de arriba se estaba deteriorando.
"Ja, Frank gil yukarıda." diyorsun.
"Los Frank están arriba".
O yukarıda bir yerlerde.
Él esta aquí en alguna parte.
Şey, demek istediğim, yukarıda yok, aşağıda da yok.
Quiero decir, no esta arriba y tampoco aquí abajo.
Yukarıda yatan ceset artık ne senin karın ne de benim kız kardeşim.
El cadáver que yace arriba ya no es tu esposa o mi hermana.
Drexel şu anda yukarıda tek başına.
Drexel está solo allá afuera.
Elini yukarıda hayal et.
La imagen mental en la parte superior.
O yukarıda öylece beklemiyor.
Ella no va a estar esperando por ahí.
Yukarıda bir ifade alıyordum, ve sizin adınızın geçtiğini duydum.
Estaba en la planta de arriba haciendo una deposición y he escuchado su nombre.
Yukarıda uyuyor.
Está arriba, durmiendo.
Sonra Stephen yukarıda neden kalmamış olabilirler ki dedi.
Y Stephen dijo, ¿ por qué no se quedaron ahí arriba?
Yukarıda neden kalmamış olabilirler ki dedi.
Dijo, por qué no se quedaron ahí arriba.
Yukarıda neler olup bitiyor, Komutanım?
¿ Qué sucede allí, señor? No mucho
Yukarıda bir yatak var.
Hay una cama arriba.
Ama buraya yazıyorum, saat 11'e kadar bütün eziklerin pantolonları yukarıda olacak.
Pero recuerda mis palabras, a las 11 en punto, todos los pantalones de los pringados estarán en lo alto.
Sen ne karıştırıyorsun yukarıda?
¿ Estabas husmeando ahí arriba?
Şemsiyeler yukarıda ama ihtiyacın yok.
Los paraguas están arriba, pero no necesitas uno.
Shippen'lar gibi aileler bizden yukarıda olduklarını düşünürler efendim.
Familias como la Shippen creen estar sobre nosotros, señor.
Yukarıda ne var?
¿ Qué hay ahí arriba?
Kim merdiven profesörünü daha yukarıda görmek ister?
Quien quiere ver al profesor escaleras ir más alto
- Yukarıda!
- ¡ Allá arriba!
Bakın, eğer yukarıya ulaşmayı hak eden biri varsa, o da Deke'dir.
Mire, si alguien merece subir, es Deke.
Benim işim onu yukarıya çıkarmak ve sonra da evine döndürmek.
Mi trabajo es subirle y traerlo de vuelta.
Şu yukarıya da herkes sizi görebilsin diye düğün masasını koyacağız.
Allá, la de más arriba, así todos pueden verlos.
Sen yukarıda bekle.
Tú espera arriba.
Çünkü ya yukarı çıkarlar ya da dışarı çıkarlar.
Ellos ascienden, o se van.
- Yukarıda.
- Arriba.
Yukarıda.
allá arriba
Ya da... biz yukarı geliriz!
O... Nosotros subimos.
Tamam, hadi beni yukarı kaldır da...
De acuerdo, súbeme y... ¿ Qué?
- Aynı onun gibi konuşuyorsun. - Belki bunu yukarıda da konuşabiliriz.
¿ No podemos hablar esto arriba?
Her ne kadar burada bunu yapmak çok eğlenceli olsa da annemi görmeye gitmek zorundayım. Yukarı Batı Yakası'na gitmek uzun sürüyor.
Por mucho que me encantaría quedarme y hacer esto, porque esto es muy divertido, tengo que ir a ver a mi madre y... se tarda una eternidad en llegar a Upper West Side.
Şu pili çıkar da yukarı çıkalım. - Aman Tanrım.
No podemos estar aquí abajo demasiado tiempo así que saca la batería tenemos que irnos.
O zaman vurulma olayı yukarıda oldu.
Por lo que el tiroteo tuvo lugar ahí arriba.
Belki yukarıda ona hakkımda güzel şeyler söylersin.
¿ podeis poner una buena palabra por mí.?
Meğer hareketliliğin çok da yukarı doğru değilmiş.
Al final, tu cambio no fue tan positivo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]