English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Ç ] / Çok havalı

Çok havalı translate Spanish

2,007 parallel translation
Çok havalı bebeğim. Ben hallederim.
Está bien, nena ahora me ocupo yo.
Elbette koca adam. Bu çok havalı be!
Claro, tío grande.
- Bu çok havalı!
- ¡ Me gusta tanto esto!
Tam bir erkek işi, çok havalı.
Es un trabajo masculino, es genial.
Bu kaplumbağa çok havalı.
Esta tortuga es hermosa.
Evimiz gerçekten çok havalı gözüküyordu.
Me encanta la decoración.
Çok havalı.
Es muy genial.
Çok havalı.
Está genial.
Burası çok havalı.
Este lugar es genial.
- Çok havalıymış.
- Ella es genial.
Dokunursan kolunu koparırım! Bu şeyler çok havalı görünüyor.
¡ Tócala y perderás un brazo! Estas cosas parecen lujosas.
Hologram olarak yaşamak çok havalı ama, kendine bile dokunamadığın bir sonsuzluğun içinde olmayı hayal bile edemezsin.
Ser un holograma está bastante guay, pero ¿ puedes imaginarte pasar el resto de la vida sin tocarte?
Çok havalı.
Genial.
Çok havalısın.
Que bien.
Bir şey için çok istekle dua etsen ve gerçek olsa çok havalı olmaz mıydı?
Quiero decir, ¿ no sería guay que pudieras rezar mucho por algo y que luego ocurriera realmente?
Herkes hep hamileyken sigara içmeyin der ama sanırım ona biraz geçmiş çünkü şimdi çok havalı.
Sabes, todos me decían, "No fumes mientras estás embarazada" pero parece que se le fue algo de eso porque ahora es genial.
- Evet, zamanında çok havalıydım ben.
Si, bueno, yo era una papa genial en los dias de antes
Ben insanları öldürür, geğirir ve sürekli porno izlerim. - Çok havalı değil mi?
Mato a personas y eructo y miro mucha pornografía.
Bu çok havalı adamım, bunu sevdim.
Esto es genial, amigo. Me encanta.
Çok havalı.
Eso esta bien.
Evet, çok havalı birisi.
Si, es muy guay.
Çok havalı!
¡ Qué genial!
Bu çok havalı!
¡ Qué genial! Digo... ¡ es la gema!
Çok havalı değil mi?
¿ No es la cosa más guay que has visto?
- Bu çok havalı.
Qué guay.
Çok havalıdır.
Él es el más fresco.
Hayatım, kendini daha iyi hissettirecekse, 2-3 saniyeliğine de olsa çok havalı göründün.
Cariño, si te hacer sentir algo mejor. durante, como, tres segundos, parecías... tan... guay.
- Evet, çok havalıydı.
Estuvo genial.
- Çok havalı gelirlerdi bana.
Las encontraba geniales.
Çok havalı, değil mi?
Así que, es algo como genial, ¿ no?
Ama seni dans ederken görmek çok havalı olurdu.
Pero creo que sería muy guay verte bailar.
- Çok havalı değil mi? Evet.
- Muy cool, ¿ verdad?
Çok havalı.
Ella es solar.
Bak, sana çok havalı bir şey göstermek istiyorum.
Mira, Quiero mostrarte algo muy cool.
Çok havalıyım, değil mi?
Soy bastante genial, eh?
Bayan Evans çok havalı.
La señora Evans es genial.
Çok havalı birisi.
Es guay.
- Çok havalı görünmedi mi?
¿ No ha quedado genial?
Sende olması çok havalı.
Es bueno que tu tengas una.
- Çok havalı.
Es genial.
Endişelenme, çok havalı görünüyorsun.
No te preocupes, estáis muy chulos.
O da, "dostum, çok havalısın herkes yün şapka takıyor." diyecek.
Y dirá : "Colega, estás de fábula." "Todo el mundo hace lo del gorro."
Çok havalı.
Es guay.
Kız oldukça havalı ve çok ateşli
Quiero decir, ella mola bastante y... está bastante buena.
Hem seninle arkadaş, hem de Memory Matron olabilmeyi her şeyden çok isterdim. Çünkü havalı birisin. Zekisin ve komiksin.
Deseo más que otra cosa que pudiera ser Matrona de la memoria y tu amiga, porque eres guay e inteligente y divertida.
Sandığımdan çok daha havalıymışsınız.
Eres mucho más guay de lo que había pensado.
Çok da havalılar.
Y son muy guays.
Havalı, şık, teyzemsi figürü üstelik de gerçek teyzen olmak için çok genç.
Una tía molona, moderna y con clase que parece demasiado joven para ser tu tía de verdad.
Evet bence çok havalı olurdu
Sí, creo que sería genial.
Çok havalı di'mi?
Con clase, ¿ verdad?
Kyle'ın evine gidiyoruz çünkü kostümlerimiz çok yönlü ve havalı olduğu için hep birlikte giymemiz gerekiyor. - Evet.
De hecho íbamos a casa de Kyle porque nuestros disfraces son tan multifacéticos y fantásticos que tenemos que ponérnoslos juntos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]