Çok üşüdüm translate Spanish
109 parallel translation
Çok üşüdüm.
Estoy helado y muy cansado.
İtiraf etmeliyim ki mösyö, çok üşüdüm.
Debo confesarle que estaba helada.
Hayır. Daha çok üşüdüm.
Sobre todo frío.
Çok üşüdüm, sonra birden ter bastı... ve halsizleştim.
Aquí a tu lado. Me siento tan fría y de repente tan caliente... y mareada.
Çok üşüdüm.
Tengo mucho frío.
Çok tuhaf, ama birden çok üşüdüm.
Qué raro. De repente, estoy helado de frío.
Takside çok üşüdüm.
Hace un frío terrible en ese taxi.
- Gerçekten çok üşüdüm.
Seguro que está frío.
Çok uykum var ve çok üşüdüm.
Tengo mucho sueño, y siento frío en la espalda.
Seni beklerken çok üşüdüm...
He pasado tanto frío, esperándote...
Paltomu getir Adelina, orada çok üşüdüm. Sen tamamen delirmişsin! Bizim yaşımızda evde oturulur!
Traeme el abrigo, Adelina, que aquí fuera hace fresco
Çok üşüdüm.
Es que tengo esos terribles calos fríos.
Çok üşüdüm.
Estoy helada.
Çok üşüdüm.
Estoy tan fría.
Çok üşüdüm!
¡ Tengo mucho frío!
Çok üşüdüm, zar zor dayanıyorum!
¡ T-t-tengo frío apenas y tengo fuerzas!
- Burada konuşurken çok üşüdüm.
Me entran escalofríos cuando hablo de ello.
Çok üşüdüm.
Tengo frío.
Islandım ve çok üşüdüm.
Estoy toda húmeda y congelada hasta los huesos.
Çok üşüdüm de.
Porque tengo bastante frío. Sí.
- Jan, çok üşüdüm
- Jan, tengo frío.
- Çok üşüdüm, çok üşüdüm.
Tengo frío. Tengo mucho frío.
Çok üşüdüm.
Tengo mucho frio.
- Çok üşüdüm.
- Tengo frío.
Haydi gel, ben çok üşüdüm.
Vamos, me estoy congelando.
- Çok üşüdüm.
Tengo mucho frío.
Alışveriş merkezinde çok üşüdüm.
Hoy me congelé en el centro comercial.
Çok üşüdüm.
Tengo demasiado frío.
Ne anlama mı geliyor? Çok üşüdüm.
Pues significa que tengo frío.
Çok sıcak. Çok üşüdüm.
Tengo calor.
- Çok üşüdüm
- Tengo tanto frío.
Çok üşüdüm...
Me estoy congelando...
Lütfen çok üşüdüm.
Por favor. Tengo frío.
Aslında çok üşüdüm.
Bueno, en verdad, tengo mucho frío.
- Anne çok üşüdüm. - Böyle iyi mi?
Mamá, tengo frío.
- Çalışırken çok üşüdüm.
- Estoy helado al terminar el servicio.
... " Çok üşüdüm!
" ¡ Tengo frío!
- Ben çok üşüdüm.
Tengo mucho frío.
Tam içimden geçti birden ürperdim ve çok üşüdüm.
Pasó justo... a través de mí y de repente... sentí frío. Mucho frío.
Çok üşüdüm.
Tengo tanto frío.
Çok üşüdüm.
- Esta muy fríos... - Vamos a probar...
Ayakkabılarım çok ıslandı, üşüdüm, hastalanıp öleceğim. - O zaman çıkarsana.
Tengo los zapatos empapados.
- Çok üşüdüm gerçekten.
- Tengo mucho frío.
Çok üşüdüm.
Eres un egoísta. - Espera.
Geçen gece üşüdüm, ben de dün gece kaloriferi açtım, çok sıcak oldu.
La otra noche tenía frío, entonces anoche encendí la calefacción, mucho calor. Abrí una ventana, mucho frío.
Öyle yoruldum, açım ve üşüdüm ki sikimi kaldırmak için çok uğraşması gerekecek.
Tengo tanta hambre, frío y cansancio Le va a costar un mundo arrancarme una erección
48 saat sorguya çekilmek istemiyorsan tabi. - Ben üşüdüm. - Çok soğuk.
A menos que te apetezca un interrogatorio de 48 horas.
- Yürüyüşte çok üşüdüm.
- Sí, señora.
İyisin... Çok üşüdüm.
Tengo mucho frío.
Sam'le dost ol, ışıkları yak. Hava çok serin, üşüdüm üşüdüm bak.
* Cojo el micro como un vándalo y estremezco el escenario * * como una vela. ¡ Frío, frío, frío!
Kızgınım, üşüdüm ve çok susadım, efendim.
Jodido... congelado... y muerto de sed, señor.
üşüdüm 113
çok üzüldüm 280
çok üzgünüm 1758
çok uykum var 28
çok uzaklarda 16
çok uzun zaman oldu 115
çok üzgün 38
çok uzun bir süre 23
çok üzgünüm efendim 30
çok uzak 78
çok üzüldüm 280
çok üzgünüm 1758
çok uykum var 28
çok uzaklarda 16
çok uzun zaman oldu 115
çok üzgün 38
çok uzun bir süre 23
çok üzgünüm efendim 30
çok uzak 78
çok üşüyorum 45
çok üzücü 155
çok uzakta 50
çok uzun zamandır 30
çok utanıyorum 107
çok uzun zaman önce 42
çok uzun sürdü 28
çok uzak değil 39
çok uzun sürmez 60
çok uzaklara 31
çok üzücü 155
çok uzakta 50
çok uzun zamandır 30
çok utanıyorum 107
çok uzun zaman önce 42
çok uzun sürdü 28
çok uzak değil 39
çok uzun sürmez 60
çok uzaklara 31