Çünkü ben translate Spanish
21,477 parallel translation
- Yaptım çünkü ben buyum.
Lo hice porque es quien soy.
- Harvey, seninle konuşmak istiyorum.-Güzel, çünkü ben de seninle konuşmak istiyorum.
Harvey, quiero hablar contigo. Bien, porque yo quiero hablar contigo.
Bu iyi, çünkü ben de bu kadar güzel bir nedime göreceğimi düşünmemiştim.
Qué bien porque yo nunca había visto a una dama de honor más bella que tú.
- Dur... - Çünkü ben köstebeğim!
¡ Porque soy un topo!
"Onu denediğimizde, durma, çünkü ben Q2C'yim."
"Cuando estemos en ello, no pares, porque soy REC".
Çünkü ben alt tarafı bir satıcıyım.
Porque soy sólo un vendedor. ¡ No soy nada!
- Çünkü ben annemi seviyorum.
Porque yo amo a mi mamá.
Çünkü ben...
Porque yo...
Çünkü ben onu affettim.
Porque yo lo perdoné.
Sorun değil ; çünkü ben de ona bayılmıyordum.
Y está bien, porque yo tampoco era su gran admiradora.
Asla benim gibi olamazsın ; çünkü ben yasal bir vatandaşım ama dünyanın kurtarılmasına yardım ettin.
Bueno, realmente nunca serás como yo, porque soy un ciudadano legal, pero, tú has ayudado a salvar el mundo.
Çünkü ben açlıktan ölmek üzereyim.
Yo estoy desfalleciendo.
Çünkü ben ve Cee Cee mümkün olan her...
Porque Ceci y yo buscamos...
Çünkü ben bir görgü tanığıyım.
- Porque fui testigo.
Biliyordu çünkü ben söylemiştim.
Y sabía porque le dije.
Ve geri dönüşü de yok. Çünkü ben önemsediğim herkesin güvende olmasını istiyorum.
Y no hay vuelta atrás, porque tengo que mantener a todos los que me importan a salvo.
Çünkü ben seni kesinlikle özledim.
Porque yo sí te extrañé.
Yoksa sırf onları sinirlendirmek için her şeyin cevabının bende olduğuna dair bir açıklamada mı bulunmak istedin? Çünkü ben hiç kimsenin herhangi bir şeye cevabı olmak istemiyorum.
¿ O estabas tratando de dar un gran mensaje de que soy la respuesta a todo para irritarlos?
Çünkü ben babasını öldüren deli bir kızdım.
Porque era la loca que mató a su propio padre.
- Çünkü ben... Islah evine geri gönderilmen benim suçum.
Porque... fui la culpable
Şimdi de Iris başta olmak üzere hepimiz tehlikedeyiz, çünkü ben çenemi kapalı tutamadım!
Yo fui el que abrió la bocota y ahora todos estamos en problemas, especialmente Iris, ¡ porque no pude mantener la boca cerrada! ¡ Oye!
Bunu videoda izlemek istiyorsun çünkü ben kilolu ve şişman mıyım?
tienes que verlo en un video porque soy obesa y vieja?
İğrençsin ama kızamam çünkü ben de olsam bunu derdim!
Eso es asqueroso, pero, ¿ sabes? , no puedo enfadarme, ¡ porque es exactamente lo que habría dicho yo!
Bu mantıklı geliyor çünkü ben bir mühendisim.
Tiene sentido, porque soy programador.
Neden biliyor musunuz? Çünkü ben kibar biriyimdir. Öyle olmasaydım şu an sizi kovardım.
Porque yo soy una persona educada, pero si no lo fuera, la echaba de aquí ahora.
Los Angeles'a taşınmak istiyordum çünkü ben bir... Plaj kızıyım. Bak, Josh'a rastladım...
Estaba pensando en trasladarme a Los Ángeles, porque me va la playa.
- Değil, Harvey. Ona gittin çünkü seni vazgeçirmek için zorlamayacağını biliyordun ama ben zorlarım.
- No, Harvey, no fuiste con ella porque sabes que ella no intentaría convencerte de lo contrario, pero yo sí.
- Çünkü siktiğimin hatasını ben yaptım.
Porque es mi maldita culpa.
Ben de yapardım galiba, çünkü milyon yıl da geçse benim yerime kodese giren bir aptalı tanıyacağımı düşünmezdim.
Supongo que yo también... porque jamás me imaginé que conocería a alguien tan tonto que estuviera dispuesto a ir a la cárcel por mí.
Eğer barıştan bahsediyorsanız ben meslekte yükselmeye hazırlanayım çünkü böyle bir şey olursa, benim için olacak bu.
Si no estuvierais hablando de paz, me estaría preparando para un recrudecimiento, que es lo que debería estar haciendo. Tucker.
- Nasıl? Çünkü ona ben söyledim.
¿ Cómo?
Ama Paulie'nin doğum günüydü, gelmemi çok istedi, ben de gitmek zorunda kaldım çünkü 30 yaşına giriyordu.
Pero era el cumpleaños de Paulie, él quería que fuera, y tuve que ir, porque cumplía 30.
Kirsten, anılarında beni gördün çünkü o gün oradaydım ama onu ben öldürmedim.
Kirsten, me viste en sus recuerdos porque estuve ahí ese día, pero yo no maté a Turner.
Elbette bilmiyorsun çünkü seni ben hayal ediyorum.
Por supuesto, no lo sabes porque te estoy imaginando.
Çok yüksek bir yerden düşüyordu. İkiniz de yanımdaydınız ama ben çok üzgündüm çünkü onu bir daha asla göremeyeceğimi biliyordum.
Estaba cayendo desde una gran altura, y ambos estaban a mi lado, y yo estaba muy triste porque sabía que
Hiçbir yere gitmiyorum çünkü Gloria'nın rüyasında ben hayattaymışım.
No, ¿ sabes qué? No voy a ninguna parte, porque en el sueño de Gloria, yo estaba vivo.
- Çünkü çok ben merkezciler, anlıyor musun?
Porque están muy centradas en sí mismas, ¿ sabes? - Oh, sí.
- Annemi neredeyse hiç tanımıyorum çünkü ölmüş ben çok küçükken.
De hecho, apenas conocí a mi madre biológica, porque como sabes, murió, siendo muy joven.
Çünkü sen bitik bir polis ve ben de sıradan bir paparazzi değilim.
Porque tú no eres un simple policía, ni yo una paparazzo buscando primicias.
Ben seni seçtim çünkü öfkeliydin.
Yo... te elegí... porque estabas enojada.
Tam güce ulaştığında ben kazanmış olacağım çünkü geri dönüşü olmayacak.
Una vez lleno, yo gano, porque no hay modo de detenerlo.
Çünkü dizisi muhteşem görünüyor. Ama ya ben...
Porque el programa suena increíble.
Sadece Yelp inceleyicisi olarak işe başlamıştım ve insanların yaptığı aptalca yorumlardan midem bulanıyordu. Ben sadece insanlarla uğraşmayı seviyorum'çünkü bu eğlenceli birşey. Kendimi kaptırdım.
solo comenze como un revisionista Chillon y me enferme por todos los comentarios estupidos solo criticaba a las personas porque era divertido me deje llevar estos son tiempos muy peligrosos, Skankhunt hay cosas que ocurren el en mundo, y los trolls debemos estar juntos
Ben burda arada kalıyorum, çünkü onlara protesto edemeyeceklerini söylesem siz karşı çıksanız dahi, onların protestosunun sizinkinden tek farkı fiziksel şeyler kullanmaları oldu, sonra benim vücuda saygım olmamış oluyor!
porque si digo que ellos no pueden protestar incluso aunque ustedes protesten y la unica diferencia es la protesta de ellos incluyendo los gestos fisicos, entonces estaria avergonzandolos fisicamente!
Yazık oldu, çünkü onu sen öldürmeyeceksen ben öldürürüm!
Qué pena, porque si tú no quieres atravesarle... ¡ Yo sí!
En azından, Müslümanlar ve Meksikalılar arasındaki farkı söyleyebilirler. Çünkü Tanrı biliyor ya, ben söyleyemem.
me podian decir la diferencia entre musulmanes y mexicanos porque dios sabe que yo no lo sé
Ben de "parmağımı sıcak tutmak istedim çünkü yanında hatun senden daha seksi ve ben de parmağımı onun amcığına sokacağım" diyorum.
"solo los mantengos calientitos por que los meteré en la almeja de la chica ardiente a tu lado"
Yani kapattıklarını varsayıyorum ben çoktan kapatmıştım çünkü.
Supongo que colgaron, yo ya lo había hecho, así que...
d Çünkü ben geliyorum d d Sadece yürüyüş var d d Kalbim sanki bir davul d d Hiçkimse, hayır d d Hiçkimse d d Yağmur getşremez d d Benim törenime... d
* Porque estoy llegando * * Solo tengo que marchar * * Mi corazón es un tambor *
Ne duyduğunu merak ediyorsan benim, Dr. Tobias M. Curtis ve seninle konuşuyorum çünkü hareket halinde olmak ikimizi de sıcak tutacak ben çenemle iş yaparım sen beyninle.
Si te preguntas qué oyes, soy yo, el Dr. Tobias M. Curtis, y estoy hablando contigo porque la actividad ayudará a mantenernos a ambos calientes... yo trabajando mi mandíbula y tú trabajando tu cerebro.
Çünkü yanında ben yoktum değil mi?
Porque yo no era nada más, ¿ eh?
beni 794
benoit 19
benjamin 230
bender 52
benedict 20
benny 335
bennett 94
bentley 21
benes 21
ben seni seviyorum 69
benoit 19
benjamin 230
bender 52
benedict 20
benny 335
bennett 94
bentley 21
benes 21
ben seni seviyorum 69
bennet 26
benson 89
benton 317
benito 18
ben öldüm 53
ben oldum 16
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
ben seni istiyorum 18
benson 89
benton 317
benito 18
ben öldüm 53
ben oldum 16
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
ben seni istiyorum 18