English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Ç ] / Çıkar şunu

Çıkar şunu translate Spanish

1,474 parallel translation
Çıkar şunu.
Quítatelo.
Pekala, haydi anne. Çıkar şunu.
Okay, vamos mamá. sácate esa mierda.
Çıkar şunu!
¡ Quítate esto!
Tonik... çıkar şunu!
Tonik... ¡ Quítatelo!
Çıkar şunu kafandan!
¡ Sacate eso!
Çıkar şunu! Lütfen, lütfen!
Por favor, por favor.
Çıkar şunu hadi.
Sácatela.
- Çıkar şunu!
- Quítatela.
- Çıkar şunu.
- Quítatela.
Çıkar şunu.
Quítatela.
ANASINI...! Çıkar şunu...
"Hey..."
Çıkar şunu....
Quítatelo.
Camille Paglia der ki, "Bu kadınlar seksüel fatihlerdir, doğa ve kültür arasındaki dengeyi kontrol ederler." Çıkar şunu, kaltak.
Además como dice Camille Paglia... "Estás chicas son conquistadoras sexuales controlando el canal entre la naturaleza y la cultura". ¡ Quítatelo, perra!
- Çıkar şunu.
Sáquemelo.
Çıkar şunu.
¡ Sáquemelo!
Çıkar şunu!
¡ Quítatelo!
Kuru temizlemeciye götüreceğim. Çıkar şunu.
La llevaré a la tintorería.
Çıkar şunu.
Sácalo.
Çıkar şunu! Çıkaramıyorum.
- Retira!
Vericiyi buldum. Bel kemiğinin yanındaki yumuşak dokunun içinde. İyi, kesip çıkar şunu.
Ahora escúchame he localizado el transmisor está en el tejido blando cerca de la segunda vértebra torácica.
- Kes çıkar şunu!
- ¡ Corta eso!
- Çıkar şunu! - Theo!
¡ Quítatelo!
Çabuk çıkar şunu. Yara bandını çeker gibi.
Arráncalo rápido, como una curita.
Haydi, çıkar şunu.
Adelante, sácala de allí.
- Hadi bebeğim çıkar şunu!
- Vamos, cariño, sácala.
- Çıkar şunu.
- Quítate esto.
Çıkar şunu.
¡ Sáquelo!
Çıkar şunu. Götür şunu.
¡ Sáquelo!
Çıkar şunu, çıkar şunu seni kesilmemiş Yahudi.
Sácalo, así veo si eres un judío completo.
"Çabuk çıkar şunu." İşte böyle...
Quítate eso inmediatamente ". Y ahí acabó la cosa.
Şunu belirtmeliyim ki, bayım, her ihtimale karşı, bir sorun çıkarsa diye sizin zihinsel haritanızı çıkarıyorum.
Debería señalarle, señor, que estoy tomando una foto mental suya por si acaso hubiera... algún... problema.
Kilise diyeceğini dedi ve hepsi bu ; yani kafandan çıkar artık şunu!
¡ La iglesia ha dado su opinión y eso es todo así que quítatelo de la cabeza!
- Ama kardeşim, şunu çıkar.
- Pero, hermano, toma esto.
Şimdi, önce şunu çıkar sonra şuna bas ve it.
Ahora, primero coloca esto luego presiona arriba y adentro.
Şunu çıkar!
¡ Quita eso por mí!
Kes şunu, bir çıkar yol bulalım.
Paren, tenemos que encotrar una salida.
Ama söz veriyorum uslu duracağım eğer şunu dışarı çıkarırsanız.
Pero prometo ser buena si sólo sacara eso de ahí.
Şunu çıkarır mısın?
Sabes que no puedo hacer eso. ¿ Puedes sacar esto?
Çıkarın şunu.
Quiero que me lo quite.
- Çıkarın şunu dedim.
- Dije que lo saquen de aquí.
Ki sana şunu söyleyeyim, bu riskli bir iş. Karakterin oyundan çıkarılana kadar, elde ettiklerini anlayamıyorsun.
El cual, déjame decirte, es un asunto arriesgado hasta que el maquillaje desaparece, no sabes con qué te encontrarás.
Çıkar şunu!
¡ Apágate!
Ve şunu da kafandan çıkar.
Y quitate eso de la cabeza de ahora en adelante.
"Üzerinizdekileri çıkarın, eşyalarınızı buraya bırakın, bunu buraya, şunu oraya gibi."
'Desvístanse, empaquen sus cosas aquí, esto aquí, eso allá... "
- Çıkarın şunu buradan.
- ¡ Llévenselo!
Çıkarın şunu buradan.
¡ Sáquenla!
Şunu çıkarır mısın?
Ese chico es un asesino.
Pekala, çıkarın şunu dışarı.
Sácala de aquí.
Happy, şunu dinle. - Söyle bana. - Tadını çıkarıyor musun?
Happy, escucha esto ¿ Lo estás pasando bien?
- Çıkarın şunu buradan!
- ¡ Sáquenla de aquí!
Bu ne? Çıkar şunu.
"Lo verde empieza en los Pirineos".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]