English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ A ] / Arkada

Arkada translate French

4,754 parallel translation
- Kimseyi arkada bırakmak istemedim.
Je ne voulais laisser personne derrière.
Arkada neler oluyor öyle?
Que se passe-t-il derrière?
Arkada içim kalkıyor.
Je suis malade à l'arrière.
Capp, arkada hâlâ iki kişi var.
Capp, il en reste deux à l'arrière.
Onlardan biri arkada.
Il y en a un à l'arrière.
Arkada zenci var!
Y'a un noir à l'arrière!
Kimseyi arkada bırakmak yok.
On ne laisse personne derrière.
Beş altı tane de arkada var.
Cinq ou six derrière.
Arkada daha çok yemek var.
J'ai beaucoup de rab là-derrière.
Ellerini arkada tut.
Mains dans le dos.
Arkada biraz fırtınalı bir grup bıraktın gibi...
Ça semblait un peu houleux tout à l'heure.
Geldiğimizi ve onu arkada bırakmayacağımızı biliyor.
Il sait qu'on arrive et qu'on ne le laissera pas tomber.
- Arkada kalmanıza gerek yok.
- Tu n'as pas besoin de rester là.
Arkada seni bir araç bekliyor.
Une voiture t'attendra à la sortie.
Sokağın yarısına kadar da sen arkada sallanırken kamyonu sürmüş.
Et il a fait la moitié du pâté de maison avec toi accrochée à l'arrière.
Arkada biri mi var?
Il y a quelqu'un?
Evet, belki bu kötü bir zaman olabilir fakat geçen gün seni arkada bıraktığım için senden gerçekten özür dilerim.
Ouais, ce n'est peut-être pas le bon moment, mais je voulais vraiment m'excuser de t'avoir laisser derrière l'autre jour.
Sen neden arkada kaldın?
Pourquoi es-tu resté en retrait?
Starling'i terk ederek Rebecca'nın hatırasına ihanet ettiğim için Tommy'i arkada bıraktığım için kendimi kötü hissediyordum.
Je me sentais tellement mal de trahir les souvenirs de Rebecca que j'ai quitté Starling. J'ai quitté Tommy.
Cep telefonunu arkada bırakmış.
Elle a laissé son portable.
Çığlık atıyorlar, kan insanlar birbirlerinin yüzlerini parçalıyordu arkada tatil müziği çalarken.
Il y avait des cris, du sang, les gens s'ntretuaient pendant que la musique des vacances se jouait en fond.
O nedenle reddedilen ve okumayı seven bir savaş ağası bir kitap bulup arkada onun resmini görene kadar saklar.
Donc elle le cache, jusqu'à ce qu'un jour un seigneur de guerre rejeté et instruit trouve un livre avec sa photo sur la 4e de couverture.
Arkada.
A l'arrière.
Biliyorum, çünkü arkada uyuyor.
Je sais, parce qu'il dort à l'arrière ici.
Eğer birkaç resmin basılırsa çekimin gerçek yıldızı olan kızı abartılı göstermek için arkada duran üstsüz bir obje olabilirsin.
Maintenant, SI ton book plaît, les chances sont que tu seras un pion torse nu, qui est ici pour améliorer le VRAI bijou du shooting... la fille.
Uzay gemilerini arkada bırakmış olmalarını dilerdim işte.
J'aurais aimé qu'ils nous laissent leur vaisseau.
Arkada bir pencere var, onu sokağa atabiliriz.
Il y a une fenêtre à l'arrière - on peut se laisser tomber dans la ruelle.
O zaman arkada kalırsın.
Alors vous pouvez rester derrière.
Pekala, ne dersin arkada yapalım mı?
Donc qu'en penses-tu, on le fait derrière?
- Arkada bir kutu dolusu eşya var.
Oh, il y a une boîte pleine de trucs là derrière.
Biliyor musunuz, bütün gece arkada oturup Oleg'in mısır soymasını izledim.
Vous savez, j'étais assis au fond toute la nuit à regarder Oleg écailler son maïs?
Pan bunu sebepsiz yere arkada bırakmaz.
Pan ne l'a pas laissée là sans raison.
- Hemen arkada.
- Il est juste derrière moi.
Ryan Bonham'ın arkada buzların içinde olduğunu ve onu şehir dışına götürdüklerini tahmin ediyorum.
Je suppose que Ryan Bonham est derrière, sur la glace, et qu'ils le font sortir de la ville.
- Arkada şunu unutmuşsun.
Tu as oublié quelque chose là-bas.
Sen de arkada kalıp sevgilimle yattın.
T'es resté en arrière pour te faire ma copine.
Ve seni arkada bırakmayacağım!
Et je ne te laisse pas derrière.
Tamam ama ben arkada otururum. Deliliğinin bana bulaşmasını istemiyorum.
D'accord, mais je monte derrière, je ne veux pas que sa folie m'atteigne.
Arkada tanık bırakmak olmaz.
Pas de témoins.
Ben arkada oturacağım.
Je vais m'asseoir à l'arrière.
Arkada silahları gördü.
Il avait vu les fusils dans le dos.
Arkada tanık bırakmıyorsunuz.
Laissez aucun témoin derrière.
Arkada isimleri ve numaraları yazacak. İşte şimdi onların ilgisini çektik.
Ils voyent notre invitation d'envoyer un de leur personnel à un meeting fermé, à l'entrepôt de Z2.
Küçük Maceracı kimseyi arkada bırakmaz.
Un aventurier junior n'abandonne jamais un homme, pas question.
Tokası arkada.
Le fermoir est derriére.
Ev telefonu numaram arkada.
Mon numéro de téléphone est au verso.
Arkada bekleyin..
Va les garer. Toi, viens avec moi.
Gözün arkada kalmasın.
Ne t'en fais pas.
Atlar arkada kalsın Campbell.
Retenez les chevaux, Campbell.
- Arkada değil.
- Paul?
Tina ve Ryder, siz arkada dans edeceksiniz.
Tina et Ryder, vous serez au fond.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]