Dört ay translate French
1,238 parallel translation
Dört ay ayırdılar, bende kaçtım.
J'ai tenu le coup pendant 4 mois et puis j'ai laissé tomber.
- Dört ay boyunca.
- 4 mois.
Keşke o dört ayı kaybetmeseydik.
Si seulement on n'avait pas perdu 4 mois!
Dört ay olduğu zaman, birinizin üzerine atlayabilirim.
Si j'arrive à quatre mois, je saute une de vous.
Yaklaşık dört ay önce, onunla birlikte çalışan, bir kadın ile evlenmiş.
Il y a environ quatre mois, il a épousé une femme qui travaille avec lui.
- Dört ay, iki buçuk haftadır.
Quatre mois, et deux semaines et demi.
İkinizde dört ay önce bu şirketten hayat sigortası yaptırdınız. - Ve onun poliçesinin lehtarı sensin?
Vous avez tous les deux contracté une assurance il y a quatre mois et vous êtes sa seule bénéficiaire.
Buradaydı. Yaklaşık dört ay önce olmalı.
On l'a eue ici, il y a environ 4 mois.
Doğum yaptıktan dört ay sonra. - Ve geri döndüğünüzde...
- Et êtes revenue?
Martin'den o kadar şüphelenmişler ki, dört ay önce müfettiş göndermişler.
Martin est tellement louche qu'ils lui ont collé un audit il y a quatre mois.
Bundan dört ay sonra, Kasım'ın 15'inde tekrar toplanacağız.
Nous nous réunirons dans quatre mois, le 15 novembre.
- Dört ay içinde.
Dans 4 mois.
Britanya Batı Hint Adaları'ndan dört ay uzak kaldıktan sonra, Dean artık eve döndü.
Ça nous a pris sept semaines de tournage... pour filmer toutes ces images.
Pam, son dört ayı birbirimizle her şey hakkında yazışarak geçirdik.
On a passé quatre mois à s'écrire sur tout.
Bıraktıktan dört ay sonra, bir metrodaydım. 40'lı yaşlarda bir adam kalp krizi geçirdi.
Quatre mois après ma démission, j'étais dans le métro et un type d'environ 40 ans a fait un arrêt cardiaque.
Dört ay önceki yerine doğru.
Disons que tu retournes à ta situation d'il y a quatre mois.
Dört ay.
- Vraiment? 4 mois?
Bisiklet kullanmayı öğrenmem dört ay sürdü.
- Tu veux reprendre toute la conversation?
Dört ay mı? Evet. Sadede gelir misin?
D c'est une note.Ca n'est pas la fin du monde
Doktoruma göre üç ya da dört ayım kalmış.
Il me reste trois ou quatre mois à vivre.
O hastaneyi sevmiş olmalısın, çünkü Hollanda'dan dört ay önce ayrıldık.
Tu devais t'y plaire, ça fait quatre mois qu'on a quitté la Hollande.
Bunun için mi kablolu tv bile olmayan bir motel odasında dört ay kaldım?
J'ai vécu trois mois dans un hôtel minable sans le câble.
Dört ay önce midemde, karnımda ağrı hissettim. Kramp gibiydi, ama farklıydı.
Il y a quatre mois, j'ai senti une douleur à l'estomac, à l'abdomen, un peu comme une crampe, mais différente.
Üç ya da dört ay sonra, California'da bir kadınlaydım... ... ve harika bir film olduğundan söz ediyordu. Tekrar izlemeye gittim...
Plus tard, une femme m'a dit... qu'elle avait adoré ce film... et je suis retourné le voir.
Dört ay.
Quatre mois.
Dün dört ay oldu.
Quatre mois et un jour.
İIk başta, Larry ve Andy antrenman için dört ay verdiIer.
Au début, Larry et Andy ont prévu quatre mois d'entraînement.
Dört ayın biIe yetmeyeceğini düşündüm.
J'ai eu peur que quatre mois ne suffisent pas.
"Dört ay" dediIer. Ben de, "tamam" dedim.
Quatre mois d'entraînement.
Bu erkek arkadaşının dört ay önce tek kelime etmeden onu terk ettiğini iddia eden bir kadının sözlerine benzemiyor pek.
Ça ne ressemble pas aux mots d'une femme que son copain a quitté sans rien dire, il y a quatre mois.
Dört ay önce beraber bir gece geçirdik diye bütün hayat hikayemi biliyorsun sanma.
Après une nuit ensemble, tu penses me connaître?
Dört ay, üç hafta altı gün.
Quatre mois, trois semaines et... Six jours.
- Uyuyordur şimdi o, otur biraz.
Ay la dort, je crois. Assieds-toi.
Dört miligram daha ativan verildi. Ocak ayında Chicago gibi.
Avec 4 mg d'Ativan de plus, il est officiellement en hibernation.
Dört mutlu gün sonunda ay yeniden doğacak.
Quatre jours amèneront une autre lune.
Ama sorun, bir insanın modern iş yerinde başarılı olabilmesi için on dört saatini ayırmak zorunda olması.
c'est qu'il faut travailler 14 heures par jour pour réussir. La défense soutient que c'est la réalité.
Yani on dört saat çalışma saati talebinin bile tek başına cinsiyet ayırımcılığı olduğunu söylüyorsunuz.
Selon vous, ce critère de journées... est une forme de sexisme? Absolument.
Ve yıldız tanığımız Bayan Camaro on dört saatlik çalışma saatinin kadınlara karşı bir ayırımcılık olduğunu söyledi.
est une mauvaise mère. C'est pour ça que leur témoin vedette en conclut simplement... que cette pratique est discriminatoire pour les femmes.
On yedi ay, dört gündür kahveden daha sert hiçbir şey içmiyorum.
Je carbure au cappuccino depuis 17 mois et quatre jours.
Dört-beş ay önce, bir psikiyatriste gitmeye başladım.
Depuis quatre ou cinq mois, je vois un psychiatre.
Bu yüzden odaları ayırdık.
- C'est pour ca qu'on dort séparés.
Ve sen altı ay önce kulübü bıraktın ve teatral fotoğrafçılığa geçtin bu sürede toplamda kaç müşteri geldi? Dört. - Ama sen bu şov insanlarını seviyorsun.
4 tu aimes ces gens qui viennent - je les déteste oh, je pensais que tu les aimais je les déteste - vraiment?
- Şey, üç, dört ay kadar.
Il tiendra jamais.
Bana verdiğin telefondan nefret ediyorum. Birşey var mı? Bu iblis konusunda tıkandık ama son 11 ay içinde dört benzer ölüm bulduk.
On n'a rien encore, mais on a trouvé... quatre meurtres identiques.
Evet. dört kişilik yer ayırtılmış.
Oui. Un groupe de quatre.
- Hayır, dört hafta için daha ayırtıldı.
On nous met chacun avec un étudiant.
Mayıs ayında peş peşe dört yolculuk yapmış.
Les quatre week-ends du mois de mai.
Dört hektarlık alanı ayırıp, sığınma bölgesi yapacağım.
Amenez-y tout votre petit cercle d'animaux.
İyi haber, dört hektarlık bir orman alanı ayırıyoruz. Ve oraya Dr. Dolittle Vahşi Hayat Barınağı adını veriyoruz.
On l'appellera "La réserve du Dr Dolittle".
- Dört yıl... sekiz ay, 11 gün.
- Quatre ans, huit mois, 11 jours.
- Güle güle Ay Dede.
- La lune dort.
aynı 191
ayla 30
ayrıca 2351
ayako 31
ayanami 44
aynen öyle 1574
ayağa kalk 879
aynen 1036
aylar 24
ayakkabı 80
ayla 30
ayrıca 2351
ayako 31
ayanami 44
aynen öyle 1574
ayağa kalk 879
aynen 1036
aylar 24
ayakkabı 80
aynısı 57
ayrıldı 31
ayaklar 26
aynı senin gibi 61
ayrılıyorum 61
ayağını denk al 27
ayakta 17
ayrılma 30
ayet 20
ayağa 38
ayrıldı 31
ayaklar 26
aynı senin gibi 61
ayrılıyorum 61
ayağını denk al 27
ayakta 17
ayrılma 30
ayet 20
ayağa 38