English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ G ] / Gelmeyecekler

Gelmeyecekler translate French

246 parallel translation
Geri gelmeyecekler.
Ils ne redescendront pas.
- Gelmeyecekler.
- Ils ne reviennent pas.
Gil, Kızılderililer, bir daha bu yoldan gelmeyecekler değil mi?
Les Indiens ne reviendront pas, n'est-ce pas?
Netherfield konağının yeni kiracıları gelmeyecekler mi?
Et si nos nouveaux voisins ne venaient pas?
Gelmeyecekler.
Vous n'en aurez pas.
Bana sorarsanız, geri gelmeyecekler.
Ils ne reviendront jamais.
Gelmeyecekler.
Il ne viendra pas.
- Gelmeyecekler.
- Personne ne viendra.
Bir daha dostça gelmeyecekler.
- Ils ne reviendront pas.
İyileri para için gelmeyecekler.
Ils ne viendront pas pour l'argent, pas les meilleurs.
Eskiden olduğu gibi artık buraya sık gelmiyorlar. Ve bu durum böyle devam ederse, artık hiç gelmeyecekler.
Déjà ils viennent moins, et si ça continue ils viendront plus du tout.
Artık gelmeyecekler.
Plus jamais.
Bu gece gelmeyecekler.
Mais pas ce soir.
Gelmeyecekler.
Ils ne viendront pas.
Ama oradan gelmeyecekler.
Mais ils n'arrivent pas par là.
- Ötekiler- - - Gelmeyecekler!
Les autres viennent pas?
Bana sorarsan, hiç gelmeyecekler.
Moi, je dis qu'ils viendront pas.
- Gelmeyecekler. - Ben bekleyeceğim.
- lls ne viendront pas.
Gelmeyecekler.
Ile ne viendront pas.
Buraya gelmeyecekler.
Ils ne viendront pas ici.
- İnanmıyorlar. Fidye teslimine bile gelmeyecekler.
Ils croient que je bluffe pour le rapt.
Geri gelmeyecekler.
Ils ne reviendront pas.
Bu baltalar 6 : 00 teknesinden önce gelmeyecekler.
Tu es en avance. Ces deux crétins arrivent avec le ferry de 18 h
Burada olduğun sürece gelmeyecekler.
Ils ne viendront pas si vous êtes là.
Gelmeyecekler.
Ils viendront pas.
- Niye gelmeyecekler?
- Ils ne viendront pas?
- Yani gelmeyecekler mi?
- Ils ne reviendront pas?
Biliyorum, ve gelmeyecekler.
Je sais. Et ils viendront pas.
Ama onlar geri gelmeyecekler forthe main course.
Peut-être qu'on reviendrait pas pour le plat principal.
Kız kardeşlerin 6'dan sonra gelmeyecekler, ve ben de senin rujlarını yemeği keseceğim.
Pas de visite de tes soeurs après 6 heures et je mangeais plus ton rouge à lèvres.
Her anının kıymetini bil mümkün olduğunca tadını çıkar çünkü bir daha geri gelmeyecekler.
Chéris chaque instant... savoure-le autant que tu peux, car il ne se reproduira jamais.
İkincisi onlar her gün buraya gelmeyecekler.
Et ils ne viendront pas tous les jours.
Bizi oyalayarak ulusal güvenliğin gelmesini beklediğini biliyorum... -... ama gelmeyecekler. - Ne yaptın?
Tu veux gagner du temps en attendant la Garde, mais ils ne viendront pas.
Geri gelmeyecekler!
Elles ne reviendront pas!
Gelmeyecekler.
Il n'y en a pas.
Geri gelecekler mi, gelmeyecekler mi?
Ils reviennent ou pas?
Gelmeyecekler.
Elles ne viendront pas.
Gelmeyecekler,
Ils ne viendront pas.
Bizim için gelecekler. Hayır gelmeyecekler.
- lls viendront nous chercher.
Pete ve o yeniden bir araya gelmeyecekler mi?
- Pete et elle se sont remis ensemble?
Şu duvar yazısı sanatçılarıyla konuştum, bir daha gelmeyecekler.
J'ai eu une conversation avec ces tagueurs et ils ne reviendront pas.
Hayır, gelmeyecekler.
Non.
- Size söyledim, buraya gelmeyecekler. - O kim?
- Je vous garantis qu'ils n'entreront pas.
Geri gelmeyecekler Lana.
Ils ne reviendront pas, Lana.
Posta kutuna bakmaya zahmet etme Red. Çünkü gelmeyecekler.
Pas la peine de surveiller ta boîte aux lettres, elle ne viendra pas!
Belki de gelmeyecekler.
Ils ne viendront pas.
Bu gece gelmeyecekler!
Ferme-la!
Bu baltalar 6 : 00 teknesinden önce gelmeyecekler.
Ces deux crétins arrivent avec le ferry de 18 h
Gelmeyecekler, değil mi?
- Ils ne viendront pas, n'est-ce pas?
Bizi almaya gelmeyecekler, değil mi efendim?
Ils ne viendront pas.
Öyle de gelmeyecekler.
Elles ne viendront pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]