English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ G ] / Gidelim o halde

Gidelim o halde translate French

142 parallel translation
Gidelim o halde.
Eh bien, allons-y!
Gidelim o halde.
Montons!
Biz gidelim o halde. Beğenilmek istiyorsun.
T'as envie de te faire voir toute belle, hein?
Gidelim o halde.
Allons-y.
Gidelim o halde.
On y va?
Gidelim o halde!
Allons-y!
Gidelim o halde, Moky Parmyonovich.
Venez, Mokii Parfénovitch.
Gidelim o halde.
Je viens.
Gidelim o halde.
Allons-y alors.
Oraya gidelim o halde. Dışarı akıtalım.
C'est de là qu'il faut le faire sortir.
- Gidelim o halde.
- On y va alors.
Tamam, gidelim o halde, ama hepsini istiyorum!
D'accord, allons-y, mais je les veux toutes!
Gidelim o halde.
Très bien. En route.
Gidelim o halde.
Eh bien, allons-y, alors.
Gidelim o halde.
On y va, alors.
O halde gidelim.
Poursuivons.
- O halde gidelim. Mme Grosnay karar verdiğinde sizinle temasa geçeriz.
Nous vous communiquerons la décision de Mme Grosnay.
O halde Tanrı'nın dağına gidelim, böylece emirlerin sonsuza dek beynimize ve kalbimize işlesin.
Allons à la montagne de Dieu, qu'il puisse inscrire ses commandements dans nos cœurs.
O halde kız ve köle için İngiltere'ye gidelim.
Tous les vikings veulent venger la mort de Ragnar.
Güzel o halde ne duruyoruz? Gidelim.
On y va?
O halde Domaine St. Juste'ye gidelim, iyi olmaz mı?
On va arrêt au Domaine St-Just.
- O halde mağaraya gidelim.
- Allons à la caverne.
O halde gidelim, Mr. Dvorak.
Allez, venez, M. Dvorak.
Çok iyi beyler. O halde gidelim.
Très bien, Messieurs, alors en avant.
O halde, Harmonia Gardens'a yemeğe gidelim. Bir fayton alalım.
Alors, prenons un fiacre pour nous rendre à l'Harmonia.
- O halde, gidelim. - Bu beyi tanıyor musun?
- Savez-vous à qui vous parlez?
- O halde oraya gidelim!
Parfait, allons-y!
- Gidelim o halde.
Allons-y.
O halde gidelim mi?
- 11 h. - On y va? - On boit un coup?
- Çok isterim. O halde yemek odasına gidelim.
alors passons au salon.
Gidelim o halde.
Eh bien...
O halde benim evime gidelim buradan, daha fazla güvende oluruz.
On sera plus en sécurité chez moi.
- O halde hemen buradan gidelim...
- Il faut foutre le camp d'ici...
O halde gidelim.
Alors allons-y.
Gidelim, o halde.
Y a qu'à y aller!
O halde rüya ülkesine gidelim.
On part au Pays des Rêves?
O halde hemen şimdi gidelim, kendini oradan oraya atıp dururken.
Alors on ferait mieux d'y aller avant qu'elle ne soit endormie.
O halde ne bu boş bakışlar? Haydi gidelim.
Ne prends pas cette tête d'abruti!
Evet, o halde birlikte Blitzen'a gidelim ve köprümüzü havaya uçuralım
Dans ce cas, allons retrouver Donner et Blitzen au Pont du Président.
O halde, Komutan'ı görmeye gidelim.
Allons voir le commandant.
- O halde sorun yok. - Yemeğe gidelim.
Viens voir le docteur, petite s œ ur!
O halde size gara kadar ben eşlik edeyim Bay Chmara, haydi gidelim.
Je vous accompagne à la gare.
Görüyorum ki işinizi halletmişsiniz. O halde kiliseye gidelim.
Puisque notre affaire est en cours, allons à l'église.
- O halde, yavaş gidelim ve neler olacağını görelim.
Il faut y aller lentement.
Evet O halde gidelim!
- Alors partons!
O halde yapalım. Oraya gidelim.
Alors faisons-le, allons-y sur cette planète.
- Pekala, o halde gidelim. - Gidiyoruz!
Alors, on y va.
O halde gelip beni alın da gidelim.
Bien, passez me prendre et allons-y
O halde kımılda, bebeğim. Haydi, gidelim.
A fond mon grand, c'est parti, on fonce!
O halde hepimiz Moya'ya gidelim eşyalarınızı da alın.
Alors, allons tous sur Moya et fichons le camp d'ici.
O halde biz ne yapıyoruz burada? Hadi gidelim.
Alors que faisons-nous?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]