Götür beni translate French
2,803 parallel translation
- Hemen götür beni duydun mu?
- Ramenez-moi immédiatement!
- Eve götür beni!
- Ramène-moi chez moi!
- Miro Sokağı'na götür beni.
Emmène-moi à Miro Street.
Odama götür beni!
Conduisez-moi à ma chambre!
Hastaneye götür beni.
Emmène-moi à l'hôpital.
* Götür beni 560 State Caddesi'ndeki zulama *
560 State Street
Beni onlara götür.
Je veux que tu m'emmènes les voir.
Beni geri götür.
Ramène-moi.
Beni eve götür sadece.
Ramène-moi juste chez moi.
Bu gece beni şu nişanlanma partisine götür.
Emmène-moi aux fiançailles.
Bir şey diyeyim mi, beni arabama götür.
mec? Ramène-moi à ma voiture.
Beni hacklenmiş dünyalara götür.
Emmenez moi aux mondes piratés.
Beni içeri götür.
Fais-moi entrer.
Beni kamyona götür.
Emmène-moi au camion.
Beni hastaneye geri götür.
Ramenez-moi à l'hôpital.
Sonra beni eve götür.
Et tu me ramènes.
Hayır, lütfen. Beni şimdi hastaneye götür.
S'il te plaît, allons à l'hôpital maintenant.
- Santrifüjüne götür beni.
- Conduisez-moi à la centrifugeuse.
Beni oraya götür.
Escortez-moi.
Beni eve götür.
Ramène-moi à la maison.
Lütfen beni... Lütfen beni eve götür, lütfen.
Ramène-moi à la maison.
Nate "beni eve götür" diye yalvardı.
Nate la suppliait de le ramener chez lui.
Aman Tanrım! Telefonu kapat da beni hastaneye götür.
- Raccroche et amène-moi à l'hôpital!
Beni hemen evine götür. - Tamam.
Allons chez moi tout de suite.
Beni eve götür.
Emmène-moi à la maison.
Anahtarını al da beni eve götür.
Prends tes clés et ramène-moi à la maison.
Beni bulduğun yere götür.
Déposez-moi là où vous m'avez trouvé.
Beni burdan götür, Freddie, lütfen.
- Quoi? Ramène-moi, s'il te plaît.
Beni de götür. Beni de götür!
Emmène-moi.
Beni bu kızların çalıştığı yere götür.
Montre-moi où travaillent ces filles.
Beni kaza yaptığın yere götür.
- Où est ta voiture en panne?
Daha ileri götür o zaman beni, kaltak.
Alors pousse-moi, connard.
Beni şansımın olduğu yerlere götür.
Envoyez-moi là où j'ai ma chance.
Beni hemen oraya götür.
Allons-y tout de suite.
Beni hücreme geri götür.
Ramenez-moi dans ma cellule.
Ortak beni o tarafa götür. O tarafa götür....
Collègue, fais le tour.
Beni oraya götür ortak.
Fais le tour, collègue.
Beni bezlere götür... Bebekler için olanına.
Emmenez-moi aux couches... pour bébés.
Ah Margie, beni Meksika adasındaki tatilime geri götür.
Ça me rappelle la location que j'avais sur l'île, au Mexique.
Beni Club Desaad'a götür.
Emmenez-moi au Club Desaad.
Homer, beni eve götür!
Ramène-moi, Homer!
Beni Peter Bishop'a götür.
Je veux que vous m'emmeniez voir Peter Bishop.
Beni söylediğim yere götür, Sana gerçekleri söylediğimde bana güvenmeyi ve başka kimseye güvenmemeyi öğreneceksin.
- Emmène-moi là où je te dis. Et quand tu sauras la vérité, tu sauras me faire confiance. Et à moi seulement.
- Beni adaya götür yeter.
Je veux juste que vous m'y ameniez.
Lütfen beni Santa Fe'ye geri götür.
Ramène-moi à Santa Fe. Nora, Nora.
Beni yeterince yakınına götür.
Rapproche-moi juste assez.
Lütfen beni eve götür.
Ramenez-moi s'il vous plaît.
Peki o halde. Beni Profesör Professorson'un... -... odasına götür.
Je vous en prie, conduisez-moi au professeur Professorson.
Şimdi beni ortağına götür.
Amenez-moi à votre associé.
Seninle gitmeliyim. Lütfen beni de götür.
Je dois venir avec vous.
Hatta haydi bakalım, beni Chelsea'ye götür.
En fait... en route, conduis-moi chez Chelsea.
götür beni buradan 40
beni 794
benito 18
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni 794
benito 18
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
benim için fark etmez 98
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18