Hâlâ yaşıyor translate French
679 parallel translation
Mısır tanrıları, şu tepelerdeki yıkılmış tapınaklarında hâlâ yaşıyor.
Les dieux d'Égypte vivent encore dans ces collines, dans les temples.
Dikkatli olun. Hâlâ yaşıyor.
Il vit encore!
Hâlâ yaşıyor değil mi?
Il est toujours en vie?
Onu öldürdüm ama o hâlâ yaşıyor!
Je l'ai tué! II est vivant!
Milattan sonra 4000 yılında şiirlerinden biri hâlâ yaşıyor olabilir.
Un de tes poème vivra peut-être encore en l'an 4000.
- Annen, baban hâlâ yaşıyor mu?
- Tu as encore tes parents? - Non.
Okşanmasın. Uzakta olsaydım amcam hâlâ yaşıyor olabilirdi.
Mon absence a tué mon oncle.
Hâlâ yaşıyor. Ama itilip itilmediğini henüz öğrenebilmiş değiliz.
On ne sait toujours pas si elle a été poussée.
"Bu sabah hâlâ yaşıyor."
"Elle est encore en vie, ce matin."
- Bu, hâlâ yaşıyor mu?
- Il est encore vivant?
Bence o hâlâ yaşıyor.
Elle est vivante.
Anılan devirden beri onlar dağlara baksa da her nerde olursa olsun, açlığın en kötüsünü umutsuzluk ve karanlıkta kaybolmayı bilen insanın bedeni burda, bu mahkeme salonunda zindana, ateşe ve kılıca rağmen hâlâ yaşıyor.
Lorsqu'ils regardaient les montagnes... De l'époque remémorée où le corps de l'homme était tenaillé par la faim... Perdus dans les ténèbres et le désespoir, et ici, ici, dans ce tribunal, toujours vivants, en dépit du cachot, du feu et de l'épée...
Zindana, ateşe ve kılıca rağmen hâlâ yaşıyor.
toujours vivace en dépit du cachot, du feu et de l'épée.
Zavallı adam hâlâ yaşıyor.
Ce type vit encore.
"Zavallı hâlâ yaşıyor"! Tanrı dualarımı kabul etti.
Une grâce du ciel...
Bu hücreler hâlâ yaşıyor ve birbirinden ayrılıyor.
Ces cellules sont vivantes, Dr Mercer, elles se nourrissent l'une de l'autre.
Ama bu hâlâ yaşıyor.
Celui-là est vivant.
Silahlarımız silikona maksimum güçte duyarlı, ama hâlâ yaşıyor.
Nos phaseurs étaient au maximum, mais elle a survécu.
O hâlâ yaşıyor.
Il est toujours en vie.
Hâlâ yaşıyor, değil mi?
Bon, nous devons l'exécuter.
- Neden o hâlâ yaşıyor o zaman?
- Pourquoi ne pas l'avoir descendu?
Hâlâ yaşıyor ama ilaçlar çok etkili.
Il est vivant, mais la drogue est trop forte.
Zavallı ihtiyar, hâlâ yaşıyor mu?
La pauvre, elle vit toujours? Après?
Belki adamın bildiği bir şey vardı. Tamam, Baumer bir ihtimal hâlâ yaşıyor olabilir.
Kurt Baumer pourrait être encore en vie et sévir ici.
Bu hâlâ yaşıyor.
Celui-ci est vivant.
Sen hâlâ yaşıyor musun?
T'es toujours en vie?
Al bak işte. Adam hâlâ yaşıyor. Onu yakalamışlar.
Le type a survécu, ils l'ont arrêté.
Galiba bir şey söylemeye çalışıyor. Demek hâlâ yaşıyor.
Je crois qu'il veut parler, donc il vit.
Hâlâ yaşıyor musun?
- Toujours vivant?
O hâlâ yaşıyor.
Il est en vie.
Videodrome hâlâ yaşıyor.
Vidéodrome existe encore.
- Hâlâ yaşıyor!
- Il respire encore!
Köpeğim Fluffy hâlâ yaşıyor olsaydı, ona verirdim.
Si j'avais encore Peluche, mon chien, je lui donnerais.
Hâlâ yaşıyor olabilir.
Elle est peut-être encore en vie.
Pekâlâ, pekâlâ, bu herif hâlâ yaşıyor. İyi, güzel.
Très bien, très bien, alors il est toujours en vie.
Hâlâ yaşıyor ve hâlâ adayı ölümcül bir korkunun pençesinde tutuyor.
C'est un monstre d'une grande puissance qui vit en faisant régner la terreur sur l'île.
- Hâlâ orada mı yaşıyor?
- Elle y est toujours?
Babam hâlâ insanların unvan taşıdığı olduğu dünyada yaşıyor.
Mon père porte encore son titre.
O yaşıyor ve savaş bitince hâlâ hayatta olacak.
Il est vivant, et le sera toujours à la fin de la guerre.
Kraliçem olmaktan bıktım ve Rahip Morgan da hâlâ yaşıyor.
Le révérend Morgan est encore là.
Baban sana 27 yaşında hâlâ bakıyor olmamızı garipsiyor.
Ton père trouve un peu curieux qu'à vingt-sept ans, tu sois encore à charge!
Yaşıyor hâlâ.
Ils le tiennent.
Ayrıca da, sizin hükümetinizin bunu anlaması gerekir. Oysa burası hâlâ ortaçağda yaşıyor.
Simplement, votre gouvernement devrait comprendre qu'ici c'est encore le Moyen Âge.
Yoshida hâlâ dışarıda yaşıyor ve Mibu'da değil.
Yoshida vit toujours en ville et non pas au Q.G. à Mibu.
Elbette hâlâ bizimle yaşıyor, biliyorsun.
Bien sur elle vit toujours avec nous. Tu le sais.
- Ama bedeni hâlâ yaşıyor.
La corde ne doit être ôtée que 5 minutes après la mort.
Hâlâ 1700'lerdeki Sicilya İmparatorluğu'nda yaşıyormuşuz gibi davranıyor!
Il croit vivre sous le règne des deux Siciles à l'époque des Bourbons!
Şansımız var, hâlâ birileri yaşıyor olabilir.
Il se peut que quelqu'un ait survécu.
Tommy Ray hâlâ evlendiği zenci ve çocuğuyla caddenin karşısında mı yaşıyor?
Tommy Ray habite toujours de l'autre côté de la rue avec cette négresse qu'il a épousé et son fils?
Ve hâlâ Ridling Thorpe Manor'da yaşıyor.
Elle vit toujours à Ridling Thorpe Manor.
Öyleyse hâlâ yaşıyor.
Il est encore vivant.
hala yaşıyor 66
hala yaşıyor mu 20
yaşıyorum 130
yaşıyorsun 145
yaşıyor 371
yaşıyoruz 30
yaşıyorsunuz 19
yaşıyorlar 32
yaşıyor musun 19
yaşıyor mu 97
hala yaşıyor mu 20
yaşıyorum 130
yaşıyorsun 145
yaşıyor 371
yaşıyoruz 30
yaşıyorsunuz 19
yaşıyorlar 32
yaşıyor musun 19
yaşıyor mu 97
hala burada mısın 70
hâlâ burada mısın 33
hala burada 31
hâlâ burada 19
hala öyle 37
hâlâ öyle 16
hala orada mısın 64
hâlâ orada mısın 16
hala orada 41
hâlâ orada 24
hâlâ burada mısın 33
hala burada 31
hâlâ burada 19
hala öyle 37
hâlâ öyle 16
hala orada mısın 64
hâlâ orada mısın 16
hala orada 41
hâlâ orada 24