Kapattım translate French
2,426 parallel translation
Sonunda enerji tasarrufu yapabilmek için doğu bölgesindeki hava temizleyicileri kapattım.
{ \ pos ( 192,250 ) } J'ai éteint l'épurateur du secteur est pour économiser le courant.
- Kapattım.
- J'ai fermé...
Artık erkekleri hapiste ziyaret etme defterini kapattım diyordum.
Je pensais en avoir fini avec les visites en prison.
Kapattım.
Il est éteint.
Kapattım.
Je raccroche.
İnan bana. - Onu oraya ben kapattım.
- Katherine est dans la tombe.
- Tamam, kapattım.
Heureusement.
Psikiyatrımın telefonunu henüz kapattım.
Je viens de parler à mon psy.
Üç tane büyük dizi yazarıyla anlaştım. Dört tane dizi kapattım ve herkesin görmezden geldiği televizyon yıldızlarıyla uğraşıyorum.
J'ai signé trois super producteurs, j'ai fait lancer quatre séries, et je m'occupe des talents que tous les autres ignorent.
Hesapları kapattım ve tüm kayıtları yaktırıyorum.
J'ai clôturé les comptes et on brûle tous les documents.
Sonraki dört gün kendimi odama kapattım.
J'ai passé les quatre jours suivants dans ma chambre.
İyi haber : Kale'ye tüm girişleri elle kapattım.
Bonne nouvelle, j'ai verrouillé tous les accès au Château.
Ben kapattım.
C'est moi.
Güvenliği kapattım.
J'ai désactivé la mesure de sécurité.
Cate defterini kapattım.
Je ne m'accroche pas à Cate.
Şimdi uykuya daldı. Kapattım gagasını.
Il va dormir, je lui ai cloué le bec.
Ben de gözleri mi kapattım. Rast gele sıkmaya başladım.
Alors j'ai fermé les yeux et j'ai vidé mon chargeur.
Ben evlendikten sonra, tüm flört kanallarımı kapattım.
Sinon, tu deviens tendu et tu fais toute une scène, comme Pete à son divorce.
Yüzüne kapattım!
J'ai raccroché!
Yanaklarımı iyice kapattı.
Mes joues sont enfin barbues.
Gümrük Polisini ara ve onların yerine dosyalarını kapattığımızı haber ver.
Appelle-les et dis-leur qu'on a bouclé leur enquête.
Hattını kapattırdın mı?
Tu as fait bloquer ton téléphone?
Beni babasıyla tanıştırdı öptü, sonra da kapıyı suratıma kapattı.
Elle m'a présenté à son père, m'a embrassé et a claqué la porte.
Beni buraya kapattı ve bana korkunç şeyler yaptı.
Il m'a enfermé ici et m'a fait subir des choses horribles.
Görev aldığı tüm komitelerin ve gizli toplantıların ayrıntılarını istiyorum. Pekâlâ, ofisini kapattırayım.
Et sur quels dossiers confidentiels il a travaillé.
Araba konusunu kapattık, tamam mı?
La voiture est hors de question, d'accord?
Suratına mı kapattın?
- Vous lui avez raccroché au nez?
Kapattınız mı? Pardon ama bu sizin rüyanızdı.
Je croyais que c'était un rêve.
Yani, kazadan sonra sanki herkes, kovuğuna çekilip bir güzel - kapısını mı kapattı?
J'ai l'impression qu'après l'accident, vous vous êtes tous enfermés dans votre chambre et vous avez capitulé.
Bunu kapattığımızı - sanıyordum.
Tu avais promis de ne pas y penser.
- Phil, telefonu yüzüne kapattığım için üzgünüm.
- Phil, désolé pour l'autre fois.
- Evet, sonra da yüzüme kapattı.
- Et il m'a raccroché au nez.
- Onu bir yere kapattım.
Je l'ai enfermé.
Aralık 2002'de on yatırım bankası, 1.4 milyar dolar ödeyerek davayı kapattı ve uygulamalarını değiştirecekleri sözünü verdiler.
En décembre 2002, 10 banques transigent à hauteur de 1,4 milliard de $ au total. Et promettent de s'amender.
Ama burayı kapattığımız falan yok.
On ne va rien fermer.
Kapattığımı sanıyordum.
J'étais sûre d'avoir fermé.
Gözlerimi kapattığımı hatırlıyorum sonra da daha büyük bir güç bizi buraya getirdi.
Je me souviens d'avoir fermé les yeux, puis on est arrivés ici, grâce à un pouvoir plus grand que nous.
- O da suratıma kapattı.
Et elle m'a raccroché au nez.
Aradı, ben de ona canlı performansını gördüğümü söyledim, o da suratıma kapattı.
Elle a appelé et je lui ai dit que je l'avais vue au concert et elle m'a raccroché au nez.
- Kapattı mı?
- ll a raccroché?
Ben tamamını okudum ve sen sonra adilik edip kitaptan başka bir hikâye anlatmak istediğimde kulaklarını kapattın ve 12 yaşındaki bir kız gibi mırıldanmaya başladın.
J'ai tout lu, et comme un con, chaque fois que je te raconte une autre histoire, tu te bouches les oreilles comme une fillette.
Kapattı mı?
- Elle n'est plus là?
Bunun için laboratuarı mı kapattınız?
Tu as fermé le labo pour ça?
Bak bakalım şu siteyi kapattırabilecek misin?
Faites fermer ce site.
Kapattık, canım, üzgünüm.
C'est fermé, désolée.
Tek bildiğim, onu oraya kim kapattıysa... onu bu akşam bulacağım.
Peu importe quelles sont les personnes qui l'ont piégée - je vais les trouver ce soir.
Merhaba. Ockels aradı mı? Dün gece yüzüme kapattı.
Je lui ai parlé hier, mais ça a coupé.
Ama birden bire bizzat kapattığım davayı açacak delil buldu.
Par magie, des preuves apparaisssent et vous voulez rouvrir un dossier sue j'ai justement fermé.
Graham beni buraya kapattı.
Graham m'y a barricadé.
Kamerayı kapattığım için özür dilerim.
Désolé d'avoir débranché la caméra.
Bay Cavanaugh, burayı kapattık.
Vous pouvez pas faire ça. - M. Cavanaugh, - on ferme.
kapat 275
kapatın 81
kapatıyorum 105
kapattı 55
kapat onu 35
kapat kapıyı 36
kapat çeneni 171
kapatıyoruz 88
kapatma 86
kapattık 19
kapatın 81
kapatıyorum 105
kapattı 55
kapat onu 35
kapat kapıyı 36
kapat çeneni 171
kapatıyoruz 88
kapatma 86
kapattık 19