English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ N ] / Ne anlamı var

Ne anlamı var translate French

1,387 parallel translation
Ne anlamı var, Joey?
Dans quel but, Joey?
- Çalışmazsan hayatın ne anlamı var?
Qu'est-ce que la vie sans le travail?
- Basına dağıtayım mı? - Ne anlamı var?
Je communique ça à la presse?
Daha sayarım ama ne anlamı var?
Et j'en passe, mais à quoi bon?
Popüler bir herifle yatmanın, abuk subuk partiler gitmenin ya da hiç ilgilenmediğim bir maçta k.çımı oynatmanın ne anlamı var?
Quelle différence ça fait que tu couches avec un type populaire, ou que tu ailles aux bonnes fêtes, ou que tu connaisses les mouvements idiots pour accompagner un match nul dont je me fiche!
İnsana "Ne anlamı var ki?" dedirtiyor.
C'est tellement : "A quoi bon?"
Ne anlamı var ki bunun? Biz çoktan geldik buraya.
Mais, on y est déjà!
Bunu seninle tartışmanın ne anlamı var ki?
C'est mes affaires, pourquoi je t'en parlerais?
Bu benim kararım değildi, değil mi? Bunu seninle tartışmanın ne anlamı var ki?
C'est mes affaires, pourquoi je t'en parlerais?
İskender, ne anlamı var ki? O senin tutsağın.
Mais à quoi bon, Alexandre?
- Evet, öyle ama ne anlamı var ki?
Oui, c'est une jolie histoire, mais quelle leçon en tirer?
Sonunda sıradaki darbe gelecekse ; ayağa kalkmanın, çalışmanın, umut etmenin ne anlamı var ki?
À quoi ça sert de se remettre sur pied, de travailler, de rêver, si une nouvelle attaque survient et te fait rechuter à nouveau.
Bizim incelenmesini istediğimiz şeyleri incelemeyecekse denetçi olmasının ne anlamı var?
Oui, mais à quoi bon avoir un médiateur s'il n'enquête pas sur les choses qui nous intéressent.
Ne anlamı var ki?
À quoi bon.
O zaman kalite kontrolun ne anlamı var?
Alors à quoi sert le plan Q / C?
Niu, ne anlamı var?
Niu, qu'est-ce que tu cherches?
Ne anlamı var?
Que feras-tu, alors?
Evlendikten sonra gelmenizin ne anlamı var?
Pourquoi venir me voir après le mariage?
Ağabeyine gösteriş yapmanın ne anlamı var?
C'est pas compétent de te conduire en héros devant ton frere?
- İkinci Kaptan'ın eşi olmanın hiçbir ayrıcalığı yoksa ne anlamı var ki?
Voyons, s'il n'y a aucun privilège à être la femme d'un Second, quel est l'intérêt?
Ne anlamı var ki? Kendimi korumamı sağlayacak mı?
Je ne vois pas en quoi ça pourrait me protéger.
L gibi, biliyorum ama sadece bana göre değil böyle bencil davranışlar için, , orada biraz sonuçları olmalı ya da var da, ne anlamı var?
Il semble, à mes yeux, qu'un comportement aussi égoïste doive entraîner des conséquences, ou sinon, à quoi bon tout cela?
Doğru olsa bile, ne anlamı var ki?
Même si elle est vraie, qu'est-ce ce que ça signifie?
Demek istediğim, ne anlamı var ki?
Je veux dire, à quoi bon?
Bir kere uçtuğu zaman kafanı aşağıda tutmanın ne anlamı var?
Quel est l'intérêt de baisser la tête quand elle a déjà explosé?
- Anlamıyorsunuz. - Anlamayacak ne var ki?
Vous ne comprenez pas.
Sadece Glen'in böyle sarışın bir şırfıntıyla ne işi var anlamış değilim.
Je n'arrive pas à comprendre ce que Glen fait avec une bimbo.
- Anlamıyorsun, biz size geri çevirmek kez size iyileşmek biri var...
- Vous ne comprenez pas. Quelqu'un pourra vous guérir quand vous redeviendrez...
Bilmiyorum. Ama onlar farklı bir düzlemde var olduğunu biliyor musun, hangi bulmak için tek yolu anlamına gelir...
Je ne sais pas, mais ils existent dans plusieurs dimensions.
Hayır, henüz geçti değil, l Zahn alır önce onun ruhunu kurtarmak için bir şans var anlamına gelir.
Il n'est pas encore allé de l'avant, j'ai une chance de sauver son âme avant que Zahn ne l'ait.
L bu anlamıyorum. Faust fırsatlar için var olmuştur bir yüzyılı aşkın, ama onları kırmak için nasıl burada hiçbir şey yoktur.
Les pactes démoniaques se font depuis plus d'un siècle, mais on ne sait pas comment les briser.
Sırf babanla pek mükemmel olmayan bir ilişkin var diye, erkek arkadaşlarıyla normal bir ilişki yaşayamayacağın anlamına gelmez.
Juste parce que qu'une fille entretient une relation loin d'être parfaite avec son père, ça ne signifie pas qu'elle ne sera pas capable de maintenir une relation sérieuse avec...
Bunun anlamı ne? Teslimatımız var millet.
Qu'est-ce que ça veut dire?
Rory'nin orada ne işi var onu da anlamıyorum.
Je ne comprends pas ce que Rory fait là-bas.
Anlamıyorum. Bunun Marissa ile ne ilgisi var?
Je ne comprends pas ce que cela à voir avec Marissa.
Abartılacak ne var anlamıyorum.
Je vois pas l'intérêt.
Ben Brad Wong olarak gücünüze katılıcağım. Eğer bunu anlamını anlarsan, o zaman alabileceğin tek yol var. Haklıyım değil mi?
Je me suis allié à Blood War. tu ne peux choisir une autre voie.
Orada, silahların aslında olmadığını söylüyorlar. Bu var olmadığı anlamına gelmiyor.
En résumé, ils disent que l'absence de cette arme ne prouve pas qu'elle n'existe pas.
Bunda ne var anlamıyorum.
Je ne vois pas le problème.
Yakışıklı değilsen yaşamanın ne anlamı var...
À quoi sert de vivre si l'on n'est pas beau?
John Doe ve Henri Bisonnette arasında bir belirsizlik var fakat bu Asher'ın hareket etmediği anlamına gelmez.
On n'a rien entre M. X et Bissonette, mais ça ne signifie pas qu'Asher est resté inactif.
Peki çocukların 4. sınıfa kadar okumasının ne anlamı var?
Ecoutez...
Bunun senin için bir anlamı var mı?
Ça ne compte pas pour toi?
Özel hayatımın işimle ne ilgisi var? Hiç anlamıyorum.
Pourquoi ma vie privée doit être mêlée à tout ça?
İyi bir işi ve güzel bir karısı var... İhtiyacı olan her şeyi var. Ama bu önemli değil çünkü hayatına bir anlam katmak için savaşmak istiyor.
Il a un bon boulot, une jolie femme, mais... ll a tout ce dont il a besoin, mais ça ne suffit pas parce que ce qu'il veut, c'est se battre pour une cause.
- Ne anlamı var?
- Quel est le but?
- Deşifre edemem ama biri var anlamına geliyor bu.
Je ne peux pas le décoder, on n'est pas seuls.
Deşifre edemem ama biri var anlamına geliyor.
Je ne peux pas le décoder, mais cela signifie qu'il y a quelqu'un. De l'armée!
Sarkık bir kıçı ve biçimsiz vücudu var. Neden kadınlar benim yerime onunla yatıyor anlamıyorum.
Il a des fesses qui tombent et un corps de mollasson... et je ne comprends pas pourquoi les femmes couchent avec lui au lieu de moi.
Gerçekten var olmadığını sihirli Onaylanması, l oldukça henüz bunu anlamıyorum bile.
Cela confirme que la magie existe bien, même si je ne la comprends pas encore.
Ne var bunda, anlamıyorum.
Je ne vois pas oû est le problème.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]