Sen kendine bak translate French
262 parallel translation
Sen kendine bak, yaprak gibi titriyorsun.
T'as les jetons.
Sen kendine bak!
Fiche-moi la paix!
Sen kendine bak. Hadi be sende!
- Monsieur, je vous fais juge...
Sen kendine bak.
Parle pour toi.
- Sen kendine bak! Sana fıstık gibi iş teklif ediyoruz be!
Toujours ta mère!
Sen kendine bak!
C'est plutôt vous!
Sen kendine bak.
Parlez pour vous!
- Sen kendine bak.
- Ça lui va bien, de dire ça!
- Sen kendine bak!
- Je devrais me taire!
Sen kendine bak!
Toi-même!
Sen kendine bak.
- Fais gaffe!
- Sen kendine bak.
Lâche-moi avec ton Watergate. - Mais regarde-toi!
Aptal, sen kendine bak!
Imbécile, regarde-toi!
- Sen kendine bak.
- Et toi?
Bu dünyada beyinsiz insanların da dışarıda kalabildiğini bilmiyordum. Sen kendine bak!
Je n'imaginais pas qu'il existait de tels cerveaux.
Sen kendine bak, E.T. kılıklı.
Parle pour toi, E.T.!
Sen kendine bak, kardeşinin ne yaptığını boşver.
Occupe-toi davantage de toi, et moins de ce que fait ton frère.
Sen kendine bak!
Regarde-toi.
Kilo vermiş, sen kendine bak.?
Va te faire foutre!
Sen kendine bak.
Tu as beau parler.
Sen kendine bak, düz saçlı zenci.
Et moi... Tu n'es rien d'autre qu'un nègre au cheveu raide ( un latino-américain ).
Dostum iyiyim, sen kendine bak!
Vieux frère, ça va, fais attention!
Hayır, sen kendine bak!
Regardez-vous, vous-même!
- Sen kendine bak Dee.
- Tu peux parler, Dionne.
Sen kendine bak.
Et vous, alors?
Sen kendine bak, Caesar.
C'est du bidon. Regarde-toi!
Sen asıl kendine bak.
Et le vôtre?
- Sen de öyle. Kendine iyi bak.
Toi aussi, tiens bon!
- Sen de kendine iyi bak.
- Toi aussi.
Kendine bak. Sen de öylesin.
Regarde-toi.
Sen kendine bak.
Et toi!
Bir bak kendine, sen kaz tüyü yataklara layıksın!
Tu es belle...
Benim işlerime burnunu sokana kadar kendine bak sen!
Enlève la paille de ton œil... avant d'enlever la bombe du mien.
Sen de kendine iyi bak.
- Sois sage aussi.
Kendine bak! Sen gülünç olmuşsun.
- Va te voir, ce n'est pas pour toi.
Ama sana, kendine iyi bak diyeceğim çünkü geri gelmemin en büyük sebebi sen olacaksın.
Mais je veux te dire... de prendre soin de toi... tu es la raison la plus importante qui puisse me faire revenir ici.
Bak, sen onu sepetledikten sonra iki ay kendine gelemedi.
Quand tu l'as largué, il a mis 2 mois à s'en remettre.
Kendine iyi bak. - Sen de.
- Au revoir.
Sen önce kendine bak.
Parle pour toi.
Kendine çok iyi bak, sen bana aitsin!
Prends soin de toi car tu es à moi!
Kendine çok iyi bak, sen bana aitsin.
Prends soin de toi car tu es à moi
Sen kendine iyi bak.
Prends soin de toi.
Kendine iyi bak. Sen çok onurlusun.
Vous êtes un modèle d'honnêteté.
- Kendine iyi bak. - Sen de öyle. - Üniformalı olarak görüşürüz.
Porte-toi bien.
Sen kendine bak aşağılık.
Prends-toi une jument, connard.
Sen önce kendine bak süzme salak.
Regarde-toi donc, pauvre cloche que tu es!
Kendine iyi bak. Sen de.
Fais attention toi, aussi.
Kendine iyi bak, evlat. Sen de.
Ça va, Larry?
- Kendine iyi bak. - Sen de.
Prends soin de toi.
Bak sen! Kendine gelsen iyi olur.
Ne t'emballe pas.
Tamam mı? Sen sadece kendine bak.
Prends soin de toi.
kendine bak 91
bakın 5588
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
bakarım 81
bakın 5588
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
bakarım 81
bakma 203
baktım 85
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bak ne diyeceğim 537
bakan 73
bakacağım 88
bakar mısın 103
baktım 85
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bak ne diyeceğim 537
bakan 73
bakacağım 88
bakar mısın 103
bakalım neler olacak 16
bakmadım 27
bakın kim gelmiş 88
bak ne buldum 97
bakalım ne olacak 31
bak baba 73
bakayım 533
bakmak yok 20
bakire meryem 30
bakın şimdi 40
bakmadım 27
bakın kim gelmiş 88
bak ne buldum 97
bakalım ne olacak 31
bak baba 73
bakayım 533
bakmak yok 20
bakire meryem 30
bakın şimdi 40