English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ U ] / Uzaklaş

Uzaklaş translate French

5,424 parallel translation
Uzaklaşırsın. Yeni bir başlangıç yaparsın.
Recommencer à neuf.
Navid, pencereden uzaklaş
Navid, éloigne-toi de la fenêtre
Clara, David'i alıp uzaklaş burdan!
Clara, sors David de là maintenant!
- Kat, uzaklaş pencereden.
Maman! Reste pas là.
Onu görür görmez çantayı bırakın ve uzaklaşın.
Aussitôt que vous l'apercevrez, déposez le sac et allez-vous-en.
Şimdi, lütfen o parayla uzaklaş.
Alors maintenant, soyez gentille, vous restez où vous êtes. - C'est trop tard, Simon.
Ve kendi kişisel mutluluğumuza odaklandıkça, gittikçe uzaklaşıyoruz.
Et plus on se soucie de notre bonheur, plus il nous évite!
Millet, buradan uzaklaşın.
Vite, les gars! On se tire!
Vur şunu! - Uzaklaş!
Pousse-toi!
Rose, uslu bir kız ol ve prensesten uzaklaş.
Rose, sois gentille, écarte-toi d'elle.
- Uzaklaşın millet!
- Dégagez tous, merde!
- Uzaklaş!
- Éloignez-vous!
Hanımefendi arabadan uzaklaşır mısınız lütfen?
Éloignez-vous.
Bu kısımdan uzaklaşın.
Poussez-vous de là.
- Makamından uzaklaş.
Dégage!
Ağaçlar ve dağlar hakkında bildiklerini al ve benden uzaklaşabildiğin kadar uzaklaş.
Utilise ta connaissance de ces bois et éloigne-toi le plus possible.
- Uzaklaş.
- Va-t'en.
Pencereden uzaklaş.
Reste pas là.
Bölgeden uzaklaşın!
Quittez les lieux!
Bunu söylediğimde uzaklaşıp gidiyorlar.
Je le disais et ils disparaissaient.
Yoldan oldukça uzaklaşıyoruz çocuklar.
On s'éloigne pas mal de la route.
Uzaklaş oradan.
Éloignez-vous. Allez.
Çabuk, uzaklaş!
Éloignez-vous.
Hesabını sil. İnternetten uzaklaş.
Efface ton profil et évite le web.
Bir süreliğine uzaklaşıyorum.
Je pars un moment, vous voyez?
Uzaklaş!
Dégagez de là!
- Uzaklaş buradan!
- Dehors!
Tanıklar beyaz bir minibüsü oradan uzaklaşırken gördüklerini söylüyorlar.
Les serveuses ont vu un van blanc s'enfuir.
Elinden geldiğince uzaklaş buradan.
Vous devez vous éloigner d'ici le plus loin possible.
- Bence uzaklaşıyoruz.
- On s'éloigne.
uzaklaş.
Parti.
Arabadan uzaklaşın.
Éloigne toi de la voiture.
Uzaklaş benden!
Laisse-moi, putain!
Ben bu yangından uzaklaşıyorum.
Je n'arrive même plus à respirer.
Bıçaktan uzaklaş.
Éloignez-vous du couteau.
- Bıçaktan uzaklaş!
- Monsieur, reculez.
Bıçaktan uzaklaş!
Éloignez-vous du couteau!
Masadan uzaklaş!
Éloignez-vous du bureau!
Masadan uzaklaş.
Éloignez-vous, monsieur.
Masadan uzaklaş yoksa ateş ederim!
Éloignez-vous, sinon je tire!
Masadan uzaklaş dedim sana!
Éloignez-vous du foutu bureau!
Masadan bir adım uzaklaş.
Reculez du bureau d'un pas.
Ondan uzaklaş.
Éloigne-toi de lui.
Walter, o uzaklaşıyor!
Walter, elle s'en tire!
- ÖIü insanlardan uzaklaş!
- Ne parlez pas des morts. - Oh, mon Dieu!
Uzaklas..
- Recule.
Uzaklaşın!
- ne restez pas là!
Uzaklaş!
À l'abri.
- Uzaklaş ondan.
Fichez-lui la paix.
Uzaklaş hemen.
Allez.
Uzaklas. Birak isimizi yapalim.
Laisse tomber, laisse-nous faire notre travail.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]