Yapman gerekeni yaptın translate French
228 parallel translation
Keşke yapmasaydın ama sen yapman gerekeni yaptın. Sende hata bulmuyorum.
C'est dommage, mais tu as fait ce que tu devais faire, et je ne te considère pas coupable.
Yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce que tu voulais.
O çantayı bir milyon kilometre taşıdıysan yapman gerekeni yaptın. Beni dünyaya sen getirdin. O günden bu yana senin bana borcun var.
Si tu avais porté ce sac un million de kilomètres... tu aurais fait ce que tu étais censé faire... parce que tu m'as amené en ce monde... et depuis ce jour, tu me devais... tout ce que tu pouvais faire pour moi, comme je le devrai à mon fils... si j'en ai un autre, un jour.
Yapman gerekeni yaptın.
Vous avez fait ce que vous aviez à faire.
- Yapman gerekeni yaptın.
- T'avais pas le choix.
- Sorun değil. Yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce qu'il fallait.
Yapman gerekeni yaptın.
Ce qu'il fallait.
Sen yapman gerekeni yaptın bende öyle yapıyorum.
Vous faites ce que vous devez faire, moi aussi.
Yapman gerekeni yaptın.
Et qui a une conscience?
Yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce que tu avais à faire.
Sen yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce que tu devais.
Sen, kendin ve kendin arandaki yapman gerekeni yaptın.
Ça c'est passé entre toi et toi.
- Yapman gerekeni yaptın.
- Tu as fait ce qu'il fallait.
Sen yapman gerekeni yaptın.
Vous avez fait ce que vous deviez.
Yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce que tu devais faire.
Tam olarak yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce qu'il fallait.
Yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce qu ´ il fallait.
Yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce qu'il fallait.
Sen yapman gerekeni yaptın, Frank.
Tu as accompli ta mission.
Bence yapman gerekeni yaptın.
Je pense que vous avez bien fait.
Sen yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce que tu devais faire.
Buraya gelerek yapman gerekeni yaptın, bu kadarı da yeterli.
Tu marques des points en venant ici.
# Sen sadece yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce qu'il fallait
Sen de, yapman gerekeni yaptın.
Et tu as fait ce qu'il fallait.
Yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ton devoir.
- Onu dlnle evlat... Sana başka seçenek bırakmadı, kızları için yapman gerekeni yaptın.
Tu as fait ce que tu devais faire, tu n'avais pas le choix.
Dünya bunu anlamayabilir ya da onaylamayabilir ama sen yapman gerekeni yaptın.
Il bouge doucement. Accepte ça. Ne sois pas tragique.
Byung-ho, sen yapman gerekeni yaptın.
C'est Ki-young, je viens juste d'arriver. Comment va maman?
Öldü. Michelle, yapman gerekeni yaptın, yapman gereken tek şeyi.
Tu as fait ton devoir, c'était la seule chose à faire.
Neyse, yapman gerekeni yaptın.
Non. Tu as fait ce que tu devais faire.
Ernie, takımının geri kalanını korumak için yapman gerekeni yaptın.
Ernie, vous avez fait ça pour sauver le reste de la patrouille.
Yok birşey. Sen yapman gerekeni yaptın.
Tu as tout fait à la lettre.
- Yapman gerekeni yaptın. - Evet.
- Tu as fais ce qu'il fallait faire.
Sen yapman gerekeni yaptın.
- Ecoute! Tu as fait ce que tu devais faire, maintenant va-t'en.
Cheese, dostum, yapman gerekeni yaptın sen.
Cheese, tu as fait le bon choix.
- Yok canım, önemli değil. O şartlar altında yapman gerekeni yaptın.
En l'occurrence, vous avez fait ce qu'il fallait.
Yapman gerekeni yaptın ve kocası öldü.
Tu as fait ton devoir et son mari est mort.
Hey, dinle... Yapman gerekeni yaptın.
Hé, écoute... tu as fait ce que tu avais à faire.
Yapman gerekeni yaptın.
Des amis chez qui je peux m'incruster quelques temps.
Yapman gerekeni yaptın ve bir çok iyi insan senin sayende kurtuldu.
Tu as fait ce que tu devais faire... et beaucoup de gens bien sont en vie grâce à ce que tu as fait.
Bak, yapman gerekeni yaptın, değil mi?
J'ai raconté tellement de mensonges.
Yapman gerekeni yaptın sen.
Tu as fait ce qu'il fallait.
Sadece Armand'ın babası olarak yapmanız gerekeni yaptınız.
Vous avez obéi â votre devoir de père.
Yapmanı gerekeni yaptın.
Tu as fait ce qu'il fallait.
Yapman gerekeni mi yaptın?
Vous avez fait ce que vous aviez à faire?
Yapman gerekeni yaptın zaten.
Tu en as assez fait.
Sen yapman gerekeni yaptın?
Tu as fait ce que tu devais faire.
Siz yapmanız gerekeni yaptınız. Evet, yoldaş Bagdasarov!
Oui, camarade Bagdasarov!
Yapmanız gerekeni yaptınız Bayan Rowans.
Vous avez fait ce que vous deviez, Mme Rowans.
Yapmanız gerekeni yaptınız.
Vous avez fait votre devoir.
Baylar siz yapmanız gerekeni yaptınız!
Messieurs, vous avez fait ce qu'il fallait, bravo!
yapman gerekeni biliyorsun 25
yapman gerekeni yap 39
yaptın 100
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapman gerekeni yap 39
yaptın 100
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmazsan 25
yapmamalısın 52
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmazsan 25
yapmamalısın 52
yapmayacaksın 53
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapma bunu 151
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapma bunu 151
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40