English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Ş ] / Şunlara bir bak

Şunlara bir bak translate French

281 parallel translation
Şunlara bir bak...
Que pensez-vous de ceux-ci?
Şunlara bir bak.
Regarde-les.
- Gel buraya! - Stanley! Gözlerini aç ve şunlara bir bak!
Regarde-moi un peu tous ces trucs!
Şunlara bir bakın.
Regardez cet humus.
Şunlara bir bakın.
Regardez ça.
Şunlara bir bak.
Regarde!
Şunlara bir bak.
Regardez ça.
Şunlara bir bak.
Jetez un coup d'oeil.
Şunlara bir bak hele, bütün şu arabalar, helikopterden öyle gözüküyor, yolların kenarlarına saçılmışlar ve, değişik açılarda... anlarsın işte, ortalığa rastgele dağılmış bir görüntü sergiliyorlar.
Regardez toutes ces voitures, éparpillées sur les bas-côtés. On dirait une mosa ¨ que.
Şunlara bir bak.
Regarde.
Şunlara bir bak.
Regardez ça!
George'a, kayınbiraderime rastladım. Bugün Meksiko'dan yeni döndü. Dedi ki, "şunlara bir bak."
J'ai croisé George, mon beau-frère qui revient du Mexique, et il m'a dit : "Jette un œil à ça."
Pekâlâ, şunlara bir bak hepsi üzerlerinde elbise olmadan eğilip...
Elles font du yoga.
Şunlara bir bakın fotoğraflara da bakın.
Regardez-les. Et regardez les photos.
Şunlara bir bak!
Vise un peu ça.
Hele şunlara bir bak.
Mais regarde le public.
Harikalar. Şunlara bir bak.
- Elles sont adorables.
Şunlara bir bak.
Soit 200 ans avant l'invention de la photographie.
Şunlara bir bakın. Vay canına.
Regardez ça.
Şef, bak, karar vermeden önce şunlara bir bakmak zorundasın.
Patron, écoutez, avant que vous preniez une décision, vous devez jeter un œil à ça. C'est la carte dont je vous ai parlé.
Şunlara bir bak Eduardo. Ne kadar zarifler.
Regarde-les Eduardo, elles sont si exquises.
Doğru söylüyor. Şunlara bir bak.
Regarde-les.
şunlara bir bak, değersiz birini alkışlıyorlar.
Regarde-les! Ils applaudissent cet avorton!
Adamım şunlara bir bak
Regarde ces deux-Ià.
Şunlara bir bak.
Vise un peu :
Sana bir kıyak yapacağım. Şunlara bir bak!
C'est ton jour de chance.
Şunlara bir bak, hepsine karanlık getirdim.
Regardez ces fous Dans l'obscurité que j'apporte
Şunlara bir bak.
Regarde ces deux-là!
Şunlara bir bakın. Her çeşit saatim var.
Visez-moi ça, matez-moi ça Des montres, y en a
Şunlara bir bak, Mitch...
Regarde ça, Mitch...
Orada. Şunlara bir bak.
Regarde un peu ça.
- Sunlara bak, bir sey olmus galiba.
- Il se passe des trucs.
- Bir de şunlara bakın isterseniz. - Tabii, tabii bakmak isterim.
je voudrais que vous me conseillez.
Sadece şunlara bak bir.
Regardez-les.
Şunlara bir daha bakın.
Regardez-les encore.
Neden? Şunlara bir bakın.
Pourquoi pas?
- Bir bakın şunlara! Rezalet!
- Une vraie débauche.
Bak şunlara, Marat bir zamanlar her şeyin sahibi olan şu insanlara.
Regardez-les, Marat, ces hommes qui jadis possédaient tout.
Ama bir yerde durduğunu biliyoruz. Şunlara bak.
Mais il a fait une escale.
Bu oturumu gündem konuşulsun diye ayarladım! Şunlara bir bak.
Faites silence!
Bütün şunlara bak, nasıl bir dünya yaratıyoruz.
Station agronomique Ascenseur vers niveau 1 Regardez-moi ça. C'est un drôle de monde qu'on prépare.
Patron Ma, bir bakın şunlara! hangisini beğendiniz?
Patron Ma, quelle demoiselle choisissez-vous?
Şunlara bir bak!
Regarde-les.
Şunlara bak. Hiç bir işe yaramazlar.
Regardez, ils ne valent rien.
Şunlara bir bak.
Regarde-moi ça.
Şunlara bakın bir.
Voyons ce que j'ai là.
Hadi ama evlat, şunlara bak, bataklıktaki bir çift ördek gibi titriyorlar.
Regarde-les là dehors, faisant coin-coin comme des colverts dans une mare.
Ailesine bakamayacak durumda. Bakın şunlara bir.
Il ne peut soutenir sa famille.
Şunlara bakın hele. Hayatımda ilk kez gördüğüm bir çift Borovnialı prenses.
Regardez-vous... un vrai couple de princesses Borovniennes.
Bir bak şunlara. Kahverengiler ve beyazlar.
les brunes et les blanches.
Şunlara bak, bir çift Rory Calhouns gibi arka ayaklarının üzerinde duruyorlar.
Regardez-vous, debout sur vos pattes arrières, comme deux petits Smithers.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]