Bayılacaksınız translate Portuguese
286 parallel translation
Bayılacaksınız.
Vai adorar.
Buna bayılacaksınız.
Sei que todos gostarão.
Ona bayılacaksınız.
Oh, vão ficar apaixonados por ela.
Bayılacaksınız.
Vai gostar.
Şatoda yaşamaya bayılacaksınız.
Irá adorar viver num castelo.
Bayılacaksınız.
Vai deixá-la surpresa.
Şaraba bayılacaksınız.
Doutor, prove o vinho. É excelente.
Siz bu şaraba bayılacaksınız.
Vai adorar este vinho.
Her kimse, sıradaki bu güzel bayana bayılacaksınız haydi ona hoş geldin diyelim, çünkü gerçekten nefesinizi kesecek!
Vão adorar esta senhora, não importa o nome mas vamos aplaudir, porque ela vos vai excitar até à medula.
Durun, durun. Buna bayılacaksınız.
Esperem, gostarão deste!
Bu kıza bayılacaksınız.
Quanto oferece?
Şehrin eski muhitindedir, bayılacaksınız!
Está na parte antiga da cidade, gostarão!
Bayılacaksınız.
Vão adorá-lo.
Şimdi de küçük bir kızla tanışmanızı istiyorum. Eminim ki, ona çok bayılacaksınız.
Agora, quero que conheçam uma menina que sei que vão adorar.
Doğru. Nefis bir yer. Sen ve Danny bayılacaksınız.
É um sítio lindo tu e o Danny vão adorar.
Bayılacaksınız.
Vais adorar.
Beyler, buraya bayılacaksınız.
Vão adorar isto.
Bayılacaksınız.
Vão adorar.
Pastaya bayılacaksınız.
Vais adorar este bolo.
- Tekmelesene. Buraya gerçekten bayılacaksınız.
Vão gostar daqui.
Hepiniz bu bölüme bayılacaksınız, söz veriyorum.
Todos voces vão adorar este episódio, eu prometo
Bunlara bayılacaksınız.
Vais adorá-los.
- Buna bayılacaksınız!
- Vais gostar disto...!
Bayılacaksınız.
Vão morrer.
Adli tıpta bulduğum şeye bayılacaksınız.
Vai gostar do que obtive do Painless.
Kulübeye bayılacaksınız.
Vocês vão adorar a cabana.
Bu adamlar tüylerimi ürpertiyorlar. Bayılacaksınız onlara. Kaçmam lazım.
Estes tipos fazem-me rir.
Buna bayılacaksınız.
Vocês vão mesmo adorar isto.
Odanıza bayılacaksınız.
Vai adorar o quarto.
Buna bayılacaksınız.
Vocês vão adorar isto.
Adamın sesi bir harika. Bayılacaksınız.
O tipo é óptimo, vão adorar.
Bayılacaksınız. Bekleyin biraz, Frankie birazdan geliyor.
O Frankie vai saltar.
Söz veriyorum, makete bayılacaksınız Bay Leland, efendim. Bugün 2'de Yates and Yates'ten gelenler de çok sevecek.
Mas prometo-lhe que vai adorar a maquete, Sr. Leland, e hoje as duas pessoas da Yates e Yates também a vão adorar.
- Bayılacaksınız.
- Vai adorar!
Bayılacaksınız.
Impossível não gostar.
Bana bayılacaksınız! Tamam, bakın bakalım.
Vocês vão adorar-me!
Bu hikâyeye bayılacaksınız.
Vão adorar esta história.
Bayılacaksınız.
- Vamos.
- Bayılacaksınız.
Vão adorar.
O zaman komedi festivalimize bayılacaksınız.
Vai gostar do nosso festival de comédia.
Fakir olmamıza rağmen mideleriniz tıka basa doyacak. - Damak zevkime bayılacaksınız.
Embora o repasto seja pobre, saciará vossos estômagos, se vos aprouver comer.
- Bu geceki vardiyaya bayılacaksınız.
- Este turno é fantástico.
Bayılacaksınız. Tam klasik.
É um classico.
Bay Manning, Sanırım, ilerde bir sürprizle karşılacaksınız.
Eu acho que terá uma grande surpresa.
Daha önce hiç karşılaşmadığınız bir rotacı ile yarışmaya ne diyorsunuz? Annie'ye bayılacaksın.
- Como se sente ao participar na carreira com um... copiloto que todavia não conhece?
Ona bayılacaksınız.
Vão adorá-lo.
Bayılacaksınız.
Vocês vão delirar.
Bayılacaksınız.
Bom, irão ficar maravilhados.
Çok güzel, bayılacaksınız.
É muito bonita.
Şayet sigortanız yoksa üçte üç suçlu sayılacaksınız, Bay Reilly.
Diga-me que não tem seguro e vão ser três de três.
Size gelince bayım, evimden derhal ayrılacaksınız.
Quanto ao senhor, vai sair imediatamente da minha casa.
bayıldım 246
bayılıyorum 60
bayılırım 130
bayıldım buna 17
bayıldı 103
bayılıyor 17
bayılacağım 23
bayılacaksın 66
bayıldın 17
bayılmış 29
bayılıyorum 60
bayılırım 130
bayıldım buna 17
bayıldı 103
bayılıyor 17
bayılacağım 23
bayılacaksın 66
bayıldın 17
bayılmış 29