English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Bildiğiniz gibi

Bildiğiniz gibi translate Portuguese

1,490 parallel translation
Bildiğiniz gibi test, çocukların zekâ düzeylerini 7 bölüme ayırıyor.
O teste divide as crianças em sete categorias :
Komik olan, ne kadar zarif görünsem de - ve bildiğiniz gibi oldukça stil sahibi görünebilirim - erkekler, kadınları rahat giysiyle daha seksi bulurlar.
A parte mais engraçada, por muito elegante que me vista - e tu sabes que me posso vestir com muita elegância - os homens acham as mulheres mais sexy em roupa casual.
Daha önceden de bildiğiniz gibi o kule bir silahtı.
Nós sempre ouvimos dizer que a torre é uma arma.
Bildiğiniz gibi Nicky, içlerinden birinin futbol oynamasına izin vermesi umuduyla bir kaç üniversiteye başvurmuştu.
Como sabem, o Nicky tem andado a candidatar-se a algumas universidades na esperança que uma delas o deixe jogar um pouco de futebol.
Bildiğiniz gibi milyonların hayatı bize bağlı.
Há milhões de vidas que dependem de nós.
Bildiğiniz gibi bu sabah alarm seviyemiz kırmızıya yükseltilmişti.
Esta manhã, o nível de alerta foi elevado para vermelho.
Bildiğiniz gibi, Wayne'i uzun bir süredir tanıyorum.
Conheço o Wayne há algum tempo.
Sonrasında da bildiğiniz gibi saha ajanlarımızdan biri tarafından karantinadan çıkarılmış.
E por fim, ela ter sido retirada da quarentena, por um dos nossos agentes.
Sonrasında da bildiğiniz gibi saha ajanlarımızdan biri tarafından karantinadan çıkarılmış.
A seguir, é retirada da quarentena por uma agente no terreno. Creio que diz :
Sizin de bildiğiniz gibi, Cylonlar bazı radyasyon türlerine karşı duyarlılar.
Como bem sabe, os Cylon são susceptíveis a certas radiações e se eu pegar no plutónio
Çoktan bildiğiniz gibi, ben stajyer avukatım.
Mas o senhor já sabe que sou assistente jurídica.
L bildiğiniz gibi, deneyin ancak, şans ya bir yol olabilir.
Posso tentar, mas, como sabem, a sorte pode ir para os dois lados.
Ve en kısa sürede de l onlar sihirli olduğunu biliyorum bildiğiniz gibi, bu ben onlara bir tehdit, bana yardım etmelisin ki onlar.
E, assim que elas souberem que eu sei que elas são mágicas e que não represento uma ameaça, elas vão ter de me ajudar.
Bildiğiniz gibi, tüm iyi reality TV şovları son bir büküm var.
Como sabes, todos os bons reality shows têm uma reviravolta final.
Kaptan, bildiğiniz gibi, Teğmen Sato ve ben veritabanımızı... yeniden oluşturmaya çalışıyoruz.
Capitão, como sabe, a cadete Sato e eu estivemos a reconstruir a base de dados. E?
Bildiğiniz gibi o yolculuktan kalan hiçbir resim yok.
"Como sabe, não existe nenhum documento..." ... ou pintura dessa viagem.
Bu kart sayma meselesini de hallediyoruz bildiğiniz gibi..
Estamos a tratar do caso da batota nas cartas, só para saber.
Ve bunu bir özür olarak kabul etmiyorum, ama... Bildiğiniz gibi, geez whillikers'ın dediği gibi, İyilik yaparsan iyilik bulursun, efendim.
E não estou a usar isso como desculpa, senhor, mas... sabe, bolas, às vezes é bom ser bom, senhor.
Bildiğiniz gibi, kurtarma ekibinin bizi bulmasına yardımcı olmak için dağa çıktık.
Como sabem, trepámos às montanhas na tentativa de guiar a equipa de salvamento.
Bildiğiniz gibi Gene Edelsen adıyla da bilinen, Winston Brenner, bu sabah federal bölge mahkemesinde yargılandı.
Como sabem, Winston Brenner, também conhecido por Gene Edelson, foi indiciado hoje de manhã no tribunal federal.
Bay ve Bayan James, bildiğiniz gibi, ben ailemden bağımsız durumdayım.
Sr. E Sra. James. Tal como sabem, não vivo às custas dos meus pais.
Bildiğiniz gibi geçen tüm hafta boyunca öğrencilerin oyları toplandı...
Como sabem, durante a semana passada todos os alunos...
Bildiğiniz gibi ben de köşelerde adam kaybetme yanlısı değilim ama bu iki taraflı olmalı.
Não estou a tentar perder pretos nas esquinas, mas é uma rua de dois sentidos.
Sonra da bildiğiniz gibi, büyük bir şekilde aldatıldık.
Quando demos por isso, ele tinha delírios de grandeza.
Bildiğiniz gibi, masum olduğunu savunmaya devam ediyor bu yüzden mahkemenin kararı bir hayli hayal kırıklığı yaratıyor.
E, como sabem, continua a dizer que está inocente, por isso, a decisão do tribunal é uma desilusão.
Bildiğiniz gibi ben şu çaresiz sanatçılardan biriyim.
Como sabem, sou apenas outro artista louco e desesperado,
Bildiğiniz gibi, kendimi adadım ve... bütün kaynaklar elverişli.
- Tenho certeza que pode. Como sabe, Dediquei-me, usando todos os recursos disponíveis, a trazer ordem a TerraMar.
Bildiğiniz gibi, maalesef Hanım'ı kaybettik ve ne yazık ki,... varislerini de ürkütüp kaçırdık. Kısacası, bir Hanımımız olsun istiyoruz.
como sabe, perdemos Mam e infelizmente não sobrou nenhum descendente então, gostaríamos de você para ser Mam
Bildiğiniz gibi, yangın neticesinde dersimizi burada park alanında yapacağız.
Como sabem, em caso de incendio deixaremos a classe e vamos para o estacionamento.
Pekala, bildiğiniz gibi Tatlı Cadı için buradayız.
Ok, como sabem, estamos aqui pela "Feiticeira".
Bildiğiniz gibi müvekkilim, ismini kullanan bu dolandırıcı yüzünden binlerce sterlin zarara girdi. Söz konusu bankalarla ilgili durum da henüz netleşmiş değil.
Como sabe, o meu cliente perdeu muitas milhares de libras por causa deste impostor e o estatuto dele nos dois bancos sofreu bastante.
Bildiğiniz gibi ben hep çevre dostu olmuşumdur.
Como sabem, sempre fui um grande amigo do ambiente.
Ve sonra Brittany'e saçını boyamasında yardım ettim... çünkü, bildiğiniz gibi, Anne Frank sarışın değildi.
Depois ajudei a Brittany a pintar o cabelo porque, como sabe, Anne Frank não era loira.
Bildiğiniz gibi, biz... Biraz geride kaldık.
Como sabe, é um pouco tarde.
Bildiğiniz gibi pek çok kişi Amerika Güzellik Yarışmasını, eski ve anti feminist olarak nitelendiriyor.
Como todos sabem, há muitos que consideram que a Cerimónia da Miss Estados Unidos ser desactualizada e anti-feminista.
Şimdi, bildiğiniz gibi, ben bir süredir... Hey!
Como sabem, tenho procurado...
Araştırma ve sonuçlara çok para harcadık ve.... bildiğiniz gibi beklentilerimizi bile aştık.
Nós gastamos muito tempo e dinheiro com as pesquisas... e o resultado, como vocês sabem, ultrapassou as nossas expectativas.
Ve bildiğiniz gibi hayatımın en büyük hayali az önce gerçekleşti.
Como sabem, o maior sonho da minha vida realizou-se.
Bildiğiniz gibi, bunun, yasal bir tanımı var.
há uma definição legal.
Bildiğiniz gibi ben gelenekçi biriyim.
Sou uma tradicionalista.
- Bildiğiniz gibi ben de bir gelenekçiyim.
- Vê, Eu próprio sou tradicionalista.
Bildiğiniz gibi bugün, Papa'mızın doğum günü.
Como sabem, hoje é o aniversário do papa.
Sizin de bildiğiniz gibi, Dame'in nesi varsa ben alıyordum.
Não estou tratando de me deitar. Mas eu insisti.
Bildiğiniz gibi, gitmezseniz, biz de gidemeyiz Bay Bennet.
Por que nós não o visitaremos se não o fizer, como sabe, Sr. Bennet.
Alarm durumumuzu sarıya çıkarıyoruz ve bildiğiniz gibi bu'dikkat'demektir. Evet?
Nó estamos a aumentar o nosso estado de alerta para amarelo, que como vocês sabem, não quer dizer "Vejam".
Bayanlar ve baylar, bildiğiniz gibi... Rick TV'de.
Senhores e senhoras, como sabem...
Bildiğiniz gibi, AMS uluslararası bir kuruluştur. Bu operasyonun son derece titizlikle yürütülmesini istiyorlar.
Como sabem, a AMS é uma organização internacional e querem que esta operação esteja estritamente sob comando dos EUA.
Beyler, bildiginiz gibi, biz Avrasyayi yendik ve kontrol altina aldik.
Meus senhores, como sabem, derrotamos a Eurásia, e a tenho sob controlo.
Üstten dağıtıyormuş gibi yapar ama destenin arkasından, ne olduğunu bildiğiniz kartı alırsınız. "Arkadan almak", halk arasında başka bir anlama gelir normalde. Ama benim yaptığım budur :
porque finge começar por cima, mas, pegue as de baixo a que você já sabe pegando por baixo já te dá uma vantagem é isso que eu faço, pego por baixo
Dans edemediğimi bildiğiniz için şapşal gibi dans etmesini sağlamanız.
E pô-lo a dançar como um palhaço, sabendo que eu também não sei dançar.
Ama bildiğiniz gibi, şeytani bir mizacın haberlerini aldım.
Hesitei em mencionar antes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]