Bir dilek tut translate Portuguese
252 parallel translation
Haydi, bir dilek tut ve elmayı ısır.
Pede um desejo e prova-a.
Haydi, ısır elmayı canım ve bir dilek tut.
Morde a maçã e pede o desejo.
Oldu. Bir dilek tut.
Você pede um desejo.
- Bir dilek tut!
- Pede um desejo!
Sen bir dilek tut, Alva.
Pede tu um desejo, Alva.
- Bir dilek tut, Alva.
- Pede um desejo.
- Bir dilek tut ve mumları söndür.
- Pede um desejo e sopra as velas.
- Bir dilek tut.
- Pede um desejo.
- Bir dilek tut ve mumları söndür.
Olhem para isto. Pede um desejo, e depois podes apagar a vela.
Bir dilek tut.
Faz um desejo.
Bir dilek tut.
Pede um desejo.
- Lütfen bir dilek tut.
- Pede um desejo.
- Bir dilek tut.
- Abram alas.
Bir dilek tut!
Faça um pedido!
Al bakalım, bir dilek tut.
Toma um osso. - Qual foi o teu desejo?
Pekâlâ, Mikey, bir dilek tut.
Está bem, Mikey, pede um desejo.
Bir dilek tut.
Formule um desejo.
Bir dilek tut!
Pede um desejo!
İkiniz buradasınız demek. Bir dilek tut.
Aqui têm, vocês os dois, peçam um desejo.
Bir dilek tut!
Pede um desejo.
Bir dilek tut ve üfle.
Vamos. Faça um desejo e sopre.
- Evet, pekala... doğumgünün için bir dilek tut.
- - Faça um desejo pelos anos.
Şimdi gözlerini kapa ve bir dilek tut.
Agora fecha os olhos pede um desejo.
Şimdi bir dilek tut ve mumları üfle.
Agora faça um pedido e apague as velas.
Önce bir dilek tut.
Mas faz um desejo primeiro.
- Bir dilek tut.
- Faz um desejo.
Geçen gün birisinin eğer solucan deliğini açık görürsen bir dilek tut dediğini duydum.
No outro dia, ouvi alguém dizer que quando vemos abrir a fenda espacial, podemos pedir um desejo.
Tamam, doğumgünü çocuğu, bir dilek tut.
Vá lá, aniversariante. Pede um desejo.
Tamam, Max, bir dilek tut.
Max, pede um desejo.
- Bir dilek tut.
Pede um desejo. Pára!
Bir dilek tut, Newman. 3 saat içinde işe dönmemiz gerek.
Pede um desejo, Newman. Temos de voltar ao trabalho daqui a três horas.
Hadi, bir dilek tut.
- Pede um desejo! - Isso!
- Bir dilek tut, büyük baba.
- Pede um desejo, Avô.
Bir dilek tut.
Faça um desejo.
Bir dilek tut, Vincenzo.
Pede um desejo, Vincenzo.
Bir dilek tut.
Faz um pedido.
- Bir dilek tut.
- Pede um desejo. - O quê?
- Hadi bir dilek tut.
- Faz lá um desejo!
Hey Stewie bir dilek tut.
Stewie, pede um desejo.
Bir dilek tut.
Pense num desejo.
Sekiz adam mı? Ne yapacaksınız, Eşcinsel Bir Dilek Tut Derneğine mi yazacaksınız?
Que fizeste, escreves-te a Fundação Gay Faz-um-Desejo?
Bir dilek tut ya da sonsuza dek cehennemde yan!
Formula um desejo, ou arderás para sempre no Inferno!
Hadi, Peter, bir dilek tut.
Anda lá, Peter, pede um desejo.
- Simdi bir dilek tut.
- Faz um desejo.
Haydi, mumlarını üfle ve bir dilek tut.
Vá, sopra as velas e pede um desejo.
Bir dilek tut bakalım, Harry.
Faz um desejo, Harry.
Tamam, hadi bir dilek tut canım.
Okay, faz um desejo, querida.
Üç dilek mi istiyorsun, bir cin tut.
Queres três desejos?
Daniel... bir dilek tut.
Faz um desejo.
Bir dilek tut, adi herif.
Faz um desejo, bastardo!
Hadi, bir dilek tut.
Vá lá.
tutti 16
tuttle 18
tutun 312
tütün 22
tutku 122
tut ki 22
tut beni 61
tuttum seni 72
tutunun 80
tutuklandı 21
tuttle 18
tutun 312
tütün 22
tutku 122
tut ki 22
tut beni 61
tuttum seni 72
tutunun 80
tutuklandı 21
tutkulu 23
tutamıyorum 41
tuttum 236
tut elimi 19
tutuyorum 50
tutun onu 154
tutuklusun 191
tutmayın beni 18
tutuklusunuz 119
tuttun mu 62
tutamıyorum 41
tuttum 236
tut elimi 19
tutuyorum 50
tutun onu 154
tutuklusun 191
tutmayın beni 18
tutuklusunuz 119
tuttun mu 62
tut bunu 23
tuttum onu 24
tutuklu muyum 16
tut onu 224
tutunamıyorum 23
tutuklayın 60
tutun şunu 53
tutuklayın onları 24
tutar mısın 16
tutatis adına 16
tuttum onu 24
tutuklu muyum 16
tut onu 224
tutunamıyorum 23
tutuklayın 60
tutun şunu 53
tutuklayın onları 24
tutar mısın 16
tutatis adına 16