Bu senin sorunun translate Portuguese
663 parallel translation
Sadece kendi boynunu riske atıyor olsan bu senin sorunun bizi ilgilendirmez.
Quando arriscaste a vida num duelo por aquela mulher, era problema teu.
Anneme yardım etmek istiyorsan, bu senin sorunun.
- Não me vai ajudar a mim. Se quiser ajudar a minha mãe, isso é consigo.
Bu senin sorunun değil Lina.
Isto não é um problema teu, Lina.
- Bu senin sorunun.
Isso é consigo. Por favor, leva-me!
Dediğim gibi, bu senin sorunun.
Como disse antes, é o seu problema.
- Bu senin sorunun.
- O problema é teu.
Bu senin sorunun.
Esse problema é seu.
- Bu senin sorunun.
- Esse problema é teu.
O hücrede ölüme gidecek kadar aptalsan, bu senin sorunun.
Se é estúpido para ir morrer naquela armadilha, o problema é seu.
Bu senin sorunun.
Preveniram a embaixada?
Bu senin sorunun.
O problema é seu.
Aranan bir adama yataklık etmekten ya da adaletin tecelli etmesini engellemekten tutuklanmak istiyorsan bu senin sorunun, Johnny.
Se queres ser preso por dares abrigo a um homem procurado ou subverter o curso da justiça, assumes a responsabilidade.
Bu senin sorunun.
Isto é problema seu.
Bu senin sorunun.
Este problema é teu.
Hayatından nefret ediyorsun. Bu senin sorunun.
O problema é que detestas a tua vida.
Bu senin sorunun dostum.
É problema teu, pá.
Bu senin sorunun Frank.
O problema é teu.
Pekala, eğer hayır işleri için bu kadar koşuştururken iğrenç bir hastalığa yakalanmak istiyorsan, bu senin sorunun.
Bem, se queres apanhar alguma doença nojenta lidando com moscas por todo o lado, suponho que é contigo. Eu acredito em dar à vida tanto como recebemos.
Bu senin sorunun Marcy.
Problema teu, Marcy.
- Bu senin sorunun.
- É o teu forno, o pão lá dentro não é o meu!
Bu senin sorunun.
É esse o teu problema.
Bu senin sorunun.
- Isso é problema seu.
Bu senin sorunun değil.
Mas o teu problema é outro.
Bu senin sorunun.
Trata tu disso.
- Pekala, bu senin sorunun.
- É problema teu.
- Bu senin sorunun değildi.
- Não era problema teu!
- Bu senin sorunun.
- Esse é o teu problema.
Bu senin sorunun.
- Não é só meu.
Senin sorunun bu iºte.
Esse é o teu problema.
Senin sorunun bu evlat, fazla iyisin.
Adivinhe novamente, Whitey.
Senin henüz üstesinden gelmediğin bir sorunun var. Bu Pidge'in senin sorunun olması için bir neden değil.
Tens um problema e ainda não o resolveste mas não me parece bem que seja o miúdo a pagar.
Senin şu duyma sorunun... bu şekilde devam edemez...
- A sua audição não pode continuar assim.
İşte senin sorunun da bu, George.
Esse é o teu problema, George.
Senin sorunun işte bu, George.
É esse o teu problema, George.
Biliyorsun, senin sorunun da bu, William.
Sabes uma coisa, é esse o teu problema, William.
Ve bu o değil. Senin sorunun ne Tom?
O que se passa contigo, Tom?
Senin sorunun da bu Maggie, kötü besleniyorsun.
Problema teu, Maggie, não comes como deve ser.
Senin sorunun çok uyuman. Bu nedenle aklından hep böyle şeyler geçiyor.
O teu problema é que dormes demais, por isso é que és tão pedante.
Trelane, bu zaten senin sorunun.
É esse o seu problema, Trelane.
Senin sorunun bu mu bebek?
É esse seu problema?
Bu sorunun senin ilginizi çekeceğini hiç tahmin etmezdim.
Além disso, não creio que seja assunto da tua conta.
Rotacı sensin, dolayısıyla bu da senin sorunun.
- Em seguida copiloto mas creio que temos um pequeno problema.
Senin sorunun ne bilmiyorum, bu şans kaçmaz.
O que se passa? É a sua oportunidade!
Bu artık senin sorunun değil.
Isso já não lhe diz respeito.
Bu sorunum değil, senin sorunun.
Isso é teu problema. Meu problema?
Senin bütün sorunun bu.
Não vês isso? É o teu problema. Racionalizas tudo.
Senin sorunun bu.
É esse o teu problema.
Senin sorunun, fazla düşünüyorsun, bu da bir insana korku verir.
O teu problema é pensares demais. É por isso que tens medo das coisas.
Yani senin sorunun bu Karsov mu?
Então este Karsov é o teu problema?
İşte senin sorunun bu.
É esse o teu problema.
Bu herzaman senin sorunun oldu.
Foi sempre esse o seu problema.
bu senin mi 96
bu senin hayatın 30
bu senin 195
bu seninle benim aramda 18
bu senin için 282
bu senin düşüncen 27
bu senin hakkın 21
bu senin fikrin 31
bu senin problemin 26
bu senin son şansın 40
bu senin hayatın 30
bu senin 195
bu seninle benim aramda 18
bu senin için 282
bu senin düşüncen 27
bu senin hakkın 21
bu senin fikrin 31
bu senin problemin 26
bu senin son şansın 40