Burası benim translate Portuguese
3,774 parallel translation
Burası benim evim.
Esta é a minha casa.
- Ama burası benim evim Hal.
- Mas este é o meu lar, Hal.
"Burası benim evim." "Ben yapmadım, kurt yaptı"?
"Este é o meu lar"? "Não fui eu, foi o lobo"?
Burası benim özel alanım.
É o meu espaço privado.
Burası benim antreman salonum. Odaklanabileyim diye böyle.
Este é o meu bunker rústico de treino.
Bak, burası benim dünyam.
Este é o meu mundo.
Burası benim mülküm.
A propriedade é minha.
Burası benim laboratuvarım.
Este é o meu laboratório.
Burası benim kaza yaptığım yer.
Foi aqui que tive o acidente.
Tam burası benim favori bölümüm.
Esta é a minha parte preferida.
Pekala, Ben John Norton, burası benim arazim.
Eu sou John Norton, e esta terra é minha.
Burası benim. Burada güvendeyiz.
Este lugar é meu, aqui estamos seguros.
Burası benim ve Lilly için çok büyük ve anlamı yok.
É demasiado grande para mim e para a Lilly e não faz sentido.
Oh. Sanırım burası benim değil.
! Parece que não sou dona disto.
- Burası benim evim, Lisa!
- Esta é a minha casa, Lisa!
Burası benim mi?
- É meu?
Burası benim okulum.
Olha, esta é a minha escola.
Burası benim evim, yapamazsın. Sana söylemiştim.
Este é o meu edificio, Rick, tu não estás, eu avisei-te.
Burası benim evim!
Esta é a minha casa.
Burası benim için kilise gibiydi.
Este sítio era como um santuário para mim.
Kaçtığım zaman, burası benim evimdi.
Depois de ter fugido de casa, vivia aqui.
Burası benim evim benim param her zaman da böyleydi bu.
É a minha casa. É o meu dinheiro. E sempre foi.
Burası benim ofisim.
Este é o meu escritório.
Burası benim mülküm!
Isso é meu!
Burası benim evim!
Isto é a minha casa!
Burası benim evim değil.
Esta não é a minha casa.
- Burası benim evim!
- A casa é minha!
Benim adım Alice ve burası benim dünyam.
Chamo-me Alice e este é o meu mundo.
Onların güçlerinin benimkini ortadan kaldırdığından beri, düşündüm ki burası benim farklı biri olmam için iyi bir yer olabilir, daha az sinirli biri olmam için.
Já que o poder deles anula o meu... pensei ser um bom lugar para tornar-me... outra pessoa. Alguém menos... irado.
Burası benim iş yerim.
É aqui que está o meu trabalho.
Burası benim kendi Fort Knox'um gibidir.
Isto aqui parece o meu próprio Fox Knox.
- Claire burası benim evim. - Hayır.
- Claire, esta é a minha casa.
- Burası benim odam mı?
Este é o meu quarto?
Burası benim ailemin mülkü.
Esta propriedade é da minha família.
Burası benim ait olduğum yer, kardeşlerimle birlikte.
Aqui é onde pertenço, com os meus irmãos.
Sanırım burası benim odam.
Acho que este quarto é meu.
Benim evim burası.
Esta é a minha casa.
Burası tehlikeli projeler için geçici bir steril oda olarak kullanılırdı ancak yıllar içinde benim daimi laboratuvarım haline geldi.
Isto foi utilizado como agente de limpeza temporário, sala para projectos perigosos, mas isto tornou-se no meu laboratório permanente ao longo dos anos.
Sana bu hediyeyi verme fikri, banliyöde yaşadığın her günü aşma fırsatı ve bir rock yıldızıyla seks yapma hikâyesi sana yıllarca akşam yemeklerinde çok büyük bir üstünlük sağlayacak, işte benim için eğlenceli kısmı burası. Bilmiyorum be.
A consciência de que te estou a dar este presente, esta oportunidade de transcenderes a tua existência rotineira suburbana e teres sexo com uma estrela de rock, dando-te uma história para contares nos próximos anos, é a parte divertida para mim.
Burası büyükbabanın yaşadığı yer. Senin sörf yaptığın yer. Benim olduğum yer.
O teu avô está aqui, tu surfas aqui, eu estou aqui!
Benim istediğim yer burası.
É aqui que eu quero estar.
Burası benim evim, Dwight.
É a minha casa, Dwight.
Benim yeni ailem burası.
Esta agora é a minha família.
Eve. Benim evim burası!
Esta era a minha casa.
Burası benim çölüm.
- Este é o meu deserto.
Burası ne, benim odam mı?
O que é que há lá em cima? O meu quarto?
Burası da... Benim odam.
E este... é o meu quarto.
Burası yüz yıldır benim aileme aitti.
Esta propriedade está na minha família há mais de um século.
Sonuçta burası BB ( yatak ve kahvaltı ) değil mi? Ve benim Steve'm nerde?
Afinal, isto é um BB, e onde está o meu Steve?
Ama ben bir Borgia'yım ve benim yerim burası.
Mas eu sou uma Borgia e o meu lugar é aqui.
Bilirsin burası Quinn ve benim yerim.
Sabes, este era o meu sítio e do Quinn.
burası benim odam 36
burası benim evim 203
burası benim yerim 39
burası benim bölgem 17
benimle evlenir misin 227
benim 5594
benim için fark etmez 98
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
burası benim evim 203
burası benim yerim 39
burası benim bölgem 17
benimle evlenir misin 227
benim 5594
benim için fark etmez 98
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benimle gelir misin 93
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim adım 192
benimle gel 1086
benim için farketmez 29
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benimle gelir misin 93
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim adım 192
benimle gel 1086
benim için farketmez 29
benim gibi 258
benim için öyle 32
benimdi 32
benimle dalga geçme 73
benim de 449
benim için önemli 63
benim için yap 39
benim için 458
benim de var 55
benim hatam 349
benim için öyle 32
benimdi 32
benimle dalga geçme 73
benim de 449
benim için önemli 63
benim için yap 39
benim için 458
benim de var 55
benim hatam 349