Da değil translate Portuguese
44,319 parallel translation
Zaman geçmiş olmasından ötürü değil. Değişmiş olmasından ya da bakışlarından da değil.
Não foi a passagem do tempo... ou a maneira como ele mudou... ou o aspecto dele.
Hayır, buradan da değil.
Não, também não é daqui.
Yalan da değil.
E não é mentira.
İyi ya da kötü umurumda değil.
Não me importa o bem ou o mal.
Evet babamın evinden aldığın saati de.. taşımazsın değil mi?
Oh, não usas um relógio como o que acabaste de tirar da casa do meu pai?
O kadar da kötü bir şey değil.
Não é mau.
İnternette sorun falan olsaydı bunları göremezdik bile, değil mi?
Se fosse um problema da Internet, nem conseguíamos ver isto, certo?
Olay da bu değil mi zaten?
A ideia é essa, não é?
ABD insanlar ya da maymunlar değil, makineler olacak.
EUA não serão homens ou macacos. Serão máquinas.
O masalın, farenin, aslanın pençesindeki dikeni çıkardıktan sonra arkadaş olmalarını anlattığını biliyorsun, değil mi?
Sabes que essa história é sobre um rato e um leão que ficam amigos, depois de o rato tirar o espinho da pata do leão, certo?
Yönetim biçimimden hoşnut değil misin?
Não gosta da forma como faço as coisas?
Lütfen, senin ve Rosie'nin iyiliği için söylüyorum ; bu gerçek değil.
Por favor, pelo teu próprio bem e pelo da Rosie... Isto não é real.
Bu resimler, televizyondaki o adamın resimleri, değil mi?
Estas fotografias... São daquele homem da televisão, não são?
Suç soruşturması alanında ilgi çeken ana konu suçun heyecan uyandıran yönleri değil adım adım, nedenden sonuca çözümü ortaya çıkaran sağlam gerekçeler zinciridir.
O principal interesse no campo da investigação criminal não é o aspeto sensacionalista do crime, mas sim a cadeia de raciocínios desde a causa ao efeito e que revelam, passo a passo, a solução.
Hepimiz Kraliçeyi seviyoruz, değil mi?
Todos gostamos da Rainha, não é?
Sadece ayak ya da medya çalışmaları doktoru gibi bir şey değil?
- Não me refiro a podologistas ou isso.
Nefret ya da intikam duygusuyla değil.
Não tem a ver com ódio ou vingança.
İyilik gerçekten iyi değil, kötülük gerçekten yanlış değil dipler o kadar da güzel değil.
O bem não é bom. O mal não existe. Os rabos não são bonitos.
Benim için Xandar'da kafasına konulan para ödülünden daha değerli değil.
Tudo o que ela vale para mim é a recompensa em Xandar.
Oyuncakların olmayınca o kadar da çetin ceviz olmuyormuşsun, değil mi?
Não és tão corajoso sem os teus brinquedos. Não é?
Dünyanın uydusundan daha geniş değil.
Não é maior do que tua lua da Terra.
Sarah sorumsuz davrandı ama o artık sadece bir astronot değil. Ve bu karar sadece Genesis'in de değil.
A Sarah pode ter sido irresponsável mas já não é só uma astronauta e a decisão já não é só da Genesis.
- Benim en iyi arkadaşım da gerçek değil.
Nem o meu melhor amigo é verdadeiro.
Bu bir ev değil, Park Avenue'da bir çatı katı.
Não é uma casa, é uma penthouse em Park Avenue.
Annen yerdeki parlak bir metal parçası değil, tamam mı?
A campa da tua mãe é só um pedaço de metal no chão.
Bu... o adam! Televizyondaki, değil mi?
É aquele tipo da televisão, não é?
Bu seninle veya bizimle alakalı değil ve o, Okja'nın ailesi.
Não se trata de ti ou de nós e ela é familiar da Okja.
Mirando Şirketi'nin yüzü o değil.
Ela não é o rosto da Mirando Corporation.
Londra'da değil.
Não em Londres.
FDA onayı geldi, değil mi?
Já temos a aprovação da FDA, certo?
Lucy'nin sevgili "korkusuz domuz binicisi" değil mi bu?
Esta não é a querida destemida montadora de porcos da Lucy?
O da çekiçle öldürülmüş ama sen bunu zaten biliyordun değil mi?
Ela foi morta com um martelo também, mas já sabias disso, não é?
Bunu bilseydik nerede bulacağımızı da bilirdik, değil mi?
Bom, se soubéssemos isso, saberíamos onde o encontrar, não é?
Tamam, dinle, yapmak istediğin buysa başkalarıyla da savaşman benim için sorun değil ama ikimizin arasındaki özel bir şey.
Não me importo que lutes contra outras pessoas, se quiseres, mas o que nós temos é especial.
Ama aynı zamanda "kanka" nın da havalı İspanyolca karşılığı değil mi?
Não é também uma palavra espanhola porreira que significa "amigo"?
O kadar da karmaşık biri değil.
Ele não é assim tão sofisticado.
Ben senin kız kardeşin değilim, o da erkek kardeşin değil.
Eu não sou tua irmã e ele não é teu irmão.
Durum o kadar da kötü değil canım.
Vá lá. Não é assim tão mau.
K'un-Lun'da istemedikleri kişi bu, değil mi?
Esta é a pessoa que não queriam em K'un-Lun, não é?
"Bayan Gao" ya da "Linda Gao" değil de neden "Madam"?
Não "Sra. Gao" ou "Linda Gao". Porquê "Madame"?
Bu programı oluşturma sebebim, size sadece kendinizi korumayı değil, geleceğinize nasıl hazırlanacağınızı da öğretmekti.
Eu iniciei este programa para vos ensinar não só a defenderem-se, mas também a prepararem-se para os vossos futuros.
O kadar da kötü değil.
Não é assim tão mau.
Sen mezarları yağmalıyorsun, ve bu da yasal değil.
Você invade túmulos o que é ilegal.
O kadar da büyük değil.
Não é muito grande.
Sen Çin'in en büyük arkeoloğu değil misin?
Você não é o maior arqueólogo da China?
Sorumun cevabı da bu değil.
E não foi o que perguntei.
- Bu da o, bir duvar değil demek.
- O que significa que não é uma parede.
Ya da olsa bile umut var çünkü hâlâ kazıyorlar, değil mi?
Ou, mesmo que seja, que não acabou porque ainda estão a escavar, certo?
Öyleyse bugünkü ikinci Soulsearch'ümüz bir kanun kaçağı değil, ama siz ona şey kaçağıda diyebilirsiniz...
A nossa segunda busca de hoje não envolve um fugitivo da justiça, mas pode dizer-se que é um fugitivo de uma...
Fiona gibi, o da bulunmak istemeyen biri, fakat Fiona'nın aksine, o bir suçlu değil.
Mas tal como a Fiona, ele é alguém que não quer ser encontrado, mas ao contrário da Fiona, não é um criminoso. É uma boa pessoa.
Biliyorum ki Tom'da aynı fikirde değil mi, Tom?
E sei que o Tom também concorda. Não é, Tom?
da değilsin 20
da değiliz 32
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
da değiliz 32
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi ya 25
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi ya 25