Daha iyi değil mi translate Portuguese
1,007 parallel translation
- Bu daha iyi değil mi?
- Assim é melhor, não é?
Daha iyi değil mi?
Não é melhor assim?
Beni para için öldürmektense korumak için öldürmek daha iyi değil mi?
Pois é, matar-me em legítima defesa é melhor do que matar-me por dinheiro.
- Daha iyi değil mi?
- Assim é melhor, não é?
Şimdi birkaç tanesini öldürmek, Bütün evreni yok etmelerini seyretmekten daha iyi değil mi?
Bem, não é melhor matar algum deles do quer permitir que eles destruam o universo?
Emin olmak daha iyi değil mi?
Não seria melhor assegurar-se?
- Daha iyi değil mi? - Evet.
Sente-se melhor?
Beni burada gözünüzün önünde tutmanız uzağınızda olmamdan daha iyi değil mi?
Não é mais fácil vigiar-me daqui, em vez das escadas da frente?
Size katılmama izin verseniz daha iyi değil mi?
Não era melhor eu juntar-me a vocês?
Başka bir kadın olmasından daha iyi değil mi?
É melhor do que ter uma amante, não é?
Cahil olup da başkasının kalbinin sana rehberlik etmesi daha iyi değil mi?
Não seria melhor seguir os impulsos do coração entre as trevas da ignorância?
Kendini tembel, yalancı ve ihmalkar bir yaşama bırakmak daha iyi değil mi?
Não é melhor deixares-te ser preguiçosa e desorganizada, mentirosa?
Böyle daha iyi değil mi?
Não é melhor?
Bir eş, çocuklar ve güzel bir çiftliğe sahip olmak daha iyi değil mi?
Não será melhor ter uma mulher, filhos... um belo rancho?
Atışmak. aşk için inlemekten daha iyi değil mi yani?
Então, não é melhor isto do que suspirar de amor?
Mühendisinizin istediği gibi gemiyi patlatmaktan daha iyi değil mi?
Não é melhor do que explodir a nave, como o seu engenheiro queria?
Giorgio, şimdi daha iyi değil mi?
não é muito melhor agora?
- Kendi kendine yapmaktan daha iyi değil mi?
- Frank. Ela dá mais prazer que masturbação?
Daha iyi, değil mi?
Está tudo bem?
Daha iyi bir zamanda gelemezdi, değil mi?
Não podia ter vindo em melhor altura.
- Daha iyi değil mi?
- Nao esta melhor assim?
- Dışarısı çok daha iyi, değil mi?
- Está muito melhor aqui, né?
Daha iyi öğrenmiyorsun değil mi?
Será que não aprendeste?
Aşktan ölmek çok daha iyi olurdu, değil mi?
Seria muito melhor ser morto por amor, não?
İyi de daha erken dönmemiz beklenmiyordu, değil mi?
Não esperavam que viéssemos mais cedo, pois não?
Daha iyi bir insanın başına gelemezdi değil mi?
Não podia lhe haver passado a uma melhor pessoa.
Eğer herkes biraz dostça davransaydı, bilirsiniz, komşusunu sevseydi dünya daha iyi bir yer olurdu, değil mi?
O mundo seria um lugar melhor, se todos fossem um pouco mais simpáticos.
Böyle çok daha iyi, değil mi?
Assim está melhor?
Rio de Janeiro bundan daha iyi bir iklime sahip, değil mi?
Rio de Janeiro tem um clima melhor do que este, não é?
Bu çok daha iyi, değil mi?
Isso é muito melhor, não é?
Tabii, Buraya gelmek için daha iyi bir zaman bulamadınız, değil mi?
Eles não podiam ter escolhido uma hora pior para entrar aqui, não é? Acho que acordámos a cidade inteira.
Uçaktan daha iyi, değil mi?
Insectos voam, não é?
- İşte oldu. Daha iyi, değil mi?
- Estás melhor?
Dili kuvvetli ve saldırgan bir içiciden daha iyi bir şey olamaz, değil mi?
Nada como um bebedor viril.
Şehirde yemekten daha iyi, değil mi?
É melhor que comer na cidade, não é?
Böyle daha iyi, değil mi?
Estás melhor assim, não?
Evlenip kendine baktıramadıysa metres olması daha iyi, değil mi?
Parece-me bem. Se não podia casar-se para que a mantiveram... Sendo a concubina não a deixará.
Böyle daha iyi, değil mi?
Está melhor agora, não está?
Böyle daha iyi, değil mi?
Assim está melhor, não?
Bu ağırlıksız botlardan daha iyi, değil mi?
Não é melhor do que botas flutuantes?
Daha iyi, değil mi?
Está melhor, não está?
Daha iyi değil mi?
Melhor?
Aslında daha iyi günlerim olmuştu ama sahip olduklarımı benden almayacaksın, değil mi?
Já tive melhor. Não me leves tudo.
Önümüzü daha iyi görelim, değil mi?
Traz os homens para vermos o "coelho".
Kendini daha iyi hissediyorsun, değil mi?
Não está mal.
Daha iyi uyuşan dörtlü bulamazdın, değil mi?
Não se poderia ter um quarteto mais acertado como esse nosso.
Triacus'dan daha iyi, değil mi?
Pequeno. É melhor que Triacus, não é?
Şato bizi kurtardı. Değil mi? - Eğer daha iyi hissedecekseniz.
Clearboy, daqui a minutos o Rossi atravessarà o fosso.
Benim parmağım da daha iyi bir durumda olmazdı, değil mi?
Não teria feito bem ao meu dedo, teria?
Bizim Mussolini, Hitler'den daha iyi Faşizmimiz de Nazizmden, öyle değil mi?
Que o nosso Mussolini é melhor que o Hitler e o nosso fascismo é melhor que o nazismo!
- Oyuncak trenlerden daha iyi, değil mi?
Parece tão estranho ver um trem.
daha iyi olur 49
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi olurdu 21
daha iyi mi 68
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi olurdu 21
daha iyi mi 68