English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ G ] / Git bak

Git bak translate Portuguese

1,222 parallel translation
Dinle. Orada saklanıyor mu git bak.
Vai ver se ele está escondido ali dentro.
Git bak şuna.
Atende.
Vic, git bak bakalım dışarıda zencinin aracısı var mı?
Vic, vai lá fora procurar "conhecimentos" de cor negra.
- Tabii. Git bak.
- Podes, vai.
Sajid, git bak bakalım Saleem gelmiş mi?
Sajid, vai ver se o Saleem já chegou.
- Yukarı çıkabilir miyim? - Git bak bakalım odanı bulabilecek misin?
vê se dás com o quarto.
- Git bak bakalým.
- Vá ver o que quer.
- Git bak o zaman.
- Vá dirigi-las.
Git bak, Doktor Eldiven-Toz Bezi burada mı?
Vê se o Dr. Limpa-e-Brilha ainda cá está.
- Git bak. Saçma geldiğini biliyorum.
- Eu sei que parece uma loucura.
- Git bak.
- Força.
O iyi değil, git bak.
Ela não está bem, Melhor ir ver.
Git de bak bulanmamış gözlerle Karşılaştır sevgilini sana göstereceklerimle : Kuğunun karga olduğunu o zaman göreceksin.
Ide-vos lá, e de olhos clareados comparai o rosto dela com outros que vos apontarei, e lograrei que o vosso cisne num corvo vos faça pensar.
- Buna karışma! Hadi, git de bak!
- fica fora disto!
Tamam, bak, eğer tırmanmak istemiyorsan, git kızlarla otur.
- Está bem, olha... Se não queres subir a corda, vai-te sentar ali com as meninas.
Sadece benim ayak bakımcıma git tamam mı?
Vais ao meu endireita, ou não?
- Bak, güzelim, git ve..,... kendine bir kahve al, tamam mı? Defol!
- Ó filha, vai tomar um café e põe-te a andar!
Kilitli kutudan silahı al. Arkaya git, bir bak.
Pegue a arma evá verificar.
Bak, bence sen evine git.
Bem, quero que vás para casa, e que descanses.
- Gözlerime bak. - Git buradan.
Olhe-me nos olhos...
Senin gibiler bize bakıp... çok güçlü olduğumuzu zanneder, çünkü herkese "siktir git" diyebiliriz.
Gente como tu olha para esta vida e acham que temos poder porque dizemos "que se lixe".
Bak Robert, lütfen git.
- Robert, sai, por favor.
Bak, git oraya.
Olha, vai lá fora.
Pencereye git ve bana bak.
Vai á janela e olha para mim.
- O zaman git ve bak!
- Então vai lá ver!
Bell, altı adam al... ve git ne olduğuna bak.
Bell, leva seis homens e vai ver o que se passa ali.
Sen git eğlenmene bak.
Vá se divertir você.
Bak, istiyorsan eve git.
Vá embora, se quiser.
Git, bak bakalım yemek nasıl olmuş?
Vai ver se a água já ferve e prova de sal.
Git, bak hadi!
Então vai lá ver!
Şimdi şu aynaya git ve gözlerinin haline bak.
Vai ao espelho ver o estado em que tens os olhos.
Git, eglenmene bak.
Diverte-te.
- Maneer, canım, git de içerde ne çeviriyorlar bir bak. - Git başımdan!
Maneer, vai ver o que andam a fazer.
Haydi git köpeğimiz banyoya bizim için bir hediye bırakmış mı bak?
Vai ver se a cadelinha deixou um presente na casa de banho.
Bak, ne yapmak istiyorsan git yap.
Faz o que quiseres!
- Git, bir bak.
- Vai lá vê-la.
Bak, eve git.
Vá, vai para casa.
Git bir bak.
Busca.
Bak... Iki dakikan doldu. Artik lütfen git!
Escuta, já tiveste os teus dois minutos.
Git ufaklığa bir bak, Peter.
Vá ver o seu pequeno, Peter.
Anthony, git kapıya bak.
Anthony, vê quem é.
Sen git aynaya bak dostum!
Vê-te mas é ao espelho, pá!
Git artık, Michael. Hadi işine bak.
- Não te preocupes, Michael.
Gordy, git de bir bak.
Gordy, vai lá ver.
Hadi git de her şey yolunda mı bir bak.
Porque não vais para casa ver como as coisas estão?
Git bana bakır paraları getir.
Venham apanhar-me, chuis!
Baş belası! Bak, arabamı al ve git tamam mı?
Olha, leva o meu carro, está bem?
Neden bu kadar sürdü içeri git ve bak.
Vai ver porque é que ele está a demorar tanto.
- Git işine. - Bakıyorum da...
Vai-te lixar.
Git ve bak, belki baban banyo kıyafetlerini bulmuştur.
Vai ver se o papá já encontrou os calções de banho.
Git bir bak.
Vai ver.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]