English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ H ] / Haberin yok mu

Haberin yok mu translate Portuguese

178 parallel translation
Kahvaltıda Cumhuriyetçi yiyen yeni bir Vali'miz var, haberin yok mu?
Não sabes que o novo governador come republicanos ao pequeno-almoço?
Kölelik kalktı, haberin yok mu?
Não ouviste falar de uma grande libertação?
Hava-deniz tanklarından haberin yok mu?
Nunca ouviste falar em tanques aeromarinhos?
Doktor Jekyll'ın bunu ne için kullandığından haberin yok mu?
Por acaso, não sabe para que fim o Dr. Jekyll usa isto?
Ona şimdi verebileceğim hiç iyi haberin yok mu?
Não há uma notícia boa que eu possa dar ao mesmo tempo?
Neler olduğundan haberin yok mu?
Lamento, mas tem que ser paciente!
Yoksa senin burada neler döndüğünden haberin yok mu?
Quer dizer que não sabe o que se passa?
Karbon monoksitten haberin yok mu senin?
Nunca ouviste falar de monóxido de carbono?
Bak Cal, haberin yok mu? Para kazanman için paran olması gerekir.
Olha, Cal, não sabes... que é preciso ter dinheiro para se fazer dinheiro?
- Haberin yok mu?
- Você não soube?
Roma'nın en eski yasasından haberin yok mu... yani hiçbir generalin silahlı lejyonlarıyla şehre giremeyeceğinden?
Já te esqueceste da lei mais antiga de Roma... pela qual nenhum general pode entrar na cidade à frente de legiões armadas?
Seni duyarlarsa başına neler gelir, haberin yok mu?
Não sabes o que te pode acontecer, se te ouvirem?
- Mikroplardan haberin yok mu?
- Não sabe que são germes?
Albayın bıraktığı kağıtlardan haberin yok mu?
Não sabes dos papéis que o coronel deixou?
"Bu tarz komedinin öldüğünden haberin yok mu?"
Não sabe que as palhaçadas dos filmes mudos já não existem?
Haberin yok mu senin?
- O que?
( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) 1984 Suç Kanun Tasarısından haberin yok mu?
Não ouviu falar da Lei Anti-Crime de 1984?
Okul bitti yoksa hala haberin yok mu, kepçe kulak?
- As aulas acabaram, ou não sabias, totó.
Haberin yok mu?
Ainda não sabe?
Haberin yok mu?
- Pera ai. Você não sabe?
- Haberin yok mu?
- Não soubeste?
Haberin yok mu?
Não o informaram?
Düğünden haberin yok mu? Düğün mü?
- Então, não sabes do casamento?
Olanlardan haberin yok mu?
Não soubeste o que aconteceu?
Bundan haberin yok mu?
Nunca se sabe?
Haberin yok mu?
Nào sabes?
Pedikür denen şeyden haberin yok mu?
Calista!
Crichton, haberin yok mu?
Crichton, você não sabe?
- Ne yani, olanlardan haberin yok mu?
- Tem estado a viver numa caverna?
Haberin yok mu?
Não me digas que não sabes?
- Yıldızgeçidinden bile haberin yok mu?
Então, não sabe da existência do Stargate?
Haberin yok mu?
Não sabias?
- Hiç bir şeyden haberin yok mu?
- És burro ou quê?
- Haberin yok mu?
- Não ouviste falar nele?
Haberin yok mu?
Não soubeste?
Yeni bir milenyuma girdik, haberin yok mu?
Meu, sabes que estamos num novo milénio?
Haberin yok mu?
Ainda não sabes?
Hiç bir şeyden haberin yok mu senin?
Bolas, não sabes nada?
Sabahlama partisine katılmanın zorunlu olduğundan haberin yok mu?
Ok, tu não te lembras que o "lock-in" é obrigatório?
Dijital fotoğraftan haberin yok mu?
Já alguma vez ouviu falar de máquinas digitais?
Haberin yok mu?
Não sabes...
Bütün İspanya'da kuraklık var senin hiç haberin yok mu?
Porque há seca em toda a Espanha. Estás muito mal informada, Sole.
Hastanede kolay hedefim, beni öldürmek istediler, haberin yok mu?
Sou uma presa fácil no hospital, Simon. Querem matar-me, ainda não sabias?
Haberin yok mu?
Não sabe?
O baloyu turşu suratlı lafino kuyruklu kızların hazırladığından haberin yok mu?
Fomos despachados com um pontapé real desse mete nojo e dos paus mandados.
- Haberin yok mu?
Então não sabes?
Haberin yok mu?
Não sabes?
Ne oldu? Haberin yok mu?
Pio, o que aconteceu?
Hiç enflasyondan haberin yok mu?
Não ouviste falar de inflação?
Saatten haberin yok mu?
São altas horas da noite!
Neler olduğundan haberin yok mu?
Estás a brincar?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]