Istediğiniz gibi translate Portuguese
613 parallel translation
Ruhumu bedenimden ayırsanız bile, istediğiniz gibi bir itirafta bulunmayacağım.
Masmo que arranqueis pela tortura a minha alma, não confessarei nada
Artık tepemde istediğiniz gibi dans edemeyeceksiniz.
Vou mostrar-lhes que não se brinca com um Firefly.
Tamam, istediğiniz gibi olsun. Ama unutmayın, fırsatı kaçırıyorsunuz.
Como quiserem, mas lembrem-se que tiveram a vossa oportunidade.
Maaşınızı istediğiniz gibi harcayabilirsiniz.
Ninguém vos pode dizer onde devem gastar o ordenado, não é?
Ve eğer işler sizin istediğiniz gibi gitmezse, eğer biz kazanırsak işte o zaman geri dönerim.
E se as coisas não lhe correrem bem, se nós ganharmos, então eu volto.
Onu size istediğiniz gibi teslim edeceğim.
Vou entregar-lho tal como você quer :
O yüzden sizin istediğiniz gibi yapmaya karar verdik — ihtiyarın ve kızın paylarını ayırdık.
Por isso decidimos fazer o que querias : Repartir o ouro com o velho e a rapariga.
Her şey istediğiniz gibi olacak senyor. Her şey yine iyi olacak.
Tudo correrá bem.
Olayı istediğiniz gibi ele alabilirsiniz.
Podem tratar disto como quiserem.
Gerçekleri istediğiniz gibi yorumlayabilirsiniz.
Podem distorcer-se como muito bem lhes apetecer.
Benimle istediğiniz gibi alay edin, ama bana yardımcı olun.
Insulte-me como quiser, mas ajude-me.
Tost sıcak, yumurtalar tam istediğiniz gibi.
A torrada está quente, os ovos, mesmo da maneira que você gosta.
Yarın istediğiniz gibi giyinecekler
Tal como sugeriu, amanha arrumados e prontos
Tabii ki bankaya, istediğiniz gibi.
Ao banco, e claro, exatamente como sugeriu.
Yapmamızı istediğiniz gibi Thallar'a yardım edeceğiz.
Nós vamos ajudar os Thals, que era o que queriam que fizéssemos.
Sizler de Avrupa'da istediğiniz gibi at koşturabilirsiniz.
Vocês podem fazer o que quiserem em toda a Europa.
Tam istediğiniz gibi bir adam.
É o que queria. É um dos grandes.
İşbirliği yapmak istiyoruz, istediğiniz gibi, bu yüzden soruyorum.
Toparia uma sessão? Queremos colaborar, é por isso que peço.
Buyurun, istediğiniz gibi oturun. - François sağıma gelin.
Sentem-se onde quiserem, o François à minha direita.
Eğer istediğiniz gibi biri yoksa...
Se não vê nada que goste....
Paranız burada. 15.000 $ nakit Tam istediğiniz gibi.
Aqui tem o seu dinheiro, 15.000 dólares em dinheiro, conforme pediu.
Herşeyin istediğiniz gibi olmasına sevindim.
Aí tem, caro senhor.
- Aynı istediğiniz gibi.
Tal como gosta.
Eğer Nimitz ve Halsey, tam sizin istediğiniz gibi davranırlarsa, büyük bir zafer kazanmış oluruz.
Podemos alcançar uma grande vitória, desde que o Nimitz e o Halsey façam exactamente aquilo que espera deles.
... özgürce düşünemeyecek, tanrıya istediğiniz gibi ibadet edemeyeceksiniz.
-... o que pensam. Não poderão adorar o vosso Deus do vosso modo.
Bu gece istediğiniz gibi bir eğlence düzenleyerek sıkıntılarınızı unuttaracağız.
Para o provar, vamos oferecer-vos um espectáculo que irão gostar.
Bay Moreland... ikimiz de biliyoruz ki, asla sizin istediğiniz gibi olmayacak.
Sr. Moreland, ambos sabemos que isto não lhe vai correr bem.
Ama işler sizin istediğiniz gibi olmadı.
É pena que não tenha resultado.
Kabinde istediğiniz gibi gezinebilirsiniz.
Podem agora sair dos vossos lugares à vontade.
Arabanız, tüm modifikasyonları tam istediğiniz gibi yaptırdık.
- O vosso carro Srs. Com todas as alterações que pediram.
Bizi görmek istediğiniz gibi görünüz en basit şartlarla ve en uygun tanımlamalarla...
Vê-nos como nos quer ver, nos termos mais simples e nas definições mais convenientes.
İstediğiniz gibi gelip gitmekte özgürsünüz ve kalmayı da seçebilirsiniz.
São livres de partirem se quiserem e optam por ficar aqui.
İçinde rehin bırakmak istediğiniz bir şey varmış gibi davranarak bu paketi sıkıca bağladınız.
Atou este pacote assim apertado, para fingir que estava lá algo dentro para penhorar.
Artik istediginiz gibi konusabilirsiniz.
Pode dizer o que quiser.
İstediğiniz gibi olacak Majesteleri.
Será como deseja, Sua Majestade.
Yani demek istediğiniz, birinin camı dışarıdan içeriye doğru kırılmış gibi göstermeye çalıştığı mı?
Está a dizer que alguém fez parecer que ela havia sido forçada a partir de fora?
- İstediğiniz gibi diğerleri burada.
- Os outros chegaram, como pediu.
İstediğiniz gibi adlandırın.
Chame-lhe o que quiser.
- İstediğiniz gibi, efendim.
- Como queira, senhor.
İstediğiniz gibi düşünün, Şerif.
Pode pensar o que quiser, Xerife.
İstediğiniz gibi paylaşın.
Podem ir aonde quizerem.
İstediğiniz gibi değerlendirin.
Mas vale o que vale.
İstediğiniz gibi olanı sizin için ayırmıştım zaten.
Tenho em reserva o que é preciso.
İstediğiniz gibi sakin ve cesur.
Muito calma, e corajosa...
¤ Uzaya çıkarılan bir yumruk gibi olacak... ¤ yeni Mesih... ¤ duyurmak istediğiniz kişi, Pafnucio.
Será como o punho levantado ao espaço... do novo Messias... anunciado por Pafnucio.
Birçok şeyi şimdi olsa farklı yapardım. İstediğiniz ama değiştiremediğiniz şeyler gibi.
Há muitas coisas que eu faria de forma diferente se pudesse, tal como acho que há muitas coisas que gostaria de mudar, mas não podemos.
İstediğiniz gibi kullanabilirsiniz.
Teria direito a escolhê-las. As que quiser.
İstediğiniz gibi eleştirebilirsiniz.
Pode ser duro.
İstediginiz gibi, Lordum.
Como quiser meu senhor. Continue.
İstediginiz gibi.
Como deseja.
Aynı Meksika, Latin Amerika ve beni götürmek istediğiniz başka her yerde olduğu gibi.
O mesmo se passou com o México, a América Latina e todos os outros sítios para onde vocês me arrastaram.
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
istediğim 46
istedi 31
istedim 74
istediğin gibi olsun 39
istedim ki 16
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
istediğim 46
istedi 31
istedim 74
istediğin gibi olsun 39
istedim ki 16
istediğin benim 16
istediğimi yaparım 42
istediğin zaman 39
istediğini biliyorum 28
istediğin bu mu 177
istediğini söyle 29
istediğini seç 32
istediğin bir şey var mı 35
istediğini yapabilirsin 35
istediğini al 19
istediğimi yaparım 42
istediğin zaman 39
istediğini biliyorum 28
istediğin bu mu 177
istediğini söyle 29
istediğini seç 32
istediğin bir şey var mı 35
istediğini yapabilirsin 35
istediğini al 19